Gül'ün kızını alırsak okulu kapatırlar!

Gerekçesi ise Abdullah Gül'ün Dışişleri Başkanı olduğu dönemde başörtülü kızı Kübra'yı Sabancı'da okutmak istemesi.

TESEV Yönetim Kurulu Başkanı Can Paker'in hayatının anlatıldığı “Bir Can Paker Kitabı-Geriye Bakmak Yok” Alfa Yayınları'ndan çıktı. Gazeteci Fatih Vural'ın kaleme aldığı kitapta Paker'in tanık olduğu siyasi anekdotlar yer alıyor. Kitaptaki en çarpıcı bölümlerden biri ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Dışişleri Bakanı olduğu dönemde kızı Kübra'yı Sabancı Üniversitesi'ne aldırmak istemesiyle yaşananlar…

Sabancı Üniversitesi'nin mütevelli heyetinde yer alan Can Paker, Gül'ün o dönem yaşadıklarını şöyle anlatıyor:

'BEN ZATEN TAHMİN EDİYORDUM'

- Oğlu, Sabancı Üniversitesi'ne girmişti. Aradan bir iki sene geçti. Abdullah Bey, 'Can Bey, bir de kızım Kübra var. Kızımı Sabancı'ya alabilir miyiz' dedi. 'Tabii alırız' dedim. 'Ama başörtülü' dedi. 'Bence alınır' deyip Tosun'a (Rektör Tosun Terzioğlu) telefon açtım. 'Tosun, Abdullah Bey'in kızını da okula alalım' dedim. Tosun, 'Can, kapatırlar okulu' dedi. Abdullah Bey de duyuyor... Ben, 'Abdullah Bey, bunu biraz daha zorlayayım' deyince, “Yok yok Can Bey, zorlamayın. Ben zaten tahmin ediyordum' dedi. Kızını Ankara'da bir okula gönderdi. Oğlunu da aldı Sabancı'dan. Tepki olarak aldığını düşünmüyorum. 'Ağabey kardeş aynı yerde okusunlar' diye düşündü muhtemelen.” (CİHAN)

ERMENİ KONFERANSI'NDA GÜL DEVREYE GİRDİ

Türkiye gazetesi muhabiri Fatih Vural, kitabında, Paker'in hayatındaki önemli isimler ile yapılan söyleşilere de yer verdi. Sabancı Üniversitesi'nin Rektörü Prof. Dr. Tosun Terzioğlu bunlardan biri. Terzioğlu, Abdullah Gül'ün sayesinde 2005'te Ermeni Konferansı'nı gerçekleştirdiklerini anlatıyor:

- “Meşhur Ermeni Konferansı'nı, yapabilmemizde en büyük pay, o zaman Dışişleri Bakanı olan Abdullah Gül'ündür. Gül, Boğaziçi Rektörü Ayşe Soysal'a telefon etti ve konferansa bağlandı. Gül, 'Konferansın fikirlerine hiç katılmıyor da olabilirim, kim ne söyleyecek onu da bilmiyorum. Ama bu konferans Türkiye'nin prestiji için mutlaka yapılmalıdır' dedi.

KEMAL GÜRÜZ'LE DAVA MÜNAKAŞASI

Dönemin YÖK Başkanı Kemal Gürüz'ün başörtüsü dayatmasını da anlatan Tosun Terzioğlu, 'kampüsün içine karışamazsın istersen dava et' diye tepki göstermiş. Tosun Terzioğlu'nun anlattığı bölüm şöyle:

- “Ben, öğrencilere 'kampusun içinde başörtülü dolaşıp dolaşmamanıza hiç karışmam. Ama derslere lütfen böyle girmeyin. Çünkü okulunuz da güç duruma düşer' diyordum. YÖK'ün eski başkanı Kemal Gürüz'ün kuralı şuydu: 'Kampüsün içine başörtüsüyle girilemez. Hatta sadece öğrenci değil, annesi, kardeşleri de giremez.' Kemal'le de bunun münakaşasını yaptım. İstersen beni dava et' dedim.”

ALEMDAROĞLU'NA KAPIYI GÖSTERMİŞ

Vural'ın kitabında Can Paker'in, 28 Şubat sürecinde TÜSİAD'ın İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bülent Tanör'e hazırlattığı 'demokrasi raporu' yüzünden dönemin İstanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğlu'yla yaşadığı sorun da yer aldı. Bir gün ofisine randevusuz gelen Kemal Alemdaroğlu'nun TÜSİAD olarak Tanör'e destek vermemelerini istemesi üzerine Can Paker de Alemdaroğlu'nu odasından kibar bir dille kovmuş.(AKŞAM)