Danıştay MHP'li belediyeye soruşturma iznini kaldırdı
DANIŞTAY 1’inci Dairesi verdiği kararla, Balıkesir’de yerel seçimlerden bu yana tartışma konusu olan ve ’asfalt parası’ olarak bilinen yol harcamalarına katılım payıyla ilgili tartışmalara son noktayı koydu.
Danıştay, vatandaşlardan yola katkı payını almadığı için belediyeyi zarara uğrattığı öne sürülen Balıkesir Belediye Başkanı MHP’li İsmail Ok ve iki yardımcısı hakkında soruşturma iznini kaldırdı.
İçişleri Bakanlığı ve Mülkiye Teftiş Kurulu Başkanlığı, Belediye Gelirleri Kanunu’nun 86’ncı maddesi gereğince vatandaşlardan alınması gereken yol harcama katılım paylarını tahsil etmedikleri ve daha önce tahsil edilen katılım paylarını iade ettikleri, dolasıyıyla belediyeyi zarara uğrattıkları iddiasıyla Balıkesir Belediye Başkanı İsmail Ok ile belediye başkan yardımcıları Yusuf Özenç ve Tuna Aktürk hakkında soruşturma açılmasını istedi. Başkan Ok da bu karar sonrası Danıştay’a itiraz etti.
Danıştay yaptığı incelemede, bilirkişi raporu doğrultusunda yeni yol açılmadığını, genişletme yapılmadığını vurgularken, yolların doğalgaz hattı döşenmesi nedeniyle bozulduğunu ve hasarın da vatandaşlardan değil, Balıkesir Doğalgaz Dağıtım Anonim Şirketi tarafından karşılanması gerektiğine karar verdi. Danıştay Birinci Dairesi, oybirliği ile aldığı kararda Başkan Ok ve yardımcıları hakkında isnat edilen eylemin haklarında soruşturma yapılmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığını vurgulayıp, soruşturma izni verilmesine ilişkin kararı kaldırdı.
’TÜRKİYE’DE BİR İLK’
Belediye Başkanı İsmail Ok, bu kararı belediye başkan yardımcıları Yusuf Özenç, Tuna Aktürk ve MHP’li belediye meclis üyelerinin de katıldığı basın toplantısıyla kamuoyuna duyurdu. Seçim öncesi ’Asfalt parası, Ak’ın karası’ sloganıyla vatandaşlardan asfalt parası almayacağını açıklayan ve seçildikten sonra da tahsil edilen katılım paylarını iade eden Başkan Ok şunları söyledi:
"Seçilmemizle birlikte halka verdiğimiz asfalt parası, gündemimizden çıkmıştı. Ama bir avuç AKP’li yönetici, Balıkesir halkını 2009’da tercihlerini bizden yana kullanmalarından dolayı cezalandırmak istedi ve asfalt parasının faiziyle birlikte alınmasını istedi. Göreve geldiğimiz günden bu yana isimsiz ya da sahte isimlerle, sahte adreslerle yapılan suç duyuruları sonucunda yol harcamalarına katılım payıyla ilgili defalarca soruşturma geçirdik. Bunların bir kısmı savcılık tarafından açılanlar da dahil olmak üzere kapandı, kapatıldı. Ama zor ekonomik şartlar altında inim inim inleyen hemşehrilerimizden asfalt parası alınmasından memnuniyet duyacak olan bir avuç azınlık bu işin peşini bırakmadı. Bunların iktidarın güç odakları ve oralardan menfaatlenen bir avuç insan olduğunu herkes biliyordu."
’BALIKESİR’E MÜJDELER OLSUN’
Başkan Ok, Danıştay 1’inci Dairesi’nin kararı ile konunun artık hukuken de kapandığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Bu karar, Balıkesir Belediyesi’ni müfettiş ablukası altına aldıran bu zihniyetin hukuken, Danıştay’da da bittiğinin artık bir ilanıdır. Bu uygulama sadece Balıkesir’de değil, Türkiye’de örnek bir uygulamadır. Balıkesir halkına müjdeler olsun. AKP’nin ’Balıkesir’de asfalt parası alınmak zorunda’ masallarının artık çöpe atıldığı yeni bir sürecin başladığını bugün kamuoyuna ilan etmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Bu karar Balıkesir halkını mahkum etmek isteyen, cezalandırmak isteyen AKP zihniyetinin de mahkumiyeti anlamına geliyor."
CHP’Lİ ESKİŞEHİR BELEDİYESİ’NE DESTEK
Başkan Ok, AK Partili olmayan bealediyelerin sürükle soruşturma ve denetlemelerle saldırıya uğradığını öne sürüp, ’AKP’li olmayan belediyeler’ ve ’Yolsuzluk soruşturması geçiren belediyeler’ olmak üzere iki harita üzerinde de gösterdi. Eskişehir Belediyesi’ne yapılan baskına da dikkat çeken Başkan Ok şöyle konuştu:
"Daha önce Balıkesir Belediyesi’nin geçirdiğini süreci Eskişehir şu anda yaşıyor. Ama bunlar gelip geçici. İddia ediyorum, Türkiye Cumhuriyeti devleti kuruldu kurulalı böyle bir zulüm, böyle bir iftira, böyle bir saldırı, kendinden olmayanların bırakın Müslümanlığı, hiçbir insani ahlaki değer gözetmeyecek şekilde saldırıya uğradığı bir dönem yoktur. Bu zulmü yapanlar, kendi kurdukları bu zulüm düzeninde mutlaka kendileri de daha fazlasıyla bunu yaşayacaktır. Zerre kadar da korkmuyoruz bunlardan. AKP zulmünden, baskısından asla yılmayacağız. Zerre kadar da çekinmiyoruz. Bütün kalbimle Eskişehir halkının iradesine yapılan dünkü baskını da nefretle kınıyorum."