Yatılı okullarda 'Kıraş'a dikkat!
Uzmanlar, yalnız kız ve yalnız erkeklerde aynı cinsten 2 kişi arasında arkadaşlık sınırlarını aşan; ancak eşcinsellik denilmeyecek bağlar konulmasına 'Kıraş' adını veriyor. Kıraş'ın cinsel ilgisini yöneltebilecek karşı cinsten ayrı bulunduğu zamanlarda, bu ilgiyi denetleyemeyen gençlerde daha çok ortaya çıktığını belirten uzmanlar, yatılı okullarda bu tarz ilişkinin daha sık görüldüğünü belirtti.
Memory Center Nöropsikiyatri Merkezi doktorlarından Prof. Dr. Nevzat Tarhan,
psikolojik bir bozukluk olan kıraşın özelliklerini şöyle sıraladı:
"Kıraş çiftlerinden birisi daha yaşlı, diğeri daha gençtir. Hep birbirleriyle
düşüp kalkarlar. Sınıfta, yataklarda, teneffüste, tatilde birbirlerinden ayrılmak
istemezler. İtişip kakışırken öpüştükleri gözükür. Ayrıyken birbirlerine sevda
mektupları yazarlar. Ayrıyken yalnızlıktan şikayet ederler. Birlikteyken diğeri
başkasıyla ilgilense kıskanır, gücenir, sonra barışıp kucaklaşırlar. Genellikle
bir taraf etkindir, diğer taraf durumu olduğu gibi kabul eder."
Bu durumun bazen öğretmen öğrenci arasında olduğunu belirten Dr. Tarhan, "Öğretmen bunu genellikle hayranlık olarak algılar, hoşlanır, teşvik eder. Kıraş cinsel ilgisini yöneltebilecek karşı cinsten ayrı bulunduğu zamanlarda ve bu ilgiyi denetleyemeyen gençlerde daha çok ortaya çıkar. Cinsel duygu ve heyecanı toplumun onayladığı arkadaşlığa yöneltir. Arkadaşlık ilgisinin gerisine saklanarak cinsel ilgisini yöneltir. Bir adım ilerisi eşcinselliktir" dedi.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, erkek düşmanlığı boyutuna gelmiş feminist yaklaşımların, kadınları çok yakın aynı cins arkadaşlığına yönlendireceğini kaydederek, "Cinsel temas hiçbir surette olmasa da, kadınlar, erkek egemen yaklaşımlara karşı hep beraber oturup, beraber kalkarlar. Bu yakınlık bir süre sonra cinsel komplikasyonlar doğurur ve lezbiyenlik kültürünün ilk adımları atılır. Kendi cinsiyle evlenme, evlat edinme hakkı gibi haklar için lobi faaliyetleri yapan gay ve lezbiyen yakınlığın, gençlik döneminde kıraş bağlarıyla başladığı bilinmelidir" diye konuştu. Tarhan sözlerine şöyle devam etti:
"Kendi cinsine ilgi, duygu ve heyecan hisseden genç, toplumun onayladığı arkadaşlık ilgisinin gerisine saklanır. Bu gençlerin çoğunda aşırı anne sevgisi, pasif bir baba tipi aile özelliklerine rastlanır. Anne çok sever ve evde baskındır. Böyle bir genç kız veya erkek karşı cinsle sağlıklı ilişki kuramaz. Okul arkadaşları arasında annelik yapacak birisini arar. Annelik yapacak birisini arayan genç kız veya erkek, hükmetmeyi seven kendi cinsinden birisine sokulur ve bağlanır. Bağımlılık eğilimindeki çocuğun bireyselleşmesini engelleyen anne-baba, eşcinselliğe gidebilecek kıraş durumlarına zemin hazırlıyor olabilirler. Anne ve babanın evdeki rolleri yanlış ve yetersizse, sevgi ihtiyacı cinsel aykırılıklara götürebilir."