Bakan Çağlayan: Milli mücadele artık ekonomik anlamda yapılıyor
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, dünya genelinde yaşanan krize rağmen Türkiye'nin ihracatının rekor seviyelere yükseldiğini, ancak, 2023 hedefleri için daha çok çalışarak 500 milyar dolarlık ihracata ulaşılması gerektiğini belirtti.Çağlayan, Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) kurulu Mango Gıda İşleme ve Paketleme Tesisi'nin açılış töreninde, hayatının büyük çoğunluğunu OSB'de geçirmiş biri olarak, yatırım yapmanın cesaret, gönül, özveri işi olduğunu, bu nedenle açılan her tesisin önemini bildiğini söyledi.
Çukurova açısından tarihi günlerden geçildiğini, Ocak ayının ilk haftasının milli mücadele tarihi açısından önem taşıdığını vurgulayan Çağlayan, ''Milli mücadele döneminde Dörtyol'da düşmana ilk kurşun sıkılıyor. 3 Ocak'ta Mersin'de, 5 Ocak'ta Adana'da, 7 Ocak'ta Hatay'da, Fransız'ları ülkemizden kovduğumuz gün işte bugünlerdir. Bugünler milli mücadelenin başladığı günlerdir. Milli mücadelenin başladığı bu günlerde, bağımsızlığımızı, istiklalimizi, istikbalimizi, cumhuriyetimizi kuran, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmetle, minnetle anmak istiyorum'' dedi.
Çağlayan, artık milli mücadelenin başka bir boyutunun yaşandığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
''Türkiye, artık, her hangi bir şekilde başka ülkeler tarafından işgal edilmiş, gündemi başka ülkeler tarafından belirlenen bir ülke değil, kimseden emir, buyruk almayan bir ülke haline gelmiştir. Milli mücadele artık ekonomik anlamda yapılıyor. Bizim ekonomik milli mücadelemiz, 2023 yılı hedefleridir. Bağımsızlık mücadelesinin sonucunda elde etmiş olduğumuz Cumhuriyetimizin 100. anlı, şerefli, şanlı yıl dönümünde 500 milyar dolar ihracata ulaşmayı hedefliyoruz. Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümünde, yapacağımız bu tür yatırımlarla, dünyanın bugün 16. sırasında bulunduğumuz ekonomi liginde Türkiye'yi şampiyonlar ligine, ilk 10'a sokacağız.''
-İhracat rakamları-
Çağlayan, dünya genelinde yaşanan ekonomik krize karşın, Türkiye'nin ihracatta cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdığını, geçen yıl bir önceki yıla oranla yüzde 18,2 artış sağlandığını vurguladı.
Çağlayan, ''Avrupa'nın, Afrika'nın adeta barut, ateş fıçısına döndüğü bir ortamda, biz Türkiye olarak, müteşebbislerimizle, ihracatçılarımızla 134,6 milyar dolar ihracat yaptık. Ama bu yetmez. 2023'de 500 milyar dolar ihracat yapacağız. Yapar mıyız? Evelallah bal gibi yaparız. 2023'e birlikte el ele beraber yürüyeceğiz'' diye konuştu.
Kendisinin de iş dünyasından geldiğini belirten Çağlayan, bu nedenle iş adamlarının hükümetten beklentisini bildiğini kaydetti.
İşaleminin hükümetten, onların başları dik, alnı açık şekilde temsil edilmesini sağlamayı ve iş aleminin önündeki engelleri tek tek kaldırılmasını sağlamayı beklediğini anlatan Çağlayan, şöyle devam etti:
''Hükümetlerin görevleri aynı buldozer görevidir. İşaleminin önündeki engelleri kaldırarak, sizlerin koşabileceğiniz alanlar oluşturmak. Siz yatırım yapın, ben her zaman sizlerin emrinde olmaya devam edeyim. Evelallah bilin ki devletiniz, her zaman sizin yanınızdadır. Bu tür yatırımların ülke açısından önemini en iyi bilen insanlardan biriyim.''
Çağlayan, Mersin milletvekili olduğunu, bu noktada Adana ile irtibatlarını çok daha arttıracağını belirtti.
Adana-Mersin artık birbiriyle yarışan değil, birlikte yarışan iller olacağını ifade eden Çağlayan, birlikte, el ele yürüyecek bu kentlerin başarılarının da artacağını söyledi.
Türkiye'nin yaş sebze meyve ihracat liginde çok önemli bir oyuncu olduğunu vurgulayan Çağlayan, şöyle devam etti:
''2.5 milyar dolara yakın bir ihracat gerçekleştiriyoruz. Bunu söylerken, bilhassa Adana 1 milyar 750 milyon dolar, Mersin 1 milyar 330 milyon dolar, Osmaniye 330 bin dolar, Hatay 2 milyar dolarlık ihracat yapıyor. Bu 4 ilimizin toplam ihracatı 5.3 milyar dolardır. Böyle lojistiği, altyapısı ve birbirinden kıymetli müteşebbisi olan 4 ilimize 5,3 ihracat yakışıyor mu? Ben şahsen yakıştıramıyorum. Hedefimiz ilk etapta en az Türkiye ihracatının yüzde 10'unun 4 ilde yapılmasını sağlamaktır.
Yaş sebze, meyve ihracatına dönecek olursak, 2,5 milyar dolarlık ihracattan bahsediyoruz. Bizim 4 ilimiz toplam yapmış olduğu ihracatın dörtte birini, yaş sebze meyve ihracatı olarak yapıyor. Yaş sebze meyve ihracatının yarısı da narenciyeden kaynaklanıyor. Bölgemizin bu konudaki avantajları son derece önemli. İhracat sizden, destek bizden kardeşim. Sonuna kadar destek vermeye devam edeceğiz. Narenciye konusunda önemli destekler veriyoruz. İlk defa tarihimizde narenciye ihracatımız 1 milyar doları geçmiştir. Tüm Türkiye'de 1.1 milyar dolar olmuştur. Bu sektördeki giderek artan başarımızın en önemli göstergesidir. Sadece paketleme tesisi yetmez, Çukurova'da paketlemenin ötesine geçip, bu ürünlerin işleme tesislerini oluşturarak daha yüksek katma değer, daha fazla istihdamı birlikte sağlayacağız.''
-Türk ve yabancı yatırımcılar-
Çağlayan, Türk insanının durmak, duraklamak bilmediğini, Türk müteşebbisinin, dünyanın her yerinde anlı şanlı Türk bayrağını dalgalandırdığını anlattı.
Türkiye'den 246 gümrük bölgesine, 20 binden fazla ürün çeşidiyle ihracat yapıldığını belirten Çağlayan, ''Dünyanın neresine giderseniz gidin Türk müteşebbisi görürsünüz. Bu konuda iddiaya girmeye hazırım. 2,5 yılda 120 den fazla ülkeye gitmiş bir kardeşiniz olarak söylüyorum. Ülke ülke, kapı kapı, şehir şehir her bölgeye giderek ihracatımızı böyle artırdık'' diye konuştu.
Çağlayan, ihracatın yaklaşık dörtte üçünün gerçekleştiği Avrupa, Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerinde ekonomik dengelerin son derece bozulmuş olmasına, ekonomik dar boğazlara rağmen, Türkiye'nin ihracatını yüzde 18,2 arttırdığını vurguladı.
Bunun bütün dünyada örnek olarak gösterilen bir Türkiye mucizesi ve başarısı olduğunu ifade eden Çağlayan, ''Öyle bir hale gelmişiz ki dünyanın her yerinde yatırım yapıyoruz. Dünyanın her tarafında yatırımlar yaparken, aynı şekilde ülkemizdeki yatırımları da tüm dünyaya pazarlamaya devam edeceğiz. Siz temel atın, açılış yapın vallahi burnunuzun dibinden ayrılmam'' dedi.
Çağlayan, 2011 yılının 10 ayında gelen yabancı yatırım oranının 11.5 milyar dolar olduğunu anımsatarak, şöyle konuştu:
''Bu oran, 2010 yılının aynı döneminin iki katıdır. 2011 yılının 10 aylık sermayenin yüzde 85'i Avrupa'dan gelmektedir. Türkiye, Avrupa'nın içinde bulunduğu kriz ortamında cazibe merkezi olmuştur. Türkiye'ye yatırıma gelenler kaşımıza gözümüze gelmiyorlar. Türkiye'nin siyasi, ekonomik istikrarına, kalifiye insan gücüne, lojistiğine, coğrafyasına ve genç nüfusuna geliyorlar. Gelmeye de devam edecekler. Geçmişte bize hasta diyenler şuanda oksijen çadırındalar. Allah onlara acil şifalar versin. Umut ediyoruz ki onlar da bir an önce sağlıklarına kavuşurlar. Türkiye hükümetimizin çok yoğun ve etkin şekilde, bütçe ve mali disiplin konusunda yapmış olduğu çalışmalarla bu noktaya gelmiştir.''
Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Bekir Sütçü de bölgede böyle bir tesisin kurulmasınını ürün çeşitliliği bakımından, diğer OSB'lere fark yaratmalarına neden olduğunu vurguladı.
Adana OSB'nin iki bölgeden oluştuğuna dikkati çeken Sütçü, ''Birinci bölgemiz dediğimiz bulunduğumuz alanın yüzde 99'unu doldurmuş bulunuyoruz. İkinci bölgemiz olan 3 bin 600 dönüm arazinin yarısından fazlası yatırımcılara tahsis edilmiştir. Adana Hacı Sabancı OSB, sadece bir yılda 35 yeni tesisin açıldığı bir yerdir. Son 10 yılda rekor büyüme yapan bölgemizde, 2011 yılında krizden çıkışın göstergesi olarak elektrik tüketimi yüzde 25 arttı. Yani bölgemizin büyümesi devam ediyor'' dedi.
Mango Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Karak da tesisle ilgili bilgiler verdi.
Konuşmaların ardından Bakan Çağlayan, Vali Hüseyin Avni Coş ve beraberindekilerle tesisin açılış kurdelesini kesip, üretim bantlarının çalışmasını sağlayan düğmeye bastı.
Tesisi gezerek yetkililerden bilgi alıp, işçilerle sohbet eden Çağlayan, daha sonra Mersin'e hareket etti.