2 polis için sahtecilikten 8 yıl istendi

İstanbul'da bir şüpheliye ilişkin gözaltı evrakında sahtecilik yaptıkları iddia edilen 2 polis memuru hakkında 8 yıla kadar hapis cezası istendi.

İstanbul Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınıp serbest bırakıldıktan bir süre sonra intihar eden Onur Yaser Can'ın gözaltı evrakında sahtecilik yaptıkları öne sürülen 2 polis memuru hakkında 8 yıla kadar hapis cezası istendi.

İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Can'ın babası Mevlüt Can, annesi Hatice Can ve tutuksuz sanıkların avukatları katıldı.

Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını veren Cumhuriyet Savcısı İsmail Güler, Onur Yaser Can'ın, 2 Haziran 2010 günü saat 22.20 sıralarında ''uyuşturucu madde bulundurmak'' suçundan Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince yakalandığını, Beyoğlu Cumhuriyet Savcısı tarafından ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılması talimatı verildiğini ve 3 Haziran'da saat 01.00 sıralarında tutanakla serbest bırakıldığını kaydetti.

Savcı Güler, Can'ın 24 Haziran 2010 tarihinde intihardan önce bıraktığı not üzerine ailesinin şikayeti ile Can hakkında düzenlenen birtakım belgelerin yeniden düzenlenip imzalatılmasıyla ilgili soruşturmaya başlandığını belirterek, bu kapsamda Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünün kullandığı bilgisayarlarda usulüne uygun alınan imajın bilirkişi tarafından incelenmesinin ardından 6 Eylül 2011'de bilirkişi raporu düzenlendiğini anlattı.

Bilirkişi raporunda, Can ile ilgili word belgesine rastlandığının, belgenin silinmemiş alanlarda bulunduğunun aktarıldığını dile getiren Güler, aynı klasördeki ''kriminal'' adlı dosyada 3 Haziran'da saat 15.07'de, ''hastaneye giriş'' ve ''olay yakalama'' isimli dosyalarda 3 Haziran'da 14.15'te, ''salıverme'' adlı dosyada 3 Haziran'da 14.23'te, ''şüpheli ifade verme'' adlı dosyada 3 Haziran'da 15.13'te, ''savcı görüşme tutanağı'' dosyasında 3 Haziran'da 14.18'de, ''Onur Yaser Can ifade'' adlı dosyada 3 Haziran'da 14.38'de değişiklik yapıldığının, söz konusu değişikliklerin şüpheli serbest bırakıldıktan 13 saat sonra düzenlendiğinin tespit edildiğini kaydetti.

Savcı Güler, sanıklar Salih Bahar ve Soner Gündoğdu'nun, savunmalarında, kes-kopyala hataları nedeniyle tutanaklarda yalnışlık yapıldığını, Can'ın müsait olduğu tarihte gelmesi için aranarak şubenin alt bölümünde, sonradan çıkartılan belgelerin imzalatıldığını ve ilk aldıkları resmi belge niteliğindeki ifade ve tutanakların imha edildiğini söylediklerini aktardı.

Güler, sanıklar Bahar ve Gündoğdu'nun ''resmi belgede sahtecilik'' suçunu işlediklerinin, tanık anlatımları, tevilli ikrarları, 6 Eylül 2011 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığını vurgulayarak, ''görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu resmi bir belgeyi sahte olarak düzenlemek, gerçek bir belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştirmek, gerçeğe aykırı olarak belge düzenlemek'' suçlarından TCK'nın 204. maddesi gereğince her 2 sanığın ayrı ayrı 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını istedi.

Duruşma ertelendi.