Öğretmenler, 'eğitim-öğretim yılına hazırlık' ödeneğini az buldu

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 07 Ağustos 2006 11:46, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Öğretmenler, eğitim gider harcaması olarak verilmekte olan bu yılki 'eğitim-öğretim yılına hazırlık' ödeneğini az buldu. Geçen yıl 400 YTL olarak verilen ödenek, 2006 yılı Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinde yüzde 6.5 oranında artırılarak 425 YTL'ye yükseltildi.

Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan Avcı, eğitim-öğretim ödeneğinin her yıl Ağustos ayında belirlendiğinin altını çizerek, açıklanan 425 YTL'lik ödeneği az bulduklarını kaydetti. Avcı, "Öncelikle şunu söylemeliyim ki, sadaka kabilinden verilen bu para oldukça yetersizdir. Öğretmenin bu parayla yeni bir eğitim yılına hazırlanabilmesi, ihtiyaçlarını tamamlayabilmesi mümkün değildir. Yeni bir eğitim öğretim yılının heyecanını yaşamaya başlayan öğretmenlerimizin morali bu kötü haberle şimdiden bozulmuştur" dedi.

Öğretmenler adına Bakan Çelik'e seslenen Avcı, "Sayın bakan bilmelidir ki 425 YTL hiçbir sorunun çözümüne yardımcı olmaz" diyerek, öğretmenlerin ekonomik sorunlarının daha kalıcı çözüme ulaştırılması gerektiğini belirtti. "Kamudaki işçiler ve memurlar arasında en düşük ücreti alan eğitimciler. 760 YTL maaş reva görülen öğretmenlerimiz, yaptıkları işin karşılığını maalesef alamamaktadırlar. Yani, öğretmenlerimizin hakkı verilmemektedir" diyen Avcı, ödenek konusunda uygulama yanlışlığı olduğunu öne sürdü.

"Eğitim-öğretim" ödeneğinin sadece öğretmenlere değil tüm eğitim çalışanları dahil üniversitelerin akademik ve idari personeline, YÖK, Yurt-Kur ve ÖSYM çalışanlarına da verilmesi gerektiğini söyleyen Avcı, her yıl ek ödenek konusunda yaşanan tartışmaların yanı sıra eğitim-öğretim ödeneğinin yılda iki kez 500'er YTL olarak verilmesini önerdi. Avcı, eğitimin bir bütün olduğuna dikkat çekerek, "Okullarımızda kimsenin üvey evlat muamelesi görmesini istemiyoruz. Eğitim hizmetlerinin halka sunumunda büyük katkı ve emekleri geçen hizmetli, şoför, bekçi, hademe, teknisyen, memur v.b. kadrolardaki eğitim çalışanları kendilerini 'üvey evlat' olarak görmektedir. Memur arkadaşlarımız da eğitim kurumlarında hizmet veriyor. Zaten yılda bir ve devede kulak gibi ödenen bu paradan, okullarda görevli bütün personelin yararlanması gerekiyor. Çünkü, eğitim bir bütündür. Eğitim çalışanlarının bir kısmını kenara çekerek ayrı tutamazsınız" şeklinde konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber