Erdoğan: Cudi'de piknik, Kato'da halay zamanı

“Türkiye'de ret, inkar ve asimilasyon politikaları da artık ayaklarımızın altındadır” diyen Başbakan Erdoğan, “Geri gelmemek üzere o kapı artık kapanmıştır. Kato'da halay, Cudi'de piknik zamanı” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adıyaman Havalimanı ve yapımı tamamlanan diğer tesislerin açılış töreni için Adıyaman'a gitti. Valilik önündeki platformda coşkulu bir kalabalığın karşıladığı Başbakan, eşi Emine Erdoğan ile vatandaşları Rabia işareti yaparak selamladı. İşte Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları: ∂ “Molotoflu gençlere ve onların arkasında olan CHP milletvekillerine sesleniyorum, siz kendinize güveniyorsanız demokraside sandık bu işin namusudur, sandıktan netice alırsan biz de seni alkışlarız. Ama neticeyi sandıktan alamıyorsan başka yollara başvurup milletin huzurunu kaçırmayın. Sandığa saygı duymak her siyasi partinin zorunluluğudur.”

ANADİLDE KONUŞAMADINIZ

- “Öyle dönemler oldu ki siz kendi anadilinizde kendi annenizle telefonda dahi konuşamadınız. Siz ne yaşadıysanız farklı şekillerde bizler de batıda, kuzeyde, güneyde onları yaşadık. Zulmün biçimi, rengi, konusu değişikti ama zalim aynıydı, zulüm aynıydı. Ben Türk'ü, Türk olduğu için sevmiyorum. Kürt'ü, Kürt olduğu için sevmiyorum. Arapları, Arap olduğu için sevmiyorum. Onları Allah yarattığı için seviyorum.”

- “2002 seçimleri ile birlikte zulme son verildi. Türkiye'de ret, inkar ve asimilasyon politikaları da artık ayaklarımızın altındadır. O kapı artık kapanmıştır. Tek millet, tek bayrak, tek devlet... İkinci devleti isteyenler, nerede devlet buluyorsa oraya gitsinler.”

BOZMAK İSTEYENE FIRSAT VERMEYİZ

“Bakın Kato Dağı artık askerimizin halaya katıldığı düğünlerle gündeme geliyor. Cudi Dağı artık acı haberlerle değil köyüne dönen oralarda piknik yapan vatandaşlarımızla gündeme geliyor” diyen Erdoğan bunu bozma gayreti içerisinde olanlara fırsat vermeyeceklerini söyledi.

11 YIL BOYUNCA HEP BİRLİKTE SORUN ÇÖZDÜK

Sünni- Alevi beraberdir, kardeştir. 1071'den beri bu topraklar üzerinde biriz, beraberiz, kardeşiz, hep birlikte Türkiye'yiz. Bu topraklar üzerinde her ne sorun varsa onu birlikte çözdük. Bundan sonra da birlikte çözeceğiz. 11 yıl içinde birçok sorunu çözdük. Konuştuk, istişare ettik. Önümüzdeki sorunları da işte böyle hep birlikte aşacağız. Sorunları geride bırakacağız. Kardeşlik hukuku çerçevesinde çözüme kavuşturacağız, Provokasyonlara aldanmayacağız. Kökü dışarıda olan, ipini Türkiye düşmanlarının tuttuğu provokatörlerin oyununa gelmeyecek, tuzaklara düşmeyeceğiz. Buradan Alevi kardeşlerime özellikle sesleniyorum; geçtiğimiz ekim ayından itibaren bazı CHP milletvekillerinin bizzat içinde olduğu bir kirli senaryo sahnelenmek isteniyor.

BM İPE UN SERİYOR

BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyelerinin hala kararını veremediğini söyleyen Başbakan “İpe un seriliyor. Yok şurada, yok burada. Toplantı gücü olanlar adım atmıyorlar. Düşünebiliyor musunuz Türkiye'nin ana muhalefet genel başkanı çıkıyor, 'Barışa evet' diyor. Ona kimse 'hayır' demiyor zaten. Savaşa hayır mitingleri yapacakmış sevsinler seni. Sen Çanakkale'de 'savaşa hayır' diyebildin mi?” dedi. Bir kirli el, CHP milletvekillerini maşa olarak kullanıp Türkiye'de huzursuzluk çıkarmak istiyor.