Taciz davasını kazandı ama 'sürgün' edildi
Tacize uğrayan İŞKUR çalışanı, açtığı davayı kazandığı halde görev yeri değiştirilip "sürgün" edilince "Mobbinge Son Kampanyası" aktivistleri tarafından basın açıklaması yapıldı.
Türkiye İş Kurumu'na (İŞKUR) bağlı İstanbul Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü Unkapanı Ek Hizmet Merkezi'nde görev yapan ve mesai arkadaşı tarafından cinsel tacize uğradığı gerekçesiyle açtığı davayı kazanan Sibel Yüksel'in görev yerinin değiştirilerek "sürgün" edilmesi nedeniyle "Mobbinge Son Kampanyası" aktivistleri tarafından basın açıklaması yapıldı.
Tophane'deki İŞKUR binası önünde gerçekleştirilen eylemde açıklama metni Heval Arıcı okudu.
Arıcı, BES 2 No'lu şube üyesi ve iş yeri temsilcisi Sibel Yüksel'in, iş yerinde uğradığı cinsel tacizi mahkemeye taşıması sonucunda mahkemenin tacizde bulunan kişiye 3 ay 22 gün hapis cezası verdiğini ancak kişinin daha önce cezası bulunmadığı için cezanın ertelendiğini; ayrıca iş yeri kurum idaresi soruşturması sonucunda da kınama cezası aldığını anlattı.
Tacizci yerine işyeri temsilcisi sürgün edildi
Buna karşın iş yerinin tacizi uygulayan kişiye arka çıkan davranışlarının devam ettiğini öne süren Arıcı, Yüksel'in tacizlerini sürdüren bu kişiyle aynı odada çalıştırılmak istendiğini kaydetti. Arıcı, "Yüksel, müdürlük makamına bir dilekçe vererek tacizcinin başka birimde görevlendirilmesini ve disiplin soruşturması açılmasını istedi.
Tüm bu gelişmeler karşısında kurum idaresi, tacizci yerine iş yeri temsilcimizi sürgün ederek, arkadaşımızı tacize karşı mücadele ettiği için adeta cezalandırılmaktadır. Yüksel'e 7 Eylül 2012 tarihinde BES 2 No'lu şube tarafından iş yeri temsilcisi olarak atama yazısı iş yerine ulaştıktan yaklaşık 40 dakika sonra sürgün yazısının gelmiş olması, işverenin sendikaya ve örgütlü mücadeleye karşı zihniyetini ortaya koymaktadır" diye konuştu.
Yasaya aykırı
İş verenin sorumluluklarından birinin de "işçiyi gözetme borcu" kapsamında iş ortamlarının organizasyonunun cinsel tacizin oluşmasına imkan vermeyecek şekilde düzenlenmesi olduğunu ifade eden Arıcı, Yüksel'in görevlendirmesinin 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikası Kanunu'nun 18. maddesi ve Başbakanlığın 2005/14 sayılı genelgesine de aykırı olduğunu belirtti.