Adalet Bakanlığı, 2006 yılında hazırladığı tasarıda Yargıtay'ın daire ve üye sayısının azaltılmasını isterken şimdi neden arttırmak istiyor?

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 26 Ocak 2011 15:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

1- Yargıtay Başkanları ve hukuk çevreleri tarafından 1944 yılından bu yana dile getirilen istinaf mahkemelerinin kurulması için 2004 yılında Bölge Adliye Mahkemeleri Kanunu çıkartıldı.

2- Bölge Adliye Mahkemeleri Kanunu, 1 Haziran 2005'de yürürlüğe girdi ancak mahkemelerin faaliyete geçirilmesi 2007 yılına ertelendi.

3- İstinaf mahkemeleri faaliyete geçtiğinde Yargıtay'a gelecek dosya sayısı azalacağı için Yargıtay Başkanlığınca 2005 ve 2006 yıllarında, Yargıtay Kanununda değişiklik öngören iki kanun taslağı hazırlanarak Adalet Bakanlığına gönderildi. Yargıtay'ın hazırladığı iki taslakta da daire sayısının 32'den 20'ye, üye sayısının da 250'den 150'ye düşürülmesi teklif edilmişti.

Adalet Bakanlığı da hazırladığı tasarıya daire ve üye sayısının azaltılmasıyla ilgili Yargıtay'ın önerdiği maddeyi aynı şekilde koyarak, tasarıyı 8 Aralık 2006 tarihinde Başbakanlığa sevk etti.

5- Adalet Bakanlığınca hazırlanan tasarıda daire ve üye sayısının azaltılmasına ilişkin hükümlerin istinaf mahkemeleri faaliyete geçtikten 3 yıl sonra yürürlüğe girmesi öngörülüyordu. Bu süreçte Yargıtay'da görev yapan üyeler emekli olana kadar çalışmaya devam edecek ve üye sayısı 6-7 yıl içinde 150'ye inecekti.

6- İstinaf mahkemelerinin faaliyete geçirilmesi için Adalet Bakanlığınca 2007 yılında HSYK'ya yazı yazıldı. Ancak HSYK; hakim, savcı ve personel sayısının yetersiz olması ile diğer altyapı eksikliklerini gerekçe göstererek istinaf mahkemelerinin kurulmasını erteledi. Dönemin Yargıtay Başkanı Osman Arslan ve şimdiki Başkan Hasan Gerçeker de yaptıkları konuşma ve açıklamalarda istinaf mahkemelerinin 2010 yılından önce kurulmasına karşı çıkmıştı.

7- 2006 yılında Yargıtay'da, savcılıktaki dosyalar da dahil olmak üzere toplam 1.091.392 dosya vardı. İstinaf mahkemeleri kurulamadığı için 2010 yılında dosya sayısı büyük oranda artarak 1.831.419'a çıktı.

Yargıtay'daki iş yoğunluğunun artması nedeniyle 2010 yılında 20.000'e yakın dosya zamanaşımına uğradı. Daire ve üye sayısı artırılmazsa tahmini olarak 2011'de 25.000, 2012'de 32.000, 2013'de 42.000, 2014'te ise yaklaşık 55 bin dosya zamanaşımından düşecek. Binlerce insanın adalet beklentisi boşa çıkacak.

8- Ayrıca tasarının hazırlandığı 2006 yılına kadar Yargıtay, daire ve üye sayısının artırılması yönünde Adalet Bakanlığına herhangi bir talepte bulunulmamıştı. Aksine 2005 ve 2006 yılında gönderilen taslaklarda daire ve üye sayısının azaltılması talep edilmişti. Buna karşılık Yargıtay Başkanlığı, 2008 yılında Bakanlığa 2 kez yazı göndererek 6 yeni daire kurulmasını ve üye sayısının arttırılmasını istedi.

Sonuç olarak Yargıtay'ın 2006 yılındaki iş durumu dikkate alındığında istinaf mahkemelerinin kurulmasıyla Yargıtay'a daha az dosya geleceği için tasarıda öngörülen 3 yıllık süre içinde işleyişin normale dönmesi ve daire sayısının azaltılması mümkündü. Bu nedenle Adalet Bakanlığınca 2006 yılında hazırlanan tasarıda Yargıtay'ın önerisi doğrultusunda daire ve üye sayısının azaltılması amaçlanmıştı. Ancak gelinen noktada iş yükü ikiye katlandığı için istinaf mahkemeleri kurulsa bile artık tıkanma noktasına gelen Yargıtay'ın biriken dosyaları 4 - 5 yıldan önce sonuca bağlaması ve normal işleyişine dönmesi mümkün değil. Bu durum karşısında adalet bekleyen insanların daha fazla mağdur edilmemesi için istinaf mahkemelerinin faaliyete geçirilmesiyle birlikte Yargıtay'ın daire ve üye sayısının da arttırılması gerekiyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber