Öğretmenler, serbest kıyafetle derse girdi

Öğretmenler 2013-2014 eğitim öğretim yılında uygulamaya geçilecek olan öğrencilere kılık kıyafet serbestliğinin ardından öğretmenler içinde kılık kıyafetin serbest olması talebiyle Türkiye genelinde eylem yaptı.

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 02 Ocak 2013 16:22, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Öğretmenler, serbest kıyafetle derse girdi

Eğitim-öğretim ve bilim hizmet kolunun genel yetkili sendikası Eğitim-Bir-Sen, 1982 model darbe ürünü çağdışı kılık ve kıyafet yönetmeliğini protesto etmek için ülke genelinde işe serbest kıyafetle gitti. Sendika üyeleri; kamu kurumunda çalışanlar yönelik çıkarılan kılık ve kıyafete dair yönetmeliğin acilen değiştirilmesini, kamuda çalışan kadınlara başı açık olacak şeklinde dayatma yapılmamasını, Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi'ne (CEDAW) aykırı olan başörtüsü yasağının tamamen kaldırılmasını, çalışanların ne giydiğiyle değil, ne ürettiğiyle ilgilenilmesini istedi.

657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu ek madde 19?da 'Devlet memurları, kanun, tüzük ve yönetmeliklerin öngördüğü kılık ve kıyafet kurallarına uymak mecburiyetindedirler' hükmünden hareketle hazırlanan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik?teki kurallarla devlet memurlarına adeta üniformalı asker muamelesi yapılmasına tepki gösteren Eğitim-Bir-Sen üyesi öğretmenler, okul önünde basın açıklaması yaptıktan sonra serbest kıyafetle derslere girdi.

Eğitim-Bir-Sen şube yöneticileri ve üyeleri, derse girmeden önce belirledikleri okulların önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Ense tıraşı, sakal, favori, bıyık, tırnak uzunluğu ile ilgilenen, çalışanların kot ve benzeri pantolon giyemeyeceği hükmünü içeren, inancı gereği başını örtme ihtiyacı duyan ve tercihinden dolayı saygı duyulması gereken kadın çalışanlara başörtüsü yasağı getiren darbe döneminin ürünü çağdışı yönetmeliği tanımadıklarını söylemek için toplandıklarını ifade eden şube başkanları, açıklamalarında şu ifadelere yer verdi: ?Öğrencilerin kılık ve kıyafet yönetmeliği değişmiş, tek tipçilikten vazgeçilmiş, imam hatip okullarında bütün derslerde, diğer okullarda sadece Kur?an-ı Kerim dersinde başörtüsü serbestisi içerecek şekilde serbest kıyafet hakkı tanınmışken, öğretmen adaylarına staj dönemlerinde serbest kıyafetle okula gitme hakları iade edilmişken, eğitim çalışanlarının saçıyla, bıyığıyla, ense tıraşıyla, favorisiyle, pantolonunun kumaşıyla ilgilenilmesini kesinlikle doğru bulmuyoruz. Ülkemizde 1930 yılında seçme, 1934 yılında seçilme hakkı verilen kadınların 2013 yılında hala ne giyeceklerine karar verme hakları yok. Şiddetle mücadele konusunda kampanyalar başlatan devlet, ne yazık ki, en büyük şiddeti, başörtüsü yasağıyla kadınlara kendisi uygulamaktadır. Başarıyı, gelişmeyi ve değişimi zihinsel bir süreç olmaktan ziyade dış görünüşe endeksleyen bu çarpık bakış açısının tedavülden kalkma zamanı gelmiş ve geçmektedir.

Darbe dönemlerinin dayatması olan kamu çalışanlarına kılık ve kıyafet zorunluluğu, insan tabiatına aykırıdır. Yönetmelikte, ?Bıyık tabiî olarak bırakılır, uzunluğu üst dudak boyunu geçemez, üstten alınmaz, yanlar üst dudak hizasında olur, alt uçları dudak hizasından kesilir. Kravat takılır, kravatı örtecek şekilde balıkçı yaka veya benzeri sü­veterler giyilmez. Hizmet gereğine uygun olarak verilmişse tek tip elbise giyilir? denilmektedir. Yönetmeliğin resmettiği hükümler, anlamsızlığı dolayısıyla şu an zaten çoğunlukla uygulanmamaktadır.

Kadınlara, ?Ayakkabılar ve çizmeler sade, normal topuklu, boyalı, görev mahallinde baş daima açık, saçlar düzgün taranmış veya toplanmış, tırnaklar normal kesilmiş olur? şeklinde getirilen yaptırımların da pratikte hiçbir değeri yoktur. Toplumu eğiten, çocuklarımızı geleceğe hazırlayan öğretmenlerin ne giyeceğine ve nasıl giyineceğine dair sınırlar çizen ama başörtüsü yasağı hariç bütün sınırları geçersiz olan bu yönetmelik bir an önce değiştirilmelidir.

Devlet, vatandaşının inançlarıyla kavga etmeyi artık bir kenara bırakmalıdır. İnsanlarını tanımlamayı değil, tanımayı seçmelidir. Olağanüstü dönemlerin oluşturduğu psikolojik baskılardan ve bıraktığı tortulardan bir an önce kurtulmak istiyoruz. Darbe dönemindeymişiz gibi ilkel başörtüsü yasağı, yönetmeliklerden hala tamamen kazınmamıştır. Halk, ?nasıl giyinileceğini, saçların nasıl taranacağını, başın örtülü mü açık mı olunacağını belirlesinler? diye hiçbir zaman otoriteye yetki vermemiştir. Kimse kendisine verilmeyen yetkiyi kullanmaya kalkmasın. Halk, despotlaşan yönetimlerin insan hak ve özgürlüklerini hiçe sayan yaptırımlarını ortadan kaldırsın diye demokratik hakkını kullanmış ve mevcut iktidarı iş başına getirmiştir. İktidar, kendisinden beklenileni yerine getirmeli ve yasakları meşrulaştıracak adımlar yerine halkı özgürleştirecek adımlar atmalıdır.

Biz eğitim çalışanları olarak, kılık ve kıyafete dair yönetmeliğin acilen değiştirilmesini, kamuda çalışan kadınlara başı açık olacak şeklinde dayatma yapılmamasını, Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesine (CEDAW) aykırı olan başörtüsü yasağının tamamen kaldırılmasını, çalışanlar olarak ne giydiğimizle değil, ne ürettiğimizle ilgilenilmesini istiyoruz.

Eğitim-Bir-Sen olarak, darbe dönemlerinin dayatmalarına uymayacağımızı buradan ilan ediyor; insan onurunu ve tercihlerini hiçe sayan yaptırımlar zorla yasal çerçeveye oturtulmuş olabilir ama bu yaptırımları asla meşru görmüyoruz. TBMM önünde kılık ve kıyafet yönetmeliğine dair Memur-Sen Konfederasyonu olarak başlattığımız itirazı, Eğitim-Bir-Sen olarak 81 ilde ?Kılık-Kıyafet Özgürlüğü ve Başörtüsü Yasağına Hayır? çıkışıyla devam ettirdik. Bugün ise, bir adım daha atarak, sivil itaatsizlik gösteriyor; hükümete, darbe döneminin izlerini silmesi çağrımızı yineliyoruz. Özgürlük taleplerimiz karşılanmalı, ne giyip ne giymeyeceğimizi bilecek yetişkinler olduğumuz kabul edilmeli ve bu talebimize kulak verilmelidir.?

Eğitim-Bir-Sen üyeleri yapılan basın açıklamasının ardından, iş yerlerine kravatsız, kot pantolonlu ve başörtülü şekilde girdi.


BALIKESİR'DE ÖĞRETMENLER OKULA SERBEST KIYAFETLE GİRDİ

Balıkesir'de Eğitim-Bir-Sen'e bağlı öğretmenler, kılık kıyafet yönetmeliğini protesto ederek okullara serbest kıyafet ile gitti.

Balıkesir Altı Eylül İlköğretim Okulu önünde toplanan öğretmenler kılık kıyafet yönetmeliğini protesto etti. Eğitim Bir Sen Balıkesir Şube Başkanı Etem Yılmaz, mevcut yönetmeliği çağ dışı olarak da. Başkan Yılmaz, "Ense traşı, sakal, favori, bıyık, tırnak uzunluğu ile ilgilenen, çalışanların kot ve benzeri pantolon giyemeyeceği hükmünü içeren, inancı gereği başını örtme ihtiyacı duyan ve tercihinden dolayı saygı duyulması gereken kadın çalışanlara baş örtüsü yasağı getiren darbe döneminin ürünü, çağ dışı yönetmeliği tanımadığımızı haykırmak için buradayız. Öğrencilerin kılık kıyafet yönetmeliği değişmiş, tek tipçilikten vazgeçilmiş imam, hatip okullarından bütün derslerde, diğer okullarda sadece Kur'an-ı Kerim dersinde baş örtüsü serbestisi içerecek şekilde serbest kıyafet hakkı tanınmışken, eğitim çalışanlarının saçıyla, bıyığıyla, favorisi ile ilgilenilmesini doğru bulmuyoruz" dedi.

Yaklaşık 30 öğretmen ile basın açıklaması yapan Şube Başkanı Yılmaz, "Biz eğitim çalışanları olarak kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelin kılık ve kıyafetine dair yönetmeliğin acilen değiştirilmesini, kamuda çalışan kadınlara başı açık olacak şekilde dayatma yapılmamasını, baş örtüsü yasağının kaldırılmasını, çalışanlar olarak ne giydiğimizle değil, ne ürettiğimizle ilgilenilmesini istiyoruz" dedi.

Öğretmenler basın açıklamasının ardından serbest kıyafetlerle derse girdi.


BURSA - ÖĞRETMENLERDEN SİVİL İTAATSİZLİK EYLEMİ

Okullarda 1982 yılından bu yana uygulanan öğretmenlere yönelik kılık kıyafet zorunluluğuna tepki gösteren öğretmenler, derslere serbest kıyafetle girdi. İmam hatip lisesi öğretmenleri de bugün baş örtülerini çıkarmadı.

Eğitim-Bir-Sen Bursa Şubesi tüm eğitim çalışanlarının haklarının genişlemesi ve iyileşmesi için Merkez İmam Hatip Lisesi önünde ?Serbest Kıyafet Eylemi? yaptı. Türkiye'nin 81 ilinde aynı anda yapılan eylemde, öğretmenler 1982 yılında yürürlüğe giren kılık kıyafet yönetmeliğine tepki gösterdi. 2013 yılının ilk eylemine imza atan öğretmenlere teneffüs için mola veren öğrenciler de destek verdi.

Merkez İmam Hatip Lisesi?ndeki öğretmenlerin derslere serbest kıyafetle girdiği eylemde konuşan Eğitim-Bir-Sen Bursa Şube Başkanı Numan Şeker, 1982 model darbe ürünü çağdaş kılık ve kıyafet yönetmeliğini protesto etmek için toplandıklarını söyledi. 657 sayılı Devlet Kanunu?nu anlatan Şeker, yönetmelik yüzünden devlet memurlarına adeta üniformalı asker muamelesi yapıldığını dile getirdi. Ense tıraşı, sakal, favori, tırnak uzunluğu ile ilgilenen, çalışanların kot ve benzeri pantolon giyemeyeceği hükmünü içeren yasağa tepki gösteren Şeker, kadın çalışanların baş örtüsü takmasını engelleyen darbe dönemi yasağını tanımadıklarını vurguladı. Öğrencilerin kılık kıyafetinde tek tipçiliğe son verildiğini hatırlatan Şeker, ?Eğitim çalışanlarının saçı, bıyığı, ense tıraşıyla ilgilenilmesini kesinlikle doğru bilmiyoruz. Darbe döneminin dayatması olan kamu çalışanlarına kılık ve kıyafet zorunluluğu insan tabiatına aykırıdır? dedi.


DENİZLİ - KILIK KIYAFET YÖNETMELİĞİNE TEPKİ

Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim Bir Sen) Denizli Şubesi Kılık Kıyafet yönetmeliğini protesto etti.

Milli Eğitim Müdürlüğü yanında bulunan Arif Yalınkaya Ortaokulu önünde toplanan Eğitim Bir Sen Denizli Şubesi önünde protesto eylemi yaptı. Yaklaşık 20 üyenin katıldığı eylemde konuşan Eğitim Bir Sen Denizli Şube Başkanı Ahmet Sert, ?Özgürlük taleplerimiz karşılanmalı, ne giyip ne giymeyeceğimizi bilecek yetişkinler olduğumuz kabul edilmeli ve bu talebimize kulak verilmelidir. Ülkemizde 1930 yılında seçme, 1934 yılında seçilme hakkı verilen kadınların 2013 yılında hala ne giyeceklerine karar verme hakları yok. Şiddetle mücadeleler konusunda kampanyalar başlatan devlet, ne yazık ki en büyük şiddeti başörtüsü yasağıyla kadınlara kendisi uygulamaktadır? dedi.

Eğitim Bir Sen olarak artık darbe dönemi dayatmalarına uymayacaklarını ifade eden Sert, ?İnsan onurunu ve tercihlerini hiçe sayan yaptırımlar zorla yasal çerçeveye oturtulmuş olabilir ama bu yaptırımları asla meşru göremeyiz. TBMM önünde kılık kıyafet yönetmeliğine dair Eğitim Bir Sen olarak ?81 ilde Kılık Kıyafet Özgürlüğü ve Başörtüsü Yasağına Hayır? çıkışımızla devam ettiriyoruz. Bugün de sivil itaatsizlik gösteriyor, hükümete darbe döneminin izlerini silmesi çağrısını yapıyoruz? diye konuştu.


DİYARBAKIR - DERSLERE SERBEST KIYAFETLE GİRİYORUZ

Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim Bir-Sen) Diyarbakır Şubesi tarafından bir günlük işe ve derslere sivil kıyafetle gitme eylemi yapıldı.

Diyarbakır Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi önünde bir araya gelen grup burada basın açıklaması düzenledi. Açıklamayı Eğitim Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Yunus Memiş okudu. Sendika olarak ülke genelinde sivil itaatsizlik gösterip, işe ve derslere serbest kıyafetle gireceklerini belirten Memiş, devlet memurlarına üniformalı asker muamelesi yapıldığını ileri sürdü. Memiş, "Ense tıraşı, sakal, favori, bıyık, tırnak uzunluğu ile ilgilenen, çalışanların kot ve benzeri pantolon giyemeyeceği hükmünü içeren, inancı gereği başını örtme ihtiyacı duyan ve tercihinden dolayı saygı duyulması gereken kadın çalışanlara başörtüsü yasağı getiren darbe döneminin ürünü, çağ dışı yönetmeliği tanımadığımızı haykırmak için buradayız" dedi. Öğrencilerin kılık ve kıyafet yönetmeliğinin değiştiğini kaydeden Memiş, tek tipçilikten vazgeçildiğini ifade etti. Memiş, ?İmam hatip okullarında bütün derslerde, diğer okullarda sadece Kur?an-ı Kerim dersinde başörtüsü serbestisi içerecek şekilde serbest kıyafet hakkı tanınmışken, öğretmen adaylarına staj dönemlerinde serbest kıyafetle okula gitme hakları iade edilmişken, eğitim çalışanlarının saçıyla, bıyığıyla, ense tıraşıyla, favorisiyle, pantolonunun kumaşıyla ilgilenilmesini kesinlikle doğru bulmuyoruz" diye konuştu. Türkiye?de kadınlara 1930 yılında seçme, 1934 yılında seçilme hakkı verildiğini aktaran Memiş, kadınların 2013 yılında hala ne giyeceklerine karar verme haklarının olmadığını dile getirdi. Şiddetle mücadele konusunda kampanyalar başlatan devletin, ne yazık ki en büyük şiddeti, başörtüsü yasağıyla kadınlara kendisinin uyguladığını savunan Memiş, "Başarıyı, gelişmeyi ve değişimi zihinsel bir süreç olmaktan ziyade dış görünüşe endeksleyen bu çarpık bakış açısının tedavülden kalkma zamanı gelmiş ve geçmektedir. Biz eğitim çalışanları olarak, 'Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik?in acilen değiştirilmesini, kamuda çalışan kadınlara başı açık olacak şeklinde dayatma yapılmamasını, Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi'ne aykırı olan başörtüsü yasağının tamamen kaldırılmasını, çalışanlar olarak ne giydiğimiz ile değil, ne ürettiğimizle ilgilenilmesini istiyoruz.


İZMİR'DE SEBEST KIYAFET EYLEMİ

Eğitim Bir-Sen İzmir Şubesi, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'ndaki ek madde 19?da yer alan ?Devlet memurları, kanun, tüzük ve yönetmeliklerin öngördüğü kılık ve kıyafet kurallarına uymak mecburiyetindedirler? maddesini tanımadıklarını bildirdi.

Eğitim Bir-Sen İzmir Şubesi Başkanı Abdurrahim Şenocak, yaptığı açıklamada, ?Eğitim, öğretim ve bilim hizmet kolunun genel yetkili sendikası olarak bugün ülke genelinde sivil itaatsizlik gösteriyor, işe ve derslere serbest kıyafetle giriyoruz. Burada, 1982 model darbe ürünü, çağdışı kılık ve kıyafet yönetmeliğini protesto ediyoruz. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ek madde 19?da 'Devlet memurları, kanun, tüzük ve yönetmeliklerin öngördüğü kılık ve kıyafet kurallarına uymak mecburiyetindedirler' hükmünden hareketle hazırlanmış olan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik?teki akla ziyan kurallar durmakta, devlet memurlarına adeta üniformalı asker muamelesi yapılmaktadır. Ense tıraşı, sakal, favori, bıyık, tırnak uzunluğu ile ilgilenen, çalışanların kot ve benzeri pantolon giyemeyeceği hükmünü içeren, inancı gereği başını örtme ihtiyacı duyan ve tercihinden dolayı saygı duyulması gereken kadın çalışanlara başörtüsü yasağı getiren darbe döneminin ürünü, çağdışı yönetmeliği tanımadığımızı haykırıyoruz" diye konuştu.

Şenocak, şöyle devam etti: "Öğrencilerin kılık ve kıyafet yönetmeliği değişmiş, tek tipçilikten vazgeçilmiş, imam hatip okullarında bütün derslerde, diğer okullarda sadece Kur?an-ı Kerim dersinde başörtüsü serbestisi içerecek şekilde serbest kıyafet hakkı tanınmışken, öğretmen adaylarına staj dönemlerinde serbest kıyafetle okula gitme hakları iade edilmişken; eğitim çalışanlarının saçıyla, bıyığıyla, ense tıraşıyla, favorisiyle, pantolonunun kumaşıyla ilgilenilmesini kesinlikle doğru bulmuyoruz. Darbe dönemlerinin dayatması olan kamu çalışanlarına kılık ve kıyafet zorunluluğu insan tabiatına aykırıdır. Yönetmelik, 'Bıyık tabiî olarak bırakılır, uzunluğu üst dudak boyunu geçemez, üstten alınmaz, yanlar üst dudak hizasında olur, alt uçları dudak hizasından kesilir. Kravat takılır, kravatı örtecek şekilde balıkçı yaka veya benzeri süveterler giyilmez. Hizmet gereğine uygun olarak verilmişse tek tip elbise giyilir' demektedir. Yönetmeliğin resmettiği hükümler, anlamsızlığı dolayısıyla şu an zaten çoğunlukla uygulanmamaktadır."

MALATYA - EĞİTİMCİLER, BASIN AÇIKLAMASININ ARDINDAN KRAVATLARINI ÇIKARDI

Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Malatya Şubesi, ?Kılık Kıyafet Yönetmeliği?ni protesto etti.

Atatürk Kız Anadolu Lisesi önünde toplanan Eğitim-Bir-Sen Malatya Şubesi üyeleri, "Kılık Kıyafet Yönetmeliği"ni protesto ederek, kravatlarını çıkardı.

Okul önünde bir basın açıklaması yapan Eğitim-Bir-Sen Malatya Şube Başkanı Kerem Yıldırım, ?Özgürlük taleplerimiz karşılanmalı, ne giyip ne giymeyeceğimizi bilecek yetişkinler olduğumuz kabul edilmeli ve bu talebimize kulak verilmelidir? dedi.

Yıldırım, Eğitim-Bir-Sen olarak 81 ilde ?Kılık-kıyafet özgürlüğü ve başörtüsü yasağına hayır? çıkışıyla Kılık Kıyafet Yönetmeliği'ni protesto ettiklerini kaydederek, şunları söyledi: "Devlet, insanlarını tanımlamayı değil, tanımayı seçmelidir. Olağanüstü dönemlerin oluşturduğu psikolojik baskılardan ve bıraktığı tortulardan bir an önce kurtulmak istiyoruz. Darbe dönemindeymişiz gibi ilkel başörtüsü yasağı yönetmeliklerden hala tamamen kazınmamıştır. Halk, nasıl giyinileceğini, saçların nasıl taranacağını, başın örtülü mü açık mı olunacağını belirlesinler diye hiçbir zaman otoriteye yetki vermemiştir. İktidar kendisinden bekleneni yerine getirmeli ve yasakları meşrulaştıracak adımlar yerine halkı özgürleştirecek adımlar atmalıdır."

Yıldırım'ın açıklamasının ardından sendika üyeleri kravatlarını çıkararak, eğitim verdikleri okullara serbest kıyafetle gitti.


YALOVA - DERSLERE SİVİL KIYAFETLE GİRDİLER

Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Yalova İl Başkanı Zekeriya Yayla, "Bu bir uyarı dikkate alınmazsa eylemlere devam edeceğiz" dedi.

Memur-Sen'in tüm yurtta başlattığı sivil itaatsizlik eylemi Yalova'da da gerçekleştirildi. İlde Memur-Sen'e bağlı 900 öğretmen derslere serbest kıyafetlerle girdi. Erkek öğretmenler kravat takmazken, bazı kadın öğretmenler ise derslere baş örtüsüyle girdi. Bu eyleme diğer sendikalara üye öğretmenler de destek vererek sivil kıyafetlerle okula geldi.

Eylemle ilgili olarak Yalova'daki Mustafa Kemal Lisesi bahçesinde bir basın açıklaması yapan Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Yalova İl Başkanı Zekeriya Yayla, halen derslere zorunlu kıyafetlerle girilmesinin çağ dışı bir uygulama olduğunu vurguladı. Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in, "İsteseydik öğretmenlere de kılık kıyafeti serbest bırakırdık" sözüne de alındıklarını dile getiren Yayla, "2 hafta önce Milli Eğitim Bakanlığı bir genelge yayınladı. Bu genelgede öğrencilere kılık kıyafet yönetmeliğinin serbest olduğu belirtildi fakat o genelge içerisinde öğretmenler yok. Öğretmenler halen çağ dışı kıyafetlerle baş başa. İnsanların kılık kıyafetlerine bakılarak, şekillerine bakılarak değerlendirilmelerinin çağ dışı olduğunu düşünerek böyle bir eylem yapma kararı aldık. Üniversite sınavlarında görev aldığımızda 22 yaşındaki öğretim görevlileri serbest kıyafetle geliyor, 55 yaşındaki öğretmen arkadaşlarımız kravat takmadıkları için geri çevriliyor. Dolayısıyla biz de bugün Yalova'nın bütün okullarında serbest kıyafetle derslere giriyoruz. Milli Eğitim Bakanı, 'İsteseydik öğretmenlere de kılık kıyafeti serbest bırakırdık' dedi. Peki Sayın Bakan neyi istiyor ve neyi bekliyor da öğretmenlere kıyafet serbestisi getirmiyor. Darbe mantığıyla mı birisi gelip tekrar bize yönetmeliği serbest bırakacak. Biz bakanın bu cümlesine de çok alındık. Bu bir başlangıçtır. Eğer bu uyarı eylemi dikkate alınmazsa biz bu eylemlere devam edeceğiz. Biz çocuklarımızı asla mağdur etmeyiz. Onun için bugün dışarıda derslere girmeyerek değil serbest kıyafetle derslere girerek eylem yapıyoruz" ifadelerini kullandı.


ZONGULDAK - KRAVAT ÇIKARTMA EYLEMİ

Eğitim-Bir-Sen Zonguldak Şubesi, kamuda çalışanların kılık ve kıyafetine dair yönetmeliğin acilen değiştirilmesi isteyerek, kravat çıkartma eyleminde bulundu.

Eğitim-Bir-Sen Zonguldak Şubesi tarafından Zonguldak Endüstri Meslek Lisesi önünde, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelin kılık ve kıyafetine dair yönetmeliğin acil değiştirilmesi için protesto gerçekleştirdi.

Çağdışı kılık ve kıyafet yönetmeliğini protesto etmek için toplandıklarını söyleyen Eğitim-Bir-Sen Zonguldak Şubesi Başkanı Kamuran Aşkar, ?Eğitim, öğretim ve bilim hizmet kolunun genel yetkili sendikası olarak bugün ülke genelinde sivil itaatsizlik gösteriyor, işe ve derslere serbest kıyafetle giriyoruz. Burada 1982 model darbe ürünü, çağdışı kılık ve kıyafet yönetmeliğini protesto etmek için toplanmış bulunuyoruz. 657 sayılı devlet memurları kanunu ek madde 19?da ?devlet memurları, kanun, tüzük ve yönetmeliklerin öngördüğü kılık ve kıyafet kurallarına uymak mecburiyetindedirler? hükmünden hareketle hazırlanmış olan kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelin kılık ve kıyafetine dair yönetmelikteki akla zarar kurallar durmakta, devlet memurlarına adeta üniformalı asker muamelesi yapılmaktadır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber