Fransız balkonlu TOKİ rezaleti

Kaynak : Hürriyet
Haber Giriş : 04 Temmuz 2012 13:53, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Samsun'un Canik ilçesinde Mert Irmağı'nın taşması sonucu 8 kişiye mezar olan Kuzey Yıldızı TOKİ Konutlarının iki derenin arasına yapıldığı ortaya çıktı. Canik Belediyesi konutları tanıtırken Fransız Balkonu, alüminyum korkulukları ile diğer projelerden farklılaştığını anlatıyordu. TOKİ ise olayın ardından olağan üstü olarak Toplandı. Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, "Yer seçimi ve yapılaşma konusunda yanlış olduğunu zannetmiyorum" dedi.

Fransız balkonlu ama iki dere arasına yapılan TOKİ Kuzey yıldızı konutlarında teslimatlar yaklaşık iki sene önce yapılmıştı.

BAYRAKTAR BÜYÜK BİR KIVANÇLA TANITMIŞTI

Dönemin TOKİ başkanı olan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Kuzey Yıldızı Projesi'ni büyük bir kıvançla kamuoyuna tanıtıyordu.

Bayraktar, "Dünya ile kucaklaşmaya çalışan Türkiye'de 120 belediye ile toplu konut anlaşması imzaladık. Projelerimizi büyük bir başarıyla yürütüyoruz. Türkiye'nin gerekli imar şartlarını taşımayan binalardan artık kurtulmasının zorunlu olduğunu düşünüyoruz. Canik'te halkımız için çağdaş bir yaşam alanı oluşturacağız. Bu projede sadece konutlar yaklaşık 350 milyon TL'ye mal olacak. Ticaret merkezleri, okullar, camiler, parklar, diğer tesisler ve cezaevinin yeniden inşa edilmesi de dikkate alındığında beldede yaklaşık 500 milyon TL'lik bir yatırım gerçekleşecek'' demişti.

Canik Belediyesi ise Kuzey Yıldızı Projesi'nin Fransız balkonu, alüminyum korkulukları ile diğer projelerden farklılaştığını anlatıyordu.

TOKİ OLAĞANÜSTÜ TOPLANDI

Samsun'daki sel felaketiyle ilgili TOKİ Olağanüstü toplandı. hurriyet.com.tr'nin görüşmek için aradığı TOKİ Başkanı Ahmet Haluk Karabel, can kayıpları için 'ülkemizin başı sağolsun' dedi.

'Proje yanlış yere mi yapılmış, depreme dayanıklı yapılan konutlarınızda sel gözardı mı edilmiş' sorumuz üzerine Karabel, "Tüm bu sorulara biz de yanıt arıyoruz. Bunun için kendi aramızda bir değerlendirme toplantısı yapıyoruz" dedi. "Siz de teknik bir yöneticisiniz, mimarsınız; ilk değerlendirmeniz nedir" sorumuza ise Karabel, "Şimdi konuşmak istemiyorum, toplantı sonrasında size bir değerlendirmede bulunacağım" karşılığını verdi.

BURALARA İZİN VERİLMEMESİ GEREKİYOR

İnşaat Mühendisleri Odası Samsun Şubesi Başkanı Hüseyin Tüfek, hurriyet.com.tr'ye yaptığı açıklamada, yaşanan felakette imara açılan bölgelerin popülizm politikaları çerçevesinde belirlenmesinin ve eldeki bilimsel verilere bakılmadan dere yataklarına inşaat izni verilmesinin önemine dikkat çekti.

Tüfek şöyle konuştu:

"Çok üzücü bir durum. Türkiye'nin deprem bölgesi olduğu, Karadeniz'de sel ve heyelan tehlikesinin olduğunu sürekli söylüyoruz. Bunlar doğa olayları ama felakete dönüşmesine engel olunabilir. Yeter ki popülizmden uzak adımlar atalım.

Olayın nedeni çok basit. Sel gelme olasılığı olan dere yataklarına yapılaşma izni verirseniz, bu tür felaketlerin önüne geçemezsiniz. Samsun ve bölgede kuzey-güney istikametinde akan çok sayıda dere var. Devlet Su İşleri'nin elinde bulunan kayıtlara göre de bu derelerin 50 ile 100 yıl arasında taştıkları görülüyor. Evet çok yağmur yağdı ama bu bahane olamaz. Buralara yapılaşma izni verilmemesi gerekiyordu. Bundan sonra daha akıllı olmamız lazım.

TOKİ'NİN EKSİĞİ KABUL EDİLEMEZ

Bu şekilde yapılan binaların hepsini şimdi olmasa da gelecekte risk altında bulunduğuna işaret eden Tüfek, TOKİ'nin teknik inceleme konusunda yetersiz kalmasını da eleştirdi.

Tüfek şöyle devam etti:

"Bununla birlikte dere yataklarında sadece TOKİ'ni binaları bulunmuyor. Karadeniz'deki yerel yönetimlerin açtığı imar planları çerçevesinde yapılan binalar var. Belki şimdi değil ama gelecekte bunların hepsinde risk var.

"Yerel yönetimler ara ara basında da çıkan haberlerde, "TOKİ ile anlaştık şu kadar konut yapacağız" gibisinden popülist açıklamalar yapıyor ve imar izni veriyor. Yerel yönetimlerin teknik bilgisi imara açılacak alanın risk düzeyini ölçmeye yetmeyebilir. Ancak, bu noktada TOKİ'nin teknik ekibinin gelip ciddi incelemeler yapması gerekir. Bunu yapmamış olması kabul edilemez.

"Elinde önemli derecede veri bulunan çok ciddi kurumlarımız var. Devlet Su İşleri de bunların başında geliyor. Bir bölge imara açılırken, bilimin ışığında bu bilgilerin değerlendirilmemesini affedilmez buluyorum".

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber