Aday Memurken İstifa Eden Öğretmenlerin Geri Dönüşleri İle İlgili Sorun

Haber Giriş : 29 Ocak 2004 00:36, Son Güncelleme : 02 Haziran 2018 14:43
Aday Memurken İstifa Eden Öğretmenlerin Geri Dönüşleri İle İlgili Sorun
Aday Memurken İstifa Eden Öğretmenlerin Geri Dönüşleri İle İlgili Sorun

"Daha önce Milli Eğitim Bakanlığı'nda stajyer öğretmenken stajyerliğim kalkmadan istifa etmiştim. Şimdi yeniden başvuracağım fakat atama grubum ne olacak?" şeklindeki sorulara sitemizce genel olarak şu cevap verilmektedir: "Milli Eğitim Bakanlığı'na Bağlı Eğitim Kurumları Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 4'üncü maddesinde, Aday Öğretmen "Bakanlığın, Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı içindeki öğretmen kadrolarına ilk defa atanacaklar (657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 54 üncü maddesi kapsamındaki yükümlülükleri saklı olmak üzere özel öğretim okullarında öğretmenlikte adaylığı kaldırılanlar hariç) ile öğretmenlikte adaylıkları kaldırılmadan herhangi bir şekilde ayrılanların atanmalarını," olarak, İlk Defa Atama ise "Bakanlığın Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı içindeki öğretmen kadrolarına aday öğretmen olarak (özel öğretim okullarında öğretmenlikte adaylığı kaldırılanlar dahil) alınacakları" olarak tanımlanmıştır. Bu tanımlar doğrultusunda, sizin durumunuz ilk defa atamadır. Aynı zamanda da açıktan atama prosedürü çerçevesinde yapıldığı için de açıktan atamadır. Öğretmen kadrolarına ancak KPSS puan sonuçlarına göre atanabilirsiniz." Ancak, ilgili yönetmelik hükmünden kaynaklanan bu uygualama, 657 sayılı Kanunun 54, 92 ve 97'nci maddelerine ve 28.11.1991 tarihli ve E.No: 1991/3107, K.No: 1991/2241 Danıştay kararına aykırıdır. Konunun hukuki yönüne dair açıklamalarımız için tıklayın.

Vermiş olduğumuz yukarıdaki cevap mevcut mevzuat açısından doğrudur. Ancak, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Memurluktan Çekilenlerin Yeniden Atanmalarını düzenleyen 92'nci maddesinde; "İki defadan fazla olmamak üzere memurluktan kendi istekleriyle çekilenlerden veya bu Kanun hükümlerine göre çekilmiş sayılanlardan tekrar memurluğa dönmek isteyenler, ayrıldıkları sınıfta boş kadro bulunmak ve bu sınıfın niteliklerini taşımak şartıyla ayrıldıkları tarihte almakta oldukları aylık derecesine eşit bir derecenin aynı kademesine veya 71 inci madde hükümlerine uyulmak suretiyle diğer bir sınıfta eşit derecedeki kadrolara atanabilirler." hükmüne yer verilmiştir.

Bu hüküm dikkatli bir şekilde incelendiği takdirde kendi istekleriyle çekilenlerden veya bu Kanun hükümlerine göre çekilmiş sayılanlardan tekrar memurluğa dönmek isteyenler açısından aday memur veya asil memur ayrımı yapılmamıştır. Nitekim Danıştay'ın bu konuyla ilgili olarak vermiş olduğu 28.11.1991 tarihli ve E.No : 1991/3107, K.No : 1991/2241 sayılı bir kararda; Memurlardan çekilen veya çekilmiş sayılanlardan, yeniden memuriyete dönmek isteyenler arasında aday memur veya asli memur olmaları yönünden bir fark bulunmadığı belirtilmiştir.

Yine 657 sayılı Kanunun Adaylığa Kabul Edilmeyi düzenleyen 54'üncü maddesinde; "Sınavlarda başarılı olanlardan Devlet memurluğuna girmek isteyenler başarı listesindeki sıraya ve 47 nci maddeye göre ilan edilen kadro sayısı kadar, kurumlarınca memur adayı olarak atanırlar.
Aday olarak atanmış Devlet memurunun adaylık süresi bir yıldan az iki yıldan çok olamaz ve bu süre içinde aday memurun başka kurumlara nakli yapılamaz."
hükmüne yer verilmiştir.

Adaylık süresi içerisinde aday memurun başka kurumlara nakli yapılamaz hükmü çerçevesinde adaylık döneminde istifa eden memurların sadece ayrıldıkları kuruma dönmeleri diğer şartları taşımaları halinde mümkün olabilmektedir.

Diğer yandan, Çekilen ve Çekilmiş Sayılanların Yeniden Atanmalarını düzenleyen 97'nci maddesinde; "Memurlardan mali ve cezai sorumlulukları saklı kalmak üzere;
A) 94 üncü maddenin 2 nci ve 3 üncü fıkrasına uygun olarak memuriyetten çekilenler altı ay geçmeden,
B) Bu Kanuna göre çekilmiş sayılanlar ile 94 üncü maddesinin 2 nci fıkrasına uymadan görevlerinden ayrılanlar bir yıl geçmeden,
C) 95 inci maddede yazılı zorunluluklara uymayanlar 3 yıl geçmeden,
D) 96 ncı maddeye aykırı hareket edenler hiçbir surette,
Devlet memurluğuna alınamazlar."
hükmü yer almaktadır. Bu hükümde belirtilen süreler için de aday memur veya asil memur ayrımı yapılmamıştır.

Bütün bu açıklamalardan sonra "Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği"nin 4'üncü maddesinin (h) bendinde yer alan; "Aday Öğretmen: Bakanlığın, Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı içindeki öğretmen kadrolarına ilk defa atanacaklar (657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun 54 üncü maddesi kapsamındaki yükümlülükleri saklı olmak üzere özel öğretim okullarında öğretmenlikte adaylığı kaldırılanlar hariç) ile öğretmenlikte adaylıkları kaldırılmadan herhangi bir şekilde ayrılanların atanmalarını," hükmü, (j) bendinde yer alan; "İlk Defa Atama: Bakanlığın Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı içindeki öğretmen kadrolarına aday öğretmen olarak (özel öğretim okullarında öğretmenlikte adaylığı kaldırılanlar dahil) alınacakları," hükmü ile (k) bendinde yer alan; "Yeniden Atama: Bakanlık veya diğer kamu kurumlarının Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı içindeki öğretmen kadrolarında çalışmış olup adaylıklarının kaldırılmasından sonra bu görevlerinden çeşitli nedenlerle ayrılmış olanların tekrar öğretmenliğe atanmalarını," hükmünün yukarıda belirtmiş olduğumuz 657 sayılı Kanunun 54, 92 ve 97'nci maddelerine aykırı olduğunu açıkça ifade edebiliriz.

Ayrıca, bu durum diğer hizmet sınıflarındaki memurlarla Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfında görev yapan memurlar arasında bir tür eşitsizlik oluşturmaktadır. Yani stajyer öğretmen iken istifa eden bir memur sınava girmeden tekrar stajyer öğretmen olarak dönemezken başka hizmet sınıfında görev yapanlar dönebilmektedir.

Bunun için yapılması gereken, bu durumdan hakları ihlal olanların Danıştay nezdinde Yönetmeliğin ilgili maddelerinin 657 sayılı Kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle dava açmalarıdır. Davanın nasıl sonuçlanacağını bizim şimdiden söylememiz müneccimlik olur. Ancak, şunu belirtmek gerekir ki yukarıda belirtmiş olduğumuz gerekçeler çerçevesinde bu Yönetmeliğin ilgili maddelerinin iptal olabileceğinin maddi veriler açısından büyük olasılıkla mümkün olabileceği kanaatindeyiz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber