Işık: Türkiye'nin girişimcilik ruhunda problem yok

Işık, Türkiye'de girişimcilik ruhunun çok güçlü olduğunu belirterek, Türkiye'nin girişimcilik ruhunda problem bulunmadığını, istikrarın olduğu dönemlerde sıçramalar gerçekleştirdiğini anlattı.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 01 Mart 2015 15:25, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Işık: Türkiye'nin girişimcilik ruhunda problem yok

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "Dün, Türkiye'de kimse kimseye kurşun sıkmasın ve insanlar hakkını demokratik yollarla arasın diye son derece önemli bir adım atıldı. Daha önümüzde almamız gereken mesafeler var. Bir mayınlı tarlada yürüdüğümüzün farkındayız" dedi.

Işık, Malatyalı İşadamları Derneği'nin (MİAD) "Bilim Sanayi ve Teknolojide Türkiye'nin Geleceği ve İş Adamlarına Öneriler" konulu toplantısında konuştu.

Malatyalıların çok girişimci bir yapıya sahip olduğunu belirten Işık, Malatya'da herkesin kendi işini kurup yanında insan çalıştırma derdinde olduğunu anlattı.

Dün Türkiye'nin en önemli edebiyatçılarından Yaşar Kemal'in vefat ettiğini hatırlatan Işık, "Yaşar Kemal, kendisi Kürt kökenli ama bir Türk köyünde büyümüş ve ülkesinin dünyada saygıyla anılmasında payı olan bir insanımız. Bu ülkede artık kardeş kardeşe kurşun sıkmasın diye 40 yıl mücadele eden bir insan, tam silahların susma çağrısının yapıldığı gün hakkın rahmetine kavuştu" diye konuştu.

Işık, dün son derece tarihi bir gün yaşandığını vurgulayarak, "Türkiye'de kimse kimseye kurşun sıkmasın ve insanlar hakkını demokratik yollarla arasın" diye son derece önemli bir adım atıldığını söyledi.

Bunun, siyasi açıdan son derece riskli bir karar olduğunu vurgulayan Işık, şöyle devam etti:

"Türkiye'de artık çözülmez denen bir sorun yavaş yavaş tarihe karışacak. Daha önümüzde almamız gereken mesafeler var. Bir mayınlı tarlada yürüdüğümüzün farkındayız. Çözüm süreci başladıktan sonra Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizde son 2 yılda 1050 teşvik belgesi düzenlendi. Çözüm sürecinin adı yetti. Bu teşvik belgeleri hayata geçtiğinde yaklaşık 12 milyar TL'lik yatırım ve 50 bini aşkın istihdam oluşacak. Sadece 2 yılda organize sanayi bölgeleri'mizde istihdam 144 binden 165 bine çıktı. Bölgede 23 tane yeni organize sanayi bölgesinin kurulmasıyla ilgili çalışmalarımız sürüyor. Çözüm süreci faaliyete geçinde, bölgemiz ve ülkemiz neler kazanacak? Terörle mücadele için bütün harcamalar üretime, istihdama, yatırım ve kalkınmaya harcanacak. Bu, ülkemize inanılmaz bir dinamizm kazandıracak. Ülkemiz üzerinde hesap yapanların en önemli kozlarından biri ellerinden alınmış olacak. Zor bir süreci yürütüyoruz. Önümüzde güllük gülistanlık bir tablonun olmadığı bilinciyle ama karalılıkla yolumuza devam ediyoruz."

"Türkiye'nin girişimcilik ruhunda problem yok"

Fikri Işık, bir ülkede sürdürülebilir kalkınma için olmazsa olmazın girişim, istikrarlı bir yönetim ve devletin teşvik ve tavrı olduğunun altını çizerek, girişimci insan ruhunun olmadığı hiçbir ülkenin kalkınamayacağını söyledi.

Işık, Türkiye'de girişimcilik ruhunun çok güçlü olduğunu belirterek, Türkiye'nin girişimcilik ruhunda problem bulunmadığını, istikrarın olduğu dönemlerde sıçramalar gerçekleştirdiğini anlattı.

Türkiye ile ilgili son dönemde ortak kanaatin "Türkiye'nin çok büyük bir ekonomik başarıya imza attığı" yönünde olduğunu dile getiren Işık, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin 36 milyar dolarlık ihracatı bugün 158,2 milyar dolara çıktı. 233 milyar dolarlık GSYH, 820 milyar dolar seviyesine geldi. Ar-Ge için yapılan harcama 0,48'den 0,95'e çıktı. Türkiye'nin potansiyelini dikkate aldığımızda bunları yeterli görmek mümkün değil. Türkiye'nin çok daha büyük başarılara imza atması işten bile değil. Türkiye 2023'e kadar başarılarına başarı ekleyecek. 2023 hedeflerimizi gerçekleştirmek için gece gündüz çalışıyoruz. Burada özellikle üretimde 3 temel önceliğimiz var. Bunlar, yerli, yenilikçi ve yeşil üretimdir. Girişimci insan yapısı, yeterli insan kaynağı ve istikrarlı bir yönetim varsa, üreticinin yanında olan bir devlet ve bunu uygulamalarıyla ortaya koyan bir yönetim anlayışı ihtiyacı ortaya çıkıyor."

"Yüksek teknolojili ürünler, 5. bölge teşvikinden yararlanacak"

Bakan Işık, bütün politikalarını Türkiye'nin ölçek bazında ne üretebiliyorsa yerli üretmesi için şekillendirdiklerini belirterek, üretimin artık gelenekselden yenilikçiye kayması ve artık yeşil üretim olması gerektiğini vurguladı.

Yerli, yenilikçi ve yeşil üretimle ilgili son derece önemli adımları attıklarını aktaran Işık, "Tüm destek mekanizmalarımızı bu hedefleri gerçekleştirmek üzere yeniden düzenliyoruz. TÜBİTAK'tan destek alıyoruz, yerli kömürün yakılması bizim için son derece önemli. Yerli kömürü siz yüksek ve çevre dostu teknolojiyle yakarsanız döviz yurt içinde kalır. Bunun için teknoloji lazım" değerlendirmesini yaptı.

Bütün destek mekanizmalarını yerli, yenilikçi ve yeşil üretimin Türkiye'de gelişmesi için kullandıklarını belirten Işık, şu anda bakanlıklarına bağlı 1,5 milyar TL'lik destek paketi olduğunu söyledi.

Işık, artık Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı (TEYDEB) başvurularını kolaylaştıracakları bilgisini vererek, formaliteleri azaltarak, proje formatında basit anlaşılabilir ve kolaylıkla müracaat edilebilir bir formatı hayata geçireceklerini aktardı.

Bu destek mekanizmaları sayesinde Türkiye'nin belirli teknolojilerde dünyayla yarışır hale geldiğini ifade eden Işık, özellikle savunma sanayinde Türkiye'nin artık küresel oyunculardan biri olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini söyledi.

Işık, tamamen yerli mühendislerle TÜBİTAK ile geliştirilen SOM füzesinin, şu anda F 35 uçaklarına takılan ABD dışındaki ilk silah olacağını belirterek, şöyle devam etti:

"Artık bu ülke kendi topunu, tüfeğini, tankını, helikopterini, gemisini kendi üretiyor. Bütün gemilerinin de görev bilgisayarlarını değiştirip, güvenlik kodlarını sadece kendi askerinin bildiği bir savunma sanayine kavuştu. İnşallah 2019 yılında kendi haberleşme uydumuzu üretmiş olacağız. 2023 yılında da kendi savaş uçağını üreten birkaç ülkeden biri olacağız. Siz yapın biz devlet olarak arkanızdayız. Ar-Ge'de daha ağırlıklı rol alıyoruz ama üretimde özel sektörün önünü açıyoruz. Bütün teşviklerimizi yerli yenilikçi ve yeşil üretim noktasında gözden geçiriyoruz. Artık yüksek teknolojili ürünler, Türkiye'nin neresinde üretilirse üretilsin, 5. bölge teşvikinden yaralanacak. Kararname yakında yürürlüğe girecek. Türkiye teknolojiyle dünyada rekabet edecek. Tekstilde de katma değeri yüksek ürünler üreteceğiz. Eğer nano teknolojiyle kumaş üretirseniz, satış fiyatınız çok daha yüksek olur. Teşviklerimizi bu noktada gözden geçirdik."

"Tasarım ofislerini de Ar-Ge merkezi gibi destekleyeceğiz"

Bakan Işık, kamu alımlarını yerli, yenilikçi ve yeşil üretim için bir kaldıraç olarak kullandıklarını ifade ederek, bazı mevzuat değişikliklerine ilişkin bilgiler verdi.

Işık, artık Türkiye'de orta yüksek ve yüksek teknolojili bir üründe, bir yerli ve bir yabancı firma ihaleye girdiğinde, yerli firmanın fiyatı yüzde 15 dahi pahalı olsa kamunun bunu almak zorunda olduğunu söyledi.

Türkiye gibi bir ülkede kamu alımlarının son derece önemli olduğunu vurgulayan Işık, şunları kaydetti:

"Kamu ihalesine girmek için iş bitirme belgesi gerekiyor. Biz, 'eğer bir ürün teknolojik ürünse, biz Bakanlık olarak bu ürün teknolojik üründür belgesini vereceğiz ve o ürün iş bitirme belgesi yerine geçecek' dedik. Bu da devreye girdi. Ayrıca, artık 10 milyon doların üzerinde ürün ithal edeceksek, ithal ettiğimiz firma bunun belli bir oranını Türkiye'den temin etmek zorunda. Bu da yürürlüğe girdi. Artık eşdeğer parça uygulamasına geçeceğiz. TSE 'bu eşdeğer parçadır' belgesini verdiği anda o parça artık orijinal parça olarak sayılacak. Yan sanayi ile orijinal parça arasındaki fiyat farkını makul seviyeye çekeceğiz. Ayrıca sigorta maliyetleri aşağı inecek. Yerli otomotiv yan sanayi bundan kazançlı çıkacak. Ayrıca, Ar-Ge merkezi müracaatımız arttı, inşallah 200'ü bulacağız. 2013'te Türkiye 650 milyon dolar sadece bilgi ihraç etti. Bunu 1 milyar doların üzerine çıkarmak. Yakında tasarım ofislerini de Ar-Ge merkezi gibi destekleyeceğiz. Burada düşündüğümüz sayı da 10. Tasarım şirketlerinden destek alanlara da vergi kolaylığı getireceğiz."

İstanbul Valisi Vasip Şahin ise Malatya'nın ülkesine, bayrağına sevdalı, devletine ve değerlerine bağlı şekilde onları sahiplendiğini vurguladı.

Şahin, Malatya'nın sadece Türkiye'ye değil, insanlığa medeniyet projesi olarak sunulabilecek bir şehir olduğunu belirterek, "Malatya, farklı dinlerin bir arada barış içinde yaşayabildiği bir ortam. Burayı bence bilim adamları ve sosyologlar çok yakından incelemeli" diye konuştu.

MİAD Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Akdaş ise çözüm süreciyle Türkiye'nin önünün açılması düşüncesinin herkesi rahatlattığını dile getirerek, "Türkiye eğer başarıyı elde etmek istiyorsa, sürdürülebilir büyümesini de sağlamalıdır" dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber