Polis, gereksiz korna çalan sürücülere karşı mücadele edecek

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 19 Kasım 2010 13:50, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Motorlu taşıtların sürücüleri tarafından gereksiz yere çalınan kornalar, sağlığı olumsuz etkiliyor. Araç sürücülerinin, muhtemel bir tehlike konusunda diğer sürücüleri veya yayaları sesle uyarmak için kullandıkları korna, Türkiye'de sürücüler tarafından çoğu zaman amaç dışı kullanılıyor. Özellikle ticari dolmuş, minibüs ve otobüslerin sürücüleri, müşterileri uyarmak için korna çalmayı alışkanlık haline getirmiş durumda. Yine sürücüler trafik ışıklarında öndeki araç sürücüsünü uyarmak için yine korna kullanıyor. Trafikte birbirlerine sinirlenen yada hata yapan kişilere karşı da uzun süre korna çalan araç sürücüleri, çevreyi rahatsız ediyor. Yaz döneminde sünnet ve düğün cemiyetlerinde oluşturulan konvoylarda çalınan kornalar da ciddi bir gürültü kirliliğine yol açıyor.

Bu konuda artan şikayetler üzerine Emniyet Genel Müdürlüğü bir genelge yayınlayarak polis teşkilatından gürültü kirliliği ile mücadele etmelerini istedi. Genelgede zorunlu haller dışında korna çalınması, radyo ve teyplerin dışarıya taşacak şekilde ve rahatsız edici tarzda çalınması, karayolunu kullananlar için tehlike oluşturacak şekilde, görüşü engelleyecek ve çevredekileri rahatsız edecek derecede, egzozundan duman veya ses çıkartan araçların faaliyetlerinin de önlenmesi talimatı verildi. Genelgede sürücülerin yersiz ve zamansız çok sık olarak korna çaldıkları ve bu duruma görevli personelin müdahale etmediği yönünde şikayetler geldiği ifade edildi.

Karayolları Trafik Kanunu'nda araçlarda ses, müzik, görüntü ve haberleşme cihazlarının kamunun rahat ve huzurunu bozmayacak şekilde kullanılabileceği belirtiliyor. Karayolları Trafik Yönetmeliği'nde ise kamunun rahat ve huzurunu bozacak şekilde gereksiz veya gereğinden uzun, ayarsız olarak çalınması, şehir içinde havalı korna kullanılmasının yasak olduğu ifade ediliyor. Trafikte gereksiz korna çalanlara ise 62 lira trafik cezası kesiliyor. İzinsiz ve ruhsat alınmadan araçlara takılan havalı kornalar ise söktürülüyor.

"EĞİTİMİN VE GELİŞMİŞLİĞİN BİR GÖSTERGESİ"

Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Başkanı Fevzi Apaydın, 'Korna çalarak insanı araca davet emek kadar kötü, çirkin bir şey yok' diyerek ticari araç sürücülerini uyardı. Ticari araçların zaman zaman korna çalarak yolcu beklediğine dikkat çeken Apaydın, bu sorunun sadece ticari araç sürücülerinde değil toplumun genelinde bulunduğuna dikkat çekti. Apaydın; "Gerek ticari gerek özel araçları kullanan sürücülerimiz gereksiz yere korna çalıyor. Eğer bir kavşakta ışıkta bekliyorsanız, daha yeşil yanmadan arkadaki aracın kornasını duyuyorsunuz. Daha kırmızıdan sarıya geçişte yeşil yanmadan hemen korna çalıyorlar. Bu eğitimin ve gelişmişliğin bir göstergesidir. Biz kornanın tümüne karşıyız. İsteriz ki; insanlar nasıl sokakta işlerini gürültü yapmadan hallediyorlar, korna çalmadan da trafiğin içerisinde seyredebilmeliler." dedi.

Gereksiz yere çalınan kornadan rahatsız olan hasta, yaşlı ve çocukların bulunduğunu ifade eden Apaydın şunları söyledi: "Özellikle mahalle aralarında geceleri korna çalınıyor. İnsanların hastaları olabilir, çocukları olabilir. Gürültüden rahatsız olan insanlarımız vardır. Bu yüzden gereksiz yere korna çalınmamalı. Biz bu kirliliğin tümüne karşıyız. Bu bir kültür ve eğitim meselesidir. Zaman zaman bunu arkadaşlarımıza anlatıyoruz."

SAĞLIĞA ETKİLERİ

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Sağlık Yüksekokulu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nursan Dede Çınar da gereksiz çalınan kornaların da neden olduğu gürültü kirliliğinin işitme sağlığını olumsuz etkileyen, psikolojik dengeleri bozabilen ve iş performansını azaltan önemli bir çevre kirleticisi olduğunu belirtti. Gürültü kirliliğinin en önemli çevre sorunları arasında olmasına rağmen en az bilinen kirlilik türlerinden biri olduğunu vurgulayan Çınar; "Gerektiği kadar önemsenmeyen bu tehlikenin ağırlığına yirminci yüzyılın başlarında Robert Koch 'Bir gün gelecek insanlar kolera ve veba gibi gürültüye karşı da amansız bir mücadele verecekler' sözleriyle dikkat çekmiştir." diye konuştu.

Gürültü kirliliğinin fizyolojik, psikolojik ve performansa yönelik etkilerinin olduğunu dile getiren Çınar, şunları kaydetti; "Gürültü kirliliğinin fizyolojik etkileri; kulak ağrısı, mide bulantısı, kan basıncında artış, kalp atışlarının ve kan dolaşımının değişimi, göz bebeğinin büyümesi, konsantrasyon, dikkat ve reaksiyon zayıflaması, yorgunluk, uyku bozukluğu, merkezi sinir sistemi bozukluğu, baş ağrısı ve strese neden olabiliyor. Çevre gürültüsü uyku bozukluğunun en önemli nedenlerinden biridir. Bunun yanı sıra stres, sinir bozukluğu, korku, rahatsızlık, tedirginlik, zihinsel yavaşlama gibi psikolojik etkilere de neden oluyor. Gürültü ayrıca iş verimi, öğrenme, okuma gibi toplumsal verimlilik ve etkinliklerin de engellenmesine sebep olabilir."

"GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİNE KARŞI ALINACAK ÖNLEMLER"

Çınar, gürültü kirliliğine karşı alınacak önlemlerle ilgili olarak da şunları söyledi: "Kent içinde gürültüsüz toplu taşımacılık (metro) sistemi getirilmelidir. Gereksiz korna çalınmamalıdır. Motorlu taşıtlara ve makinalara susturucu takılmalıdır. Yol ve bina inşaatlarında kullanılan aletlerin konut bölgelerinde ve gürültüye duyarlı bölgelerde tatil günleri ile akşam saatlerinde kullanılmasına izin verilmemelidir. Konutlar inşa edilirken gürültü izalasyonu yapılmalıdır."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber