ABD'den sınıra 'yerel güvenli bölge' modeli

Biden'ın uçağında gazetecilere brifing veren üst düzey ABD'li yetkili, Suriyeli muhaliflerin kuzeyde kendi bölgelerini temizleyip korumaları ile Türkiye sınırında 'güvenli bölge' oluşabileceğini söyledi

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 23 Kasım 2014 10:51, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
ABD'den sınıra 'yerel güvenli bölge' modeli

ABD yönetiminden üst düzey yetkililer, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'ın Air Force-2 uçağıyla Türkiye'ye gittiği sırada, uçakta bulunan gazetecilerin sorularını yanıtladı. Beyaz Saray'ın yayınladığı brifing deşifresine göre, üst düzey yetkili, Suriyeli muhaliflerin "kendi güvenli bölgelerini kuracağı" bir modeli dile getirdi.

ABD'nin Türkiye-Suriye sınırında 'güvenli bölge' oluşturulması konusundaki görüşüne yönelik bir soruyu yanıtlayan yetkili, 'Suriye'nin kuzeyinde güçlü bir muhalefetin olması halinde, söz konusu muhaliflerin işleyebilecek güvenli bölgeler kazanabileceğini' belirtti.

'Farklı bir model'

Yetkili, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ne kastettiğimi anlıyor musunuz? Bu (tampon bölge) ilan etmekten farklı bir model, uluslararası toplumun bu alanı 'güvenli bölge' ilan etmesinden farklı bir model. Söylemeye çalıştığım, eğer amaç, muhalif grupların kuzeyde kendi bölgelerini etkili şekilde temizlemeleri, buraları ellerinde tutmaları ve sonrasında da ailelerin geri dönebileceği güvenli bölgeler yaratmaları imkanını sağlamak olursa, bu, Suriye'deki çatışmalar ile Türkiye arasında bir tampon bölge yaratır. Eğit-donat misyonu da gerçekten bu amaca yararlı olur. Çünkü bu alanın elde tutulması için sahada güvenilir partnerlerinizin olması lazım." Muhaliflerin, bu amacı ABD ve diğerlerinin yardımı olmadan kendi başlarına başarıp başaramayacaklarına yönelik soru üzerine yetkili, bu noktada ABD'nin muhaliflere eğitim ve ekipman programıyla destek verdiğini hatırlattı.

'Önce IŞİD, önce Irak'

Yetkili, ayrıca Türk yetkililerle hem Irak hem Suriye'de IŞİD ile mücadele için daha fazlasının yapılması ve ılımlı Suriyeli muhaliflere daha çok destek sağlanması noktasında mutabık olduklarını kaydetti. Yetkili, Türkiye ile Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın olmadığı bir siyasi dönüşüm ihtiyacı bulunduğu konusunda da aynı fikri paylaştıklarını belirtti. Ancak, stratejilerinin "önce-IŞİD", "önce-Irak" şeklinde belirlendiğini ama bunun "sadece IŞİD, sadece Irak" anlamına da gelmediğini dile getirdi. Yetkili, Suriye'deki eğit-donat programının hızlandırılmasının zaman alacağını ifade etti. Yetkili, "Bu nedenle bir yandan eğitim ve ekipman programını artırırken, Türkler'le de daha fazla ne yapabileceğimizi konuşuyoruz" dedi.

'İhtiyaçlarımızı daha iyi anlıyoruz'

Üst düzey yetkili, "Türkiye'nin imkanlarına daha fazla erişimin niçin yararlı olabileceğinin nedenlerinden biri de, bunun IŞİD ile savaşan muhalif güçlere desteğimizi artırma kapasitemizi geliştirme olanağı sunması. Bunun bir örneğini zaten IŞİD'e karşı savaşmaya kendini adamış bir gücün olduğu Kobani'de gördünüz" dedi. Türk yetkililerle her düzeyde güçlü diyaloglarının bulunduğunu belirten yetkili, bu sayede iki tarafın birbirlerinin ihtiyaçlarını bir ay öncesine göre daha iyi anladığını kaydetti.

Iraklı düşman güçleri Türk Ordusu eğitecek

Reuters ajansına konuşan üst düzey bir Türk yetkili, Türkiye'nin yalnızca peşmergeye değil, yeni kurulacak olan merkezi hükümete bağlı bir ordu birimine de eğitim vereceğini söyledi. Yetkili, "Türkiye Kuzey Irak'ta peşmerge eğitimine başladı. Ayrıca Ulusal Muhafızlar'a da eğitim verme konusunda uzlaştık" dedi.

ABD Başkanı Barack Obama'nın desteği ile geçen eylül ayında oluşturulması gündeme gelen Ulusal Muhafızlar birliği ile, IŞİD'e karşı savaşan Şii milisler, Sünni aşiret birlikleri ve Kürt güçleri Bağdat'a bağlı tek bir komuta altında toplamak amaçlanıyor. Başbakan Haydar el-Abadi'nin IŞİD'e karşı planına dahil ettiği Ulusal Muhafızlar planı parlamento tarafından da onaylandı.

Uygulaması zor

Ulusal Muhafızlar'ın tüm Irak'ta görev yapması, yerel çatışmalara müdahale etmesi, peşmerge ve merkez ordusuna destek olması planlanıyor. Ancak aşiretler arasındaki anlaşmazlık, Şiiler ve Sünnilerin tek komutaya bağlanmak istememesi, komuta merkezinin belirsizliği gibi sebeplerden ötürü Ulusal Muhafızlar'ın oluşturulmasının oldukça güç olduğu konuşuluyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber