AİHM: Polisi doğrudan soruşturun
Polisler hakkındaki olaylarda 'soruşturma izni' istenilmesinin doğru uygulama olmadığına karar veren Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), soruşturmaların valilik izni şartı aranmadan doğrudan savcılar tarafından yapılması gerektiğine işaret etti.
Mesut Hasan BENLİ
20 Kasım 2008'de KESK ve DİSK, Ankara Sıhhiye Meydanı'nda ortak bir miting düzenlemişti. Arama noktasında polisle göstericiler arasında arbede çıkmıştı.
Öğretmen Aydın Tüfekçi yüzüne isabet eden bir taşla yaralanmıştı. Burnu kırılan ve 7 gün iş göremez raporu alan Tüfekçi, polislerden şikayetçi olmuştu.
Savcı, polisler hakkında soruşturma için Ankara Valiliği'nden izin istemişti. Valilik müfettişin sunduğu rapora göre ceza soruşturması açılmasına gerek olmadığına hükmetmişti. Savcılık da valiliğin kararını esas alarak takipsizlik kararı vermişti.
İç hukuk yollarının tüketilmesinden sonra AİHM'e başvuran Tüfekçi, derinlemesine bir soruşturma yapılmadan takipsizlik verildiğini savundu. Hükümet ise savunmasında, polislerin müdahale sırasında yasal çerçeve dışına çıkmadığını ileri sürdü. AİHM, yapılan başvuruyu sözleşmenin 'işkence yasağı' maddesi kapsamında ele aldı. Tüfekçi'nin yaralanmasına polislerin neden olup olmadığının kesin bir şekilde belirlenmesinin mümkün olmadığına işaret etti.AİHM, soruşturma açılma yetkisinin doğrudan savcıya ait olduğuna dikkat çekti. 22 Temmuz 2014'te tebliğ edilen kararda Tüfekçi'nin talebi olmadığı için tazminata hükmedilmediği vurgulandı.