'Terör örgütü ve paralel yapı arasında illiyet bağı var'

Sadık Yakut, "Dikkat ederseniz bugünkü birlikteliğe baktığınız zaman Türkiye'de Kürt hareketi ve onun başlangıcı olan terör örgütüyle bugünkü 'paralel yapı' arasında geçmişten bu tarafa bir illiyet bağının olduğu son günlerdeki hadiselerden ortaya çıkmakta" dedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 21 Nisan 2015 21:49, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Terör örgütü ve paralel yapı arasında illiyet bağı var'

TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, 1915 olaylarına yönelik iddiaların siyasilerin değil tarihçilerin işi olduğunu belirterek, arşivleri açmaya hazır olduklarını ancak Ermenistan'ın buna yanaşmadığını söyledi.

İtalya'nın, Avrupa Birliği'nde önceki dönem başkanı olması sebebiyle Temsilciler Meclisi'nde ev sahipliği yaptığı 28 üye ülke ile 4 aday ülkenin katıldığı AB Parlamento Başkanları Konferansı'nda Türkiye'yi temsil eden Yakut, AA ve TRT'ye açıklamalarda bulundu.

Konferans çerçevesinde yapılan oturumlara katıldıklarını belirten Yakut, "(Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin) Schulz'ün bulunduğu toplantıda 1915 olaylarına ilişikin TBMM'nin görüşlerini net şekilde ifade ettik" dedi.

1915 olaylarının başlangıcının aslında 1914'te Osmanlı İmparatorluğu'nun Birinci Dünya Savaşı'na girmesini takiben Osmanlı tebaasında bulunan Ermeniler'in Rusya'nın toprak vaadine kapılarak, Van, Bitlis ve Erzurum'da Müslüman halkı kılıçtan geçirdiğini anlatan Sadık Yakut, "Bu kadar hadiseden sonra Ermeni vatandaşlarımızın tehcir edilmesi gündeme geldi. Bu sırada zaman zaman hem halk tarafından hem de görevini kötüye kullananlar tarafından çatışmaların olduğu bir gerçek. Ancak arşivlerimizde şu kesinlikle kayıtlı ki; o zaman görevini kötüye kullananlar veya ihmal eden görevliler hakkında soruşturma yapılıp, gerek asker olsun gerekse diğer görevliler olsun bunların da cezalandırıldığı arşivde çok net bir şekilde belli. Vatandaşlarımız arasında karşılıklı çatışma olduğunu biliyoruz" diye konuştu.

"1915 iddiaları siyasi bir konuya polemik yapılmaması gerekir. Tarihçilerin karar vermesi lazım" diyen Yakut, sözlerine şöyle devam etti:

"Bizim geçmişte, tarihte, Osmanlı döneminde kendimizi aşağıda göreceğimiz veya suçlayacağımız hiçbir noktanın olmadığını, arşivlerimizi açmaya hazır olduğumuzu ancak, muhataplarımızın bunu hiçbir zaman kabul etmediğini dünyaya ilan ettik. Aslında toplantıda hem AP'nin kararını hem de Papa'nın kararını tasvip etmediğimizi, reddettiğimizi de söyledik. Yapılması gereken şu: Arşivlerin açılması lazım, buna tarihçilerin karar vermesi lazım. Parlamentolar ve siyasilerin karar vereceği bir konu olmadığından özellikle bahsettik."

TBMM Başkanvekili Yakut, Türkiye'nin bu konularda son derece rahat olduğunu dile getirerek, "Geçmişte 3 kıtada bir imparatorluk 650 yıl hüküm sürmüş, vatandaşları arasında etnik yapı, dini farklılığı gözetmeksizin bugünkü modern dünyanın ulaşmak istediği belki ileri demokrasi noktasına bizim Osmanlı döneminde geldiğimizi artık herkesin bilmesi gerekir" dedi.

-"Terör örgütü ve paralel yapı arasında illiyet bağı var"

Soykırım diye iddia edilen 1915 olaylarının ne zaman gündeme gelmeye başladığını soran Yakut, "Bu, bugün ya da 10 yıl önce de başlamadı. Türkiye'de 1915'ten beri süregelen bu hadiseler, özellikle 12 Eylül'den önceki, sağ-sol kurgusu, daha sonra Türkiye'de yapılmak istenen Alevi-Sünni çatışmasıyla; Türkiye'nin zayıflatılıp, yalnızlaştırılmak suretiyle tam en zayıf anında bu konuyu kabul ettirme düşüncesiyle zaman içerisinde belli program dahilinde gündeme getirdiler" ifadelerini kullandı.

PKK terör örgütünün ve bugün "paralel yapı" denilen cemaat yapısının, 12 Eylül 1980'de sonlandırılan sağ ve solun yerine canlandırıldığını savunan Sadık Yakut, "Dikkat ederseniz bugünkü birlikteliğe baktığınız zaman Türkiye'de Kürt hareketi ve onun başlangıcı olan terör örgütüyle bugünkü 'paralel yapı' arasında geçmişten bu tarafa bir illiyet bağının olduğu son günlerdeki hadiselerden ortaya çıkmakta" şeklinde konuştu.

-"Paralel yapının tahriklerinin olduğunu çok net görmekteyiz"

"AP'nin kararına karşın TBMM'de grubu bulunan 3 siyasi partinin birlikte bildiri imzalayıp karşı tavır koymalarına rağmen terör örgütünün siyasi temsilcisi buna imza atmadı" diyen Yakut, şunları kaydetti:

"Diğer taraftan son zamanlarda özellikle Papa'nın beyanından, AP'nin aldığı karar ve Almanya'nın alacağı kararlara ilişkin derin bir araştırma yapıldığı takdirde bunların arkasında da 'paralel yapının' tahriklerinin olduğunu çok net görmekteyiz. Çünkü paralel yapı henüz Türkiye'de gündeme gelmedi ama bu zaman içerisinde çalışmalarda ortaya çıkacak. 12 Eylül'den sonraki daha önce Türkiye'de yapılanmış olan gladyonun kendisi olduğu düşüncesindeyim. Bu bir NATO yapılandırması. 12 Eylül sonrası sağ-sol kurgusu yerine devam eden bu yapı, yine bir üst akıl tarafından kurgulanmış, o günden bu tarafa faaliyetlerine devam etti. Bir sene öncesine kadar çalışmalarına rahat bir şekilde devam ettiler. Ancak, geçmişte başka türlü yapılan hükümet devirmelerinin, bugün yargı ve emniyet vasıtasıyla yapılmak istenmesiyle çok net şekilde ortaya çıktı."

-"Ermenistan'ın çekindiği bir durum var"

Türkiye'nin geçmişten utanacağı bir durumun olmadığını vurgulayan Yakut, bunu tüm girişimleriyle dünyaya haykırdıklarını ver haykırmaya devam edeceklerini belirtti.

TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, Ermenistan ile yapılan protokollerin amacının ilişkileri normalleştirmek olduğunu ancak Ermeni tarafının bunu kendi Anayasa Mahkemesi'ne götürdüğünü anımsatarak, "Biz eğer saklayacağımız, gizleyeceğimiz veya utanacağımız bir şey olsa bu protokole imza atmamız sözkonusu olmazdı. Kaldı ki bu protokolü kendi meclislerinde imzalamayan Ermenistan tarafı. Anayasa mahkemesine götüren onlar. Demek ki hesap veremeyecekleri, aydınlatamayacakları bir konu var ve bu nedenle bugün bizim bulunduğumuz noktada değiller" dedi.

Türkiye'nin 'arşivler açılsın' çağrısını yineleyen ve bu hususta TBMM'nin arşivlerinin de açık olduğunun altını çizen Yakut, sözlerini şöyle tamamladı:

"Dolayısıyla bizim millet, hükümet, devlet olarak alnımız açık, ak, geçmişimizde hesap veremeyeceğimiz hiçbir karanlık noktamız yok. Biraz önce bahsettiğim hadiseler arşivlerimizde kayıtlı. Bu konuyla ilgili TBMM arşivlerinde gizli kalan bir şey yok. Kaldı ki bu konuyla ilgili daha önce Kültür Bakanlığı'na bazı evrakları da gönderdik. Diğer taraftan, eğer bunu siyasi polemik haline getireceklerse burada mahçup olacaklarını söylüyorum. İnşallah, bu süreci hayırlı şekilde atlatacağız."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber