İstanbul Emniyet'inde GPS'li dönem
İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne Hüseyin Çapkın'ın gelmesinin ardından kendi bünyesindeki denetim sistemlerini sıklaştırdı. Puanlama sistemine geçen polis, 290 motor ve 700 ekip aracını, GPS sistemiyle 27 ayrı noktada kurulan komuta merkezlerindeki ekranlarda kontrol altına aldı. Aynı yerde 20 dakika bekleyen ekiplerin dijital harita üzerindeki rengi kırmızıya dönüyor ve uyarılıyor. Böylece olaylara müdahale süresi 2 dakikaya iniyor.
Türkiye'de emniyet teşkilatının dinamikliğini kaybettiği iddiası sık sık gündeme gelmiş ve eleştirilere neden olmuştu. Teşkilatta uzun süre görev yapan personelin heyecanını kaybederek ?memurlaşmak? denilen hastalığa kapıldığı ve bu nedenle suç oranlarının gün geçtikçe arttığı iddia edilmişti. İstanbul'da uzun yıllar emniyet müdürlüğü yapan bir yetkilinin yaşadığı olay da bu durumu gözler önüne seriyordu.
Emniyet müdürü denetim için bölgeye çıktığı bir gün kahvehane önüne park etmiş ekip aracını ve çay içen polisleri görmüş. Sonrasında ise aralarında şu komik diyalog yaşanmış:
?86202 Çiçek Sokak'ta bir durum var acil oraya geçin'
?Elimizde bir konu var merkez'
?Elinizdeki konu değil bir bardak çay var 86202'
?Anlaşılmadı merkez'
?Çayını bırak da merkeze gel, anlarsın'
Hedef, suçluyu suçu işlemeden yakalamak
Benzer durumlar nedeniyle İstanbul'da olaylara hızlı müdahale edilmediği için suçun önüne geçme oranında da düşüş yaşanıyordu. İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın'ın göreve gelmesinin ardından İstanbul'da ?İzmir modeline? göre yeniden bir yapılanmaya giden teşkilat, artık bu alışılmış durumun önüne geçti. 2009 Ağustos'unda İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı kurulan Önleyici Hizmetler Şube Müdürlüğü'nün görevi ?mala ve şahsa karşı işlenen tüm şuçlara ilk müdahaleyi yapmak ve en önemlisi suçluyu henüz suçu işlemeden engellemek' olarak belirlendi. 15 milyonluk İstanbul'da bu zor görev için özel bir yapılanmaya ihtiyaç vardı ve çalışmaların ardından bu yapılanma hayata geçirildi.
20 bin vatandaşa 1 ekip otosu düşüyor
39 ilçesi bulunan İstanbul'da suç oranları dengelenmiş 27 ayrı bölge belirlendi. Suç oranları ve nüfusları birbirlerine yakın bu 27 bölgede Önleyici Hizmetler Büroları oluşturuldu. Her büronun başına teşkilat içerisinden başarıları ile adlarından söz ettirilen 27 emniyet amiri yerleştirildi. 2009 ylında 450 olan ekip aracı sayısı 700'e çıkartıldı. Ekiplerde çalışan memur sayısı da 6 bin 500 önleyici hizmet ve 500 yunus olmak üzere 7 bine çıkartıldı.
Bu şekilde önceden 33 bin vatandaşa 1 ekip aracı düşerken, şimdi bu rakam 20 bine indirildi. Hedef ise bu rakamı 1000 ekip aracının üzerine çıkartmak ve vatandaş sayısına göre ekip aracı orantısını aşağıya indirmek.
Polis ekipleri 2 dakikada olay yerinde oluyor
Yeni kurulan sistemle olaylara müdahale süresi de minimuma indi. Vatandaşın 155 Polis hattına yaptığı ihbarlar anında değerlendiriliyor ve ihbar bölgeden komuta merkezine anons ediliyor. Merkezdeki polisler karşılarındaki dijital haritadan suçun işlendiği noktayı işaretleyip o noktaya en yakın polis ekibini haritadan görerek sevk ediyor.
Yaklaşık 15-20 saniye süren bu işlemler ardından en yakın ekip olay yerine doğru hızla harekete geçiyor. Bu uygulama ile polisin olay yerine varması 2 dakikaya kadar düştü.
Puanlama sistemiyle 1000 polis istedikleri şubelere gönderildi
Sadece ekiplerin denetlenmesinin suçlularla mücadelede yeterli olmayacağını düşünen Hüseyin Çapkın, puanlama sistemini de devreye soktu. Bu sistem sayesinde polisler, cinayet zanlısı yakalama, gasp, hırsızlık ve terör gibi vakalarda, olayın değeri kadar puan alıyor. Her dört ayda bir toplanan puanları ile dereceye giren polisler, her zaman hayalini kurdukları şubelerde çalışmak için görevlendiriliyor. İlk yüzde 10'luk kesime giren polisler terfi ettirilirken, yüzdenin son 10'luk kısmında kalan polisler ise daha basit görevlere gönderilerek cezalandırılıyor.
Son 1.5 yılda İstanbul'da yaklaşık 1000 polis topladıkları puanlarla dereceye girdi ve istedikleri şubelere gönderildi.
Araçlara kamera geliyor
İstanbul'da önümüzdeki aylarda hizmete girmesi planlanan hizmetlerden birisi de polis araçlarındaki kamera sistemi. Amerika ve bazı Avrupa ülkelerinde kullanılan bu sistem kapsamında tüm ekip araçlarının içerisine bir kamera yerleştiriliyor ve aracın içerisinde olanlar saniye saniye kaydediliyor. Bu sistem sayesinde polis aracının içerisinde meydana gelebilecek herhangi bir olay sonrası bu kayıtlar incelenerek kolayca çözüme ulaşılıyor. Kamera sistemi için önümüzdeki aylarda ihaleye çıkılması planlanıyor.
Ekipler gece gündüz geziyor vatandaş huzur içinde uyuyor
Sistemin uygulanmaya başlandığı 2009 Ağustos'undan bugüne kadar 541 bin 413 olaya müdahale edilirken, 616 bin 307 şüpheli hakkında işlem yapıldı. İstanbul Emniyetindeki bu yeni yapılanmayı değerlendiren Önleyici Hizmetler Şube Müdürü Bülent Girgin, ?Bizim amacımız suçluyu suçu işlemeden yakalamak. Hırsızlığı, aranan şahısları alarak veya uyuşturucu ile mücadele ederek azaltabiliriz. Bir suçlu profili var ve 7 bin kişilik personelimize sürekli eğitim vererek onları bu hedef kitle üzerine yönlendiriyoruz. Ekipler gece gündüz vızır vızır sokaklarda dolaşıyor. Vatandaş onları görüp güven duyuyor. Suçlular ise korkuyor. Psikolojik etkisi çok büyük? diyor.
Medyatik olmak isteyen bize geliyor
Emniyetin vizyonunu yansıtan ilçelerden birisi de Beyoğlu. Beyoğlu'nda hafta sonları metrakareye düşen insan sayısı 5'i buluyor. Bu da suç oranının artmasına neden oluyor.
Bu nedenle İlçe Önleyici Hizmetler Bürosu, özellikle yeni yapılanma sonrası büyük bir değişim geçirdi. 2009 yılında 21 ekip aracı ve 10 motorla hizmet veren Beyoğlu'nda, şu an 33 ekip aracı ve 20 motor bulunuyor. Personelin tamamı İngilizce biliyor.
Beyoğlu Önleyici Hizmetler Amiri Murat Bayhan, ?Ekip arkadaşlarımız burada suçun önüne geçmek için özellikle ara sokaklara girerek hedef şahıslar üzerinde uygulama yapıyor. Uygulamalar arttıkça suç potansiyeli yüksek insanların normal vatandaşların arasına girmesine engel oluyoruz.
Suç potansiyeli olanları Taksim'den uzak tutuyoruz. Dünya çapındaki protestolar için bile Beyoğlu tercih ediliyor.
Medyatik bir yer olması sebebiyle Taksim'i tercih ediyorlar? diyor.
20 dakikadan fazla aynı noktada bekleyen ekip uyarılıyor
Yeni alınan tüm araçlarda hıza ve dayanıklılığa önem verildi ve teşkilatın vizyonunu yansıtacak görünümde araçlar seçildi. Doğu'da hâlâ bazı illerde ?Toroslar' kullanılırken, İstanbul'da artık ?mini cooper'lar ve ?Nissan Juke' jeepler kullanılmaya başlandı. Olaylara anında müdahale için sadece araçların hızı değil, bu araçlarda görev yapan personelin de hızlı olması ve ?kaytarmaması? gerekiyordu. Bu konuyu çözmek için ise özel bir denetim sistemi kuruldu ve polis kendisini denetlemeye başladı. Önleyici Hizmetler'de görev yapan 700 ekip aracının tamamına GPS (Küresel konumlama sistemi) cihazı takıldı. Bu araçlar 27 merkezde oluşturulan sistemle kontrol altına alındı.
Bu sistemle tüm ekip araçlarının saniye saniye nerede olduğu, ne kadar zamandır o noktada bulunduğu, hangi hızla ilerlediği ve nerelerden geçtiği takip ediliyor.
Kontrol merkezlerinde bulunan dijital haritalardan takip edilen ekip araçlarının uzun süre aynı noktada bekleme yapması da engelleniyor. Sisteme göre bir ekip aracı 20 dakika boyunca hareket etmeden aynı noktada beklediği takdirde, haritadaki işareti kırmızıya dönüşüyor. Eğer bu bekleme süresi yarım saati bulursa işaret siyah oluyor ve o ekip aracı özel bir görevi yoksa hemen merkez tarafından hareket etmesi için uyarılıyor. Buradaki ise amaç ekip araçlarının sürekli hareket halinde olması ve vatandaşa güven verirken, suçluya korku salması.