Diyanet 'kıdem tazminatı'nı yorumladı

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 22 Aralık 2005 10:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Diyanet "adil ücret" hutbesi'nde Sigortasız işçi çalıştırma, çalışanların sigorta primlerini eksik yatırma ve kıdem tazminatınına yönelik açıklamalarda bulundu.

Diyanet İşleri Başkanlığı, sorumluluğunun bilincinde olan işverenlerin, çalıştırdığı kişilerin maaş veya ücretlerinin en azından temel ihtiyaçlarını karşılayacak miktarda olmasına özen göstermeleri gerektiğini hutbe ile anlatacak.

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan "Çalışma Hayatımız ve Sorumluluklarımız" konulu hutbe, Cuma günü camilerde okunacak.
Haklara saygı göstermenin ve sorumlulukları yerine getirmenin, herkesin ortak görevi olduğu vurgulanan hutbede, emeğe saygının da İslam'ın üzerinde hassasiyetle durduğu önemli görevlerden biri olduğu belirtildi.

İşverenlere, ücret ve maaş konusunda adil olmaları çağrısında bulunulan hutbede, şöyle denildi:

"Sorumluluğunun bilincinde olan bir işveren; çalıştırdığı kişilerin maaş veya ücretlerinin en azından temel ihtiyaçlarını karşılayacak miktarda olmasına özen göstermelidir. Bilgi, beceri ve uzmanlık gerektiren işlerde çalışanlara ise durumlarına uygun, tatmin edici ve adil ücret ödemelidir. Vereceği ücreti önceden belirlemeli, sonradan hak kaybına sebep olabilecek durumlardan kaçınmalı, çalışanların emeğinin ücretini tam ve zamanında ödemelidir." Hazreti Peygamber'in, "Çalışanın ücretini alın teri kurumadan veriniz" sözlerinin yer aldığı hutbede, ayrıca bu konuda işverenleri duyarlı olmaya davet ettiği de anımsatıldı.

SİGORTASIZ İŞÇİ ÇALIŞTIRMA

Hutbede, işverene; işçisine güç ve kabiliyetinin üzerinde iş yüklememesi, onu kardeşi gibi görmesi, temel haklarına saygılı olması gerektiği belirtilerek, şu görüşlere yer verildi:

"Sigortasız işçi çalıştırmanın veya çalışanların sigorta primlerini eksik yatırmanın, başlı başına bir kul hakkı ihlali olduğunu unutmamalı; kıdem tazminatını ise işçinin fiilen aldığı en son ücret üzerinden ödemelidir. Yine bu hakların bir gereği olarak; işyerinde gerekli emniyet tedbirlerini almalı, çalışanların ibadetlerini rahatlıkla yerine getirebilmelerine imkan sağlamalı, ruhen ve bedenen sağlıklı olmalarına özen göstermelidir."

Hutbede ayrıca, çalışanlara da aldıkları maaş ya da ücretin helal olması için önerilerde bulunuldu.

İşçilerin, kendilerine verilen işleri belirtilen zamanda ve istenilen ölçülerde yapmaya gayret etmeleri gerektiği kaydedilen hutbede, "Günümüzde memur, işçi ya da sözleşmeli olarak görev yapanlar; gerek iş yerlerinden, gerekse üretim araçlarının korunup gözetilmesinden sorumlu olduklarını da unutmamalıdırlar" denildi.

İslam'a göre, çalışma hayatında karşılıklı sevgi, saygı, hak, hukuk ve adalet prensiplerine uygun olarak hareket edilmesi gerektiği vurgulanan hutbede, şöyle denildi:

"İslam dini, çalıştırdığı kişileri ezen, onların hak ve hukukunu ihlal eden bir işvereni tasvip etmediği gibi; iş vereniyle iyi geçinmeyen, yaptığı işin gereklerini yerine getirmeyen çalışanı da tasvip etmez. İslam'ın istediği; çalışanın ücretini tam ve zamanında ödeyen ve işçisine sevgiyle yaklaşan bir işveren; aldığı ücreti hak etmek için çalışan ve işini en güzel ve kaliteli bir şekilde yapan işçidir. O halde sorumluluğunun bilincinde olan Müslüman kişi; ister işveren ya da amir, ister işçi ya da memur olsun, hak ve hukuka riayet etmelidir. Şu husus iyi bilinmelidir ki, ancak başkalarının hakkına saygı gösterenler, kendileri de saygı görmeye hak kazanırlar."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber