Akademik Personel İle Memur Kadrosu Arasındaki Geçişler

Üniversitelerde çalışan öğretim elemanlarının öğretmenliğe, üniversite içindeki idari kadrolara ve diğer kamu kurumlarına geçişleri ile kamu kurumlarında çalışan memurların üniversitelerdeki akademik kadrolara geçişlerine ilişkin bilgiler için tıklayınız.

Haber Giriş : 15 Nisan 2003 00:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Bu konuya ilişkin gerekli olan hususlar başlıklar halinde aşağıda belirtilmiştir.

AZAMİ ADAYLIK SÜRESİ
657 sayılı Kanunun 54. maddesinde yer alan ?Aday olarak atanmış Devlet memurunun adaylık süresi bir yıldan az iki yıldan çok olamaz ve bu süre içinde aday memurun başka kurumlara nakli yapılamaz? hükmü gereğince üniversitelerde öğretim elemanı olarak çalışanlar azami adaylık süresi kadar çalışmış olmak kaydıyla (2 yıl) muvafakat yolu ile 657 sayılı Kanun kapsamındaki kadrolara geçebilirler. 2 yılını tamamlamamış olan öğretim elemanları hem muvafakat yolu ile hem de istifa ettikten sonra açıktan atama prosedürüyle 657 sayılı kanun kapsamındaki kadrolara geçemezler.

BEKLEME SÜRESİ
Diğer taraftan 657 sayılı Kanun ve 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunun iki farklı personel Kanunudur. Bu personel kanunlarına tabi kadrolar arasındaki geçişlerde 657 sayılı Kanunun 97. maddesinde yer alan bekleme sürelerine tabi olunmaz. 657 sayılı Kanunda yer alan bekleme süreleri sadece memur kadroları için geçerlidir. Bu nedenlerden dolayı üniversitede öğretim elemanı olarak çalışan bir kişi bekleme süresine tabi olmaksızın istifa ederek 657 sayılı Kanun kapsamındaki bir kadroya geçebileceği gibi 657 Kanuna tabi olarak görev yapan bir memur da üniversitelerdeki öğretim elemanı kadrolarına istifa ederek ve bekleme süresine tabi olmayarak geçebilir. Bu tür geçişlerde muvafakat alınarak da geçilebilir. Yani kişi bu iki yoldan birisini kullanarak geçiş yapabilir. Ancak her iki durumda mutlaka üniversitede azami iki yıl çalışmış olmak gerekmektedir.


GÖREVDE YÜKSELME YÖNETMELİĞİ KARŞISINDAKİ DURUMLARI
Devlet Memurlarının Görevde Yükselme Esaslarına Dair Genel Yönetmeliği kapsam başlıklı 2. maddesinin üçüncü fıkrasında öğretim üyelerinin bu yönetmeliğe tabi olmadıkları belirtilmiştir. Buna göre 2914 sayılı Kanuna göre öğretim üyesi sayılan Profesörler, Doçentler ve Yardımcı Doçentler herhangi bir kısıtlamaya tabi olmaksızın 657 sayılı Kanuna tabi kurumlardaki memuriyet kadrolarına muvafakat yolu ile veya istifa ettikten sonra açıktan atama prosedürüyle geçebilirler.

Ancak Görevde Yükselme Yönetmeliğinin Ek 1. maddesinde yer alan; ?Kurumlar aynı unvana veya bu unvanın bulunduğu aynı alt gruptaki diğer unvanlara veya daha alt unvanlara naklen atama yapabilir. Diğer personel kanunlarına tabi olanların 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi görevlere atanmalarında ihraz ettikleri unvanlar, aynı unvanın olmaması halinde öğrenim durumu ve ihraz ettiği unvanla birlikte atanacağı unvan ve Devlet Personel Başkanlığının olumlu görüşü dikkate alınır. İlk defa açıktan atamalarda bu Yönetmelik hükümleri uygulanmaz.? hükmü gereğince;
Öğretim üyeleri dışındaki öğretim elemanları öğrenim durumları itibariyle kazanmış oldukları unvanlara,
1-Azami adaylık süresi kadar çalışmış olmak kaydıyla,
2-Görevde Yükselme Sınavına tabi olmaksızın,
3-Devlet Personel Başkanlığının olumlu görüşüne ihtiyaç olmaksızın atanabilirler.

Ancak Öğretim üyeleri dışındaki öğretim elemanlarının öğrenim durumu itibariyle atanabileceği bir kadronun bulunmaması halinde;
1-Devlet Personel Başkanlığının olumlu görüşü,
2-Azami adaylık süresi kadar çalışmış olmak kaydıyla
3-Görevde Yükselme sınavına tabi olmaksızın,
kendisine uygun başka bir kadroya atanabilir.

Örneğin Mühendislik ve Mimarlık Fakültesinde araştırma görevlisi olarak çalışan bir kişi 657 sayılı Kanun kapsamındaki bir kadroya öğrenim durumu itibariyle haiz olduğu unvana göre atanabilir. Bu örneğe göre kişi İnşaat mühendisliği bölümü mezunu ise 2 yıl araştırma görevlisi olarak çalışmak kaydıyla 657 sayılı kanun kapsamındaki mühendis kadrosuna yukarıdaki belirtilen şartlar çerçevesinde atanabilir. Şayet mühendis kadrosu yok ise diğer unvanlara atanıp atanmayacağına ilişkin olarak yukarıda belirtilen şartlar çerçevesinde Devlet Personel Başkanlığından olumlu görüş alınması gerekmektedir.

ÖĞRETMENLİĞE GEÇİŞLER
Milli Eğitim Bakanlığı üniversitelerde öğretim elemanı olarak çalışanları öğretmenliğe kabul etmektedir. Bu tür kişilerin başvuruları genel öğretmenlik atama dönemlerinde kabul edilmektedir. Ancak, Milli Eğitim Bakanlığının istemesi halinde bu tür kişilerin atamaları atama dönemleri dışında da olabilmektedir. Bu tür atamaların yapılabilmesi için mutlaka bu kişilerin, öğretmenliğe başvuru tarihi itibariyle, en az 2 yıl üniversitede öğretim elemanı olarak çalışması gerekmektedir.
Bu tür atamalarda Milli Eğitim Bakanlığı ortaöğretim alan öğretmenliği tezsiz yüksek lisans programını veya öğretmenlik meslek bilgisi (pedagojik formasyon veya 33 kredilik ilköğretim sınıf öğretmenliği sertifikası) programını bitirmiş olma şartı aranmamaktadır. Buna göre Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya bölümü mezunu bir araştırma görevlisi iki yıl çalışmış olmak şartıyla öğretmenlik alımlarına herhangi bir tezsiz yüksek lisans programını bitirmemiş olsa dahi başvurabilir.
Burada önemli bir diğer husus ise her bölüm mezunu öğretmen olamamaktadır. Öğretmenliğe hangi bölüm mezunlarının alındığı 340 sayılı Talim ve Terbiye Kurulu kararı eki çizelgesinde belirtilmiştir. Sadece eki çizelgede belirtilen bölüm mezunları öğretmen olabilmekte, bu çizelgede yer almayan bölüm mezunları öğretmen(İngilizce öğretmenliği hariç) olamamaktadır. Çizelgeyi görmek için tıklayın

İngilizce Öğretmenliği
İngilizce öğretmenliğine, lisans öğrenimini İngilizce olarak yapan ve mezun olduğu bölüm Talim ve Terbiye Kurulunun eki çizelgesinde belirtilen öğretim elemanları başvurabilmektedir. Bunların İngilizce öğretmenliği sertifikasına sahip olmaları gerekmemektedir.
Ancak mezun olduğu bölüm Talim ve Terbiye Kurulunun eki çizelgesinde belirtilmeyen ve lisans öğrenimini İngilizce olarak yapan öğretim elemanlarından öğretmenliğe başvuru sırasında ?İngilizce Öğretmenliği sertifikası? istenecektir.

ATANABİLECEKLERİ DERECELER
2914 sayılı Kanunun 3. maddesinin son fıkrasında yer alan ?Öğretim görevlileri, okutmanlar ve öğretim yardımcılarının giriş dereceleri (657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 36 ncı maddesinin "Ortak Hükümler"i ile getirilen kademe ilerlemesi ve derece yükselmesine ilişkin hükümleri hariç) Devlet Memurları Kanunu hükümleri uyarınca öğrenim niteliğine ve süresine göre tespit edilecek kazanılmış hak aylık derece ve kademelerine iki derece eklenmek suretiyle belirlenir? hüküm gereğince madde de belirtilen kişiler 7. dereceden göreve başlarlar. Bu kişilerin 657 sayılı Kanun kapsamındaki memur kadrolarına geçmeleri halinde fazladan almış oldukları iki derece müddetince derece yükselmesi veya kademe ilerlemesi yapmaları mümkün değildir.

MEMURLARIN AKADEMİK KADROLARA GEÇİŞLERİ
657 sayılı Kanuna tabi bir memur üniversitelerdeki öğretim elemanı kadrosuna muvafakat yolu ile veya istifa ederek geçebilir. Memurun istifa edip öğretim elemanı kadrosuna geçmesi halinde bekleme süresi sözkonusu olmaz. Muvafakat yolu geçişlerde 2002 yılı Bütçe Uygulama Talimatı ile getirilmiş olan yeni prosedüre göre ayrıca Maliye Bakanlığından izin alınması gerekmektedir.

Bu şekilde geçiş yapanlar için iki durum sözkonusudur:
1-Aday memurken geçenler: Aday memurken öğretim elemanı kadrosuna muvafakat veya istifa yolu ile geçenler daha sonra sadece kendi ayrılmış olduğu kuruma başvura bulunarak dönebilir. Bunlar için merkezi sınavlara (DMS, KPSS) girmiş olma şartı aranmaz. Ancak daha önce çalışmış olduğu kurum, bu personeli alma konusunda idari taktir hakkına sahip olup, bu kişiyi tekrar göreve almak zorunda değildir.

2-Asaleti Onaylandıktan Sonra Geçenler: Asıl memur iken öğretim elemanı kadrosuna geçenler daha sonra istedikleri taktirde 657 sayılı Kanuna tabi kadrolara geri dönebilirler. Bu kişiler sadece ayrılmış oldukları kurumlara değil, herhangi bir kamu kurumuna geri dönebilirler. Bunlar için merkezi sınavlara (DMS, KPSS) girmiş olma şartı aranmaz. Ancak kamu kurumları (ayrıldığı kamu kurumu dahil) bu tür personeli alma konusunda idari taktir hakkına sahiptir.

Yukarıda belirtmiş olduğumuz her iki durumda vurgulandığı üzere idare ihtiyaç duyması halinde bu tür kişileri geri alabilmektedir. Ancak bu konuda idare, taktir hakkına sahiptir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber