Bakanlar Kurulu Toplantısı sona erdi

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında gazetecilerin sorularını cevapladı. Arınç, bir gazetecinin, "Kürtaj ve sezaryen konusu Bakanlar Kurulu'nun gündemine geldi mi" sorusuna, "Hayır hiçbir sunum olmadı, hiçbir konuşma geçmedi" cevabını verdi. Başka bir gazetecinin "Bakanlar Kurulu'nda 2. Açılım Paketi'yle ilgili bir konu geçti mi" sorusu üzerine Bülent Arınç, "2. Açılım Paketi diye bir paket söz konusu değil. Bu bir süreçtir, süreç hiç kesintiye uğramadan devam ediyor" dedi. Arınç, "Tiyatroların özelleştirilmesine yönelik çalışma gündeme geldi mi" sorusuna ise, "Hayır gelmedi. Bu tür konuların her Bakanlar Kurulu'nda konuşulması, görüşülmesi aslında mümkün değil, doğru da değil" şeklinde cevap verdi.

Arınç, bir gazetecinin, "Suriye konusu gündeme geldi mi? Bakanlar Kurulu devam ederken, Sayın Davutoğlu'nun Kofi Annan'la bir telefon görüşmesi yaptığı bilgisi geldi. Bu konuyla ilgili bir bilgi sundu mu Bakanlar Kurulu'na" sorusuna, "Hayır" cevabını verdi.

"BU, BASINA SANSÜR OLARAK NASIL ALGILANIR"

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, gazetecilerin ses kayıtlarını yayınlayanlara 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasını öngören düzenlemeyle ilgili bir değişiklik olup olmayacağının sorulması üzerine şu cevabı verdi:

"Bugün görüşülmedi ama konuyu ben yakından biliyorum. Çünkü seçimden önce bahsettiğiniz konu TCK değişiklik konusu olarak gelmişti. Adalet Komisyonu'nda ben temsil etmiştim ve komisyondan geçmişti. Burada iki farklı düzenleme vardır. Bir; kişilik haklarının ihlali, gizliliğin ihlali konusunda ceza kanunu maddelerinin cezalarının arttırılması. Yine adli görevi etkilemeye teşebbüs ve soruşturmanın gizliliğinin ihlali gibi suçlarda da cezaların indirime tabi tutulması. Seçim ilan edildiği için Mart ayından sonra onu Meclis'te görüşmek mümkün olmamıştı. Şimdi, 3. Yargı Paketi'nde bazı suçların cezalarını indiren ve suçun unsurlarını daha da netleştiren bir madde var. Bazı maddelerde de özel hayatın gizliliğini ihlal etme konusundaki maddelerde cezayı ağırlaştırma var. Bu yeni bir olay değil. Bu, 'basına sansür' olarak nasıl algılanır onu da bilmiyorum. Çünkü herkesin özel hayatı çok önemlidir, kutsaldır ve bütün kanunlarda da özel hayatın gizliliğinin korunması amaçlanmıştır ama henüz bildiğiniz gibi Genel Kurul'da görüşülüp yasalaşmadı. Sadece komisyondan geçtiğini veya geçmek üzere olduğunu biliyorum çünkü çok maddeli bir kanun tasarısıydı."

"250, 251 VE 252. MADDELERLE İLGİLİ BİR DÜZENLEME ŞUANDA MEVCUT DEĞİL"

Bülent Arınç, özel yetkili mahkemelerle ilgili olarak ileriye dönük bir düzenleme düşünülüp düşünülmediğine sorusuna ise, şu cevabı verdi:

"Hiç konuşmadık. Zaten medyada, basında bu konuda görüşlerini ifade edenler kendi kişisel düşüncelerini ifade ediyorlar. Birinci, ikinci, üçüncü yargı paketlerinde Bakanlar Kurulu'na tasarı olarak giderken, bahsettiğiniz konu o üç paketin içinde de yoktu. Ancak sanıyorum Adalet Komisyonu'ndaki bazı görüşmeler sırasında ve bazı siyasetçilerin dile getirdiği bir konu olarak üzerinde tartışılmaya başlandı. Bunun üzerine sayın Başbakanımızın da, bazı bakan arkadaşlarımızın da kişisel görüşlerini ifade ettiklerini biliyoruz. Ama 250, 251 ve 252. maddelerle ilgili olarak bunları değiştiren, bunları sınırlandıran, bunların faaliyet alanlarına giren bir düzenleme şuanda taslak olarak da tasarı olarak da mevcut değil."

Başbakan Yardımcısı Arınç, şehit ve gazi yakınlarıyla ilgili imzaya açılan düzenleme konusunda da bilgi verdi. Arınç, mevcut hakları ve imkanları daha da geliştiren, genişleten çok önemli bir kanun olduğunu belirterek, "Bunun 1 Temmuz'a kadar da ayrıca yasalaşmasını da ayrıca istiyoruz. Sayın Bakanımız tüm partilerin grup başkanvekilleriyle görüşerek bunun Meclis tatile girmeden önce çıkarılmasını temin edecek" dedi.

Arınç, düzenlemede ise şehit ve gazi yakınlarına sağlanan kira, toplu taşıma araçlarında ücretsiz seyahat etme gibi birçok konunun bulunduğunu açıkladı.