Evlilik izninde, nikah tarihi mi yoksa düğün tarihi mi esas alınır?
Evlenen memurların en fazla sorduğu sorulardan birisi de evlenme nedeniyle kullanılan mazeret izninin başlangıç tarihidir. Bu konudaki uygulamalarda oldukça farklıdır. Kimi kurumlar evlenen memurlara bir ay içerisinde 10 günlük mazeret iznini kullandırırlarken kimi kurumlar ise nikah tarihinden itibaren 10 günlük süre içerisinde iznin kullanılmasını istemektedirler. Bu yazımızda bu konuyu bütün boyutlarıyla açıklayacağız.
Yasal durum nedir?
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun "Mazeret izni" başlıklı 104 üncü maddesinde; Memura, eşinin doğum yapması hâlinde, isteği üzerine on gün babalık izni; kendisinin veya çocuğunun evlenmesi ya da eşinin, çocuğunun, kendisinin veya eşinin ana, baba ve kardeşinin ölümü hâllerinde isteği üzerine yedi gün izin verileceği hüküm altına alınmıştır.
Madde metni detaylı bir şekilde incelendiğinde evlilik nedeniyle mazeret izni verilebilmesi için evliliğin vuku bulması gerekmektedir. Yani evlilik vuku bulmadan bu izninin verilmesi mümkün değildir.
Evlenme nedir ve nasıl gerçekleşir?
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 134- 144 üncü maddeleri arasında evlenmeyle ilgili bütün hususlar açıkça düzenlenmiştir.
Bu Kanunun Evlenme izni başlıklı 139 uncu maddesinde; "Evlendirme memuru, evlenme koşullarının varlığını tespit ederse veya ret kararı mahkemece kaldırılırsa, evleneceklere evlenme gün ve saatini bildirir veya isterlerse evlenme izni belgesini verir.
Evlenme izni belgesi, verildiği tarihten başlayarak altı ay içinde evleneceklere herhangi bir evlendirme memuru önünde evlenebilme hakkı sağlar." hükmüne yer verilmiştir.
Tören yeri başlıklı 141 inci maddesinde; "Evlenme töreni, evlendirme dairesinde evlendirme memurunun ve ayırt etme gücüne sahip ergin iki tanığın önünde açık olarak yapılır. Ancak, tören evleneceklerin istemi üzerine evlendirme memurunun uygun bulacağı diğer yerlerde de yapılabilir." hükmüne yer verilmiştir.
Törenin şekli başlıklı 142 nci maddesinde; " Evlendirme memuru, evleneceklerden her birine birbiriyle evlenmek isteyip istemediklerini sorar. Evlenme, tarafların olumlu sözlü cevaplarını verdikleri anda oluşur. Memur, evlenmenin tarafların karşılıklı rızası ile kanuna uygun olarak yapılmış olduğunu açıklar." hükmüne yer verilmiştir.
Aile cüzdanı ve dinî tören başlıklı 143 üncü maddesinde; "Evlenme töreni biter bitmez evlendirme memuru eşlere bir aile cüzdanı verir. Aile cüzdanı gösterilmeden evlenmenin dinî töreni yapılamaz. Evlenmenin geçerli olması dinî törenin yapılmasına bağlı değildir." hükmüne yer verilmiştir.
Bu maddeler incelendiği evlenmenin nasıl gerçekleştiği açıkça görülmektedir. Yani Kanun metnine göre aile cüzdanının alınmasıyla birlikte evlenmenin gerçekleşmiş olacağı görülmektedir.
Evlilik mazeret izni evlenmenin tescilinden önce verilebilir mi?
Evlenme nedeniyle mazeret izninin verilebilmesi için evlenmenin tescil edilmesi gerekmektedir. Ancak, resmi nikah töreni için gün alınması da o gün itibariyle evlenmenin yapılacağı anlamına gelir ve izin süreci başlatılabilir.
Kanunda evlenme tarihinden itibaren 10 gün içinde izin kullanma zorunluluğu yok
Bir çok kamu kurumu evlenme tarihinden itibaren yani resmi nikah davetiyesinde belirtilen günden itibaren 10 gün içerisinde mazeret iznini kullandırmaktadır. Halbuki Kanun metninde böyle bir zorunluluk yoktur. Yani, kamu kurumları sen evlendin ve 10 gün geçti diye izin vermemezlik yapamaz ve yapmamalıdır. Bize göre o takvim yılı içerisinde 10 günlük mazeret izni kullandırılmalıdır. Ancak, her halükarda izin kullanılabilmesi için evliliğin vuku bulması gerekmektedir.
Dolayısıyla evlilik sürecine kadar memurların yıllık izinle bu süreci geçirmeleri gerekmektedir. Ayrıca, evlilik hazırlıkları için yıllık iznin yanında 104 üncü maddede bizatihi sayılmayan idarenin takdirinde olan mazeret izninin kullanılması da mümkün bulunmaktadır. Ancak, bu iznin verilip verilmemesi idarenin takdirindedir.
Bu konuda yasal boşluk bulunmaktadır
657 sayılı Kanunun 104 üncü maddesinde evlenenlere mazeret izni verileceği hüküm altına alınmasına rağmen bu iznin hangi tarihten itibaren başlayacağı ve hangi sürede kullanılması gerektiği belirtilmemiştir. Bu nedenledir ki kurumlarda farklı farklı uygulamalar yapılmaktadır. Halbuki bu konudaki boşluğu giderecek kurum olan Devlet Personel Başkanlığı çıkaracağı bir tebliğle bu konudaki kafa karışıklığını gidererek yasal boşluğu doldurabilir ve bu şekilde de kurumlar arasındaki farklı uygulamalar sona erer. Aynı sorunlar diğer mazeret izinleri için de söz konusudur. Bu sorunun çözümünün bir talimat kadar yakın olduğunu düşünüyoruz.