Okulda şiddet sporla bitti

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 22 Aralık 2011 08:20, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59

Okullarda şiddeti öğrenciyi sporla tanıştırarak azalttıklarını söyleyen İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız '2,5 yılda bağımsız anaokulu sayısını 79'dan 700 bine çıkardık' diyor

Turgay POLAT

15 milyonu geçen nüfusu, dinamik yapısıyla İstanbul'da zor alanlardan biri de eğitim. Göreve getirildiği günden bugüne başarılı olup olamayacağı tartışma konusu olan ancak 2.5 yılda yürüttüğü projelerle adından söz ettiren İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız'a işin sırrını sorduk.

- İstanbul'da son iki yıldır okullarda şiddet olaylarının azaldığını görüyoruz? Nasıl oldu?

Bakanlığın şiddeti önleme programları var ve her ilde yürütülüyor. Ama şahsi kanaatimi söyleyeyim: Şiddetin beslendiği kaynak neyse ona yönelik faaliyet yapmak gerekiyor. Okullarda sportif ve kültürel faaliyetleri çok arttırdık. 'Öğrenci merkezli bir eğitimi en iyi nasıl uygulayabiliriz'i temel hedef koyduk. Daha önce 5 yıl Talim Terbiye Kurulu'nda görev yaptım. Ve bir anlamda o deneyimin İstanbul gibi büyük metropolde uygulanması için kendi açımdan da bir imkan oldu. Benim şansım şuydu: Göreve başladıktan sonra öğretmenlerin hizmet içi noktasında olsun, akademik olarak müfredatın uygulanması noktasında olsun, ders içeriklerinde de okullarda da birtakım aktiviteler başlattık. İstanbul genelinde şu anda resmi okul sayısı 2 bin 86. Ve 2 milyon 200 bin öğrencimiz var. Bu öğrencilere ulaşabilecek sihirli yöntem ne olabilirdi? İşte bu, spordu. Spor, sanat alanında çok ciddi aktiviteler yapıldı 2010 Ajansla. '2010 Okullarda' diye bir proje vardı. Maddi bakımdan düşündüğünüz zaman belki de o dönemde ayrılan bütçenin çok cüzi bir miktarı kullanıldı. Ama en etkili, en kalıcı yöntemdi. Ne oldu? Bu etkinlikler sayesinde, spor, sanat, edebiyat, kültürel aktiviteler bağlamında 3 bin öğrenciye ulaşmıştık.

YENİLİKTEN GELİYORUM

- Ankara'dan geldiniz. İstanbul hakkında ne düşünüyordunuz?

Sıradan bir ile gitmiyorsunuz tabii. Ama ben Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı'nda, çalıştığım beş yıl boyunca okul öncesinden ilköğretim, orta öğretime, mesleki eğitime bütün bakanlık yeniden yapılandı. Müfredat gelişti, ders kitapları güncellendi. Mevzuat, yönetmelik hepsi değişti. Bütün bir eğitim sistemi yeniden önümüzden geçti. Dolayısıyla da bu benim için bir avantaja dönüştü. İstanbul'un sorunu nedir diye düşündüğümde bu sorunlar Türkiye'de herkesi, bütün illeri ilgilendiriyor. Burada sorun sadece nüfus olabilirdi, öğrenci ağırlığı olabilirdi. Ben sorun olarak öğretmen eğitimini önümüze koydum. Yani 98 bin öğretmenim var ama ben biliyorum ki bizim yeni müfredata uygun öğretmen eğitimlerini gereği kadar yapamadık. Bence temel sorun bu.

İşbaşında öğrenme

- İstanbul'daki meslek liselerinin sanayiye uzak olduğu, staj sorunları olduğu, eleştirilerine ne diyorsunuz?

Birçok firmayla, işletmeyle rahatlıkla diyalog kurabildik. Okullarımızı birlikte yönetelim, birikimlerinizi bizimle paylaşın, piyasanın talebi neyse biz onları yetiştirelim dedik. Bahçeşehir Üniversitesi ve TODER ile birlikte bir proje yapmıştık geçen sene. Geçmişte mesleki eğitim pahalı bir eğitimdi. Okullarımızın fabrika haline dönüştürülmesi gerekiyordu. Ama yeni dönemde öğrencilerin staj eğitimi alarak değil, ilk yıldan itibaren, işi işbaşında öğrenmeleri, sektörün içinde yetişmeleri gibi bir yaklaşımımız var. Bunun da en iyi örneklerini yine İstanbul'da görebiliyoruz. Bu anlamda sıkıntımız yok. İyileşme var.

Derslik üretiminde sorun var

- Okul öncesi eğitim bizde yavaş ilerliyor. İstanbul'da durum nedir?

En kötü olduğumuz durum okullaşmanın kalitesi noktasında.

- Zorunluluk kapsamında değil mi?

Zorunluluk kapsamında değiliz. Sadece okul öncesinde bir problemimiz var, bu da dersliklerden kaynaklanıyor. Okullar kalabalık, derslik üretmekte sıkıntılarımız var.

- Bu ilçeden ilçeye değişiyor mu?

Değişiyor. Geldiğimde 79 tane bağımsız anaokulumuz vardı. Şimdi 600 bin-700 bin gibi bir sayıya ulaşıyoruz ama bu daha çok özel öğretim kurumlarından kaynaklanıyor. İstanbul'da özel öğretim kurumlarımızın okul öncesine yatırımı daha fazla.

- Bununla ilgili projeniz nedir?

Zaten 5 yaş grubu da zorunlu olarak eğitime geçeceği için, 2012-2013 öğretim yılında hiçbir sorun yaşamayacağız.

- Hami projesi çok konuşuluyor...

İstanbul'da 58 bin dersliğimiz var. 26 bini 9 yıllık son dönemde yapıldı. Dörtte biri hayırseverlerin katkısı

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber