Çocuklar okuma yazma gibi kod yazmayı öğrenmeli

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Başaran-Symes: "Çocukların okuma yazma öğrenir gibi kod yazmayı, programlamayı öğrenmesi, dijitalleşen dünyaya en iyi şekilde hazırlanmaları için kritik önem taşıyor"

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 29 Mayıs 2015 17:05, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Çocuklar okuma yazma gibi kod yazmayı öğrenmeli

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Cansen Başaran-Symes, hem eğitimin niteliğini yükseltmek hem de Türkiye'yi küresel rekabette üst sıralara taşımak için eğitimde erken yaşlardan başlayarak bilime, teknolojiye, inovasyona ve fen, teknoloji, mühendislik, matematik (STEM) konusuna daha fazla yatırım yapmaktan başka çıkar yol bulunmadığını belirtti.

Bahçeşehir Üniversitesi (BAU), Georgia State Üniversitesi (GSU) ve TÜSİAD iş birliğiyle düzenlenen "Eğitimde Yeni Trendler Uluslararası Konferansı"nda fen, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) temelli iş gücü ihtiyacına yönelik eğitim anlayışı, müfredat değişiklikleri, okul öncesi eğitim ve öğretmen eğitimleri konuları ele alındı.

Cansen Başaran-Symes, konferansın açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye ekonomisinin dünya ile entegrasyonu, sürdürülebilir büyümesi ve kalkınması için itici gücün iyi eğitimli insan gücü olduğunu kaydetti.

Bilgi temelli ekonomide bilgiyi üretecek ve kullanacak bireylerin gerekli becerilere sahip olmasının büyük önem taşıdığını vurgulayan Başaran-Symes, bu becerilerin başında ise STEM'in geldiğine dikkati çekti.

Türkiye'nin Dünya Ekonomik Forumu'nun Küresel Rekabetçilik Endeksi'nde 144 ülke içinde 45'inci, Beşeri Sermaye raporunda ise 124 ülke arasında 68'inci sırada yer aldığını aktaran Başaran-Symes, "Hem eğitimin niteliğini yükseltmek hem de ülkemizi küresel rekabette üst sıralara taşımak için aslında çare belli. Eğitimde erken yaşlardan başlayarak bilime, teknolojiye ve inovasyona, STEM konusuna daha fazla yatırım yapmaktan başka çıkar yolumuz yok" dedi.

Birçok ülkede hem kamunun hem de özel sektör ve sivil inisiyatiflerin STEM konusuna artan ilgisi ve yatırımının dikkati çektiğini anlatan Başaran-Symes, STEM eğitimi konusunda Türkiye'de de somut hedeflerin kamu tarafından ortaya konması ve tüm paydaşlarca bir seferberlik anlayışıyla sahiplenilmesiyle eğitimde önemli bir fark yaratılacağını dile getirdi.

- "Çocuklar okuma yazma öğrenir gibi kod yazmayı öğrenmeli"

Cansen Başaran-Symes, bilgi teknolojilerinin, hem başlı başına bir sektör olarak hem de geleneksel sektörlerde yarattığı etkiyle ekonomiyi dönüştürdüğüne işaret etti.

Teknolojinin artan rolünün kaçınılmaz olarak eğitime de yansıdığını belirten Başaran-Symes, "Artık çocukların sadece oyun oynaması değil oynadıkları oyunları kodlamayı öğrenmeleri gerekiyor. İngiltere'de, 5 yaşından itibaren, yenilenmiş bir bilgisayar programlama dersi zorunlu ders olarak müfredata kazandırılmış durumda. Türkiye'de de bilişim teknolojileri ve yazılım dersi ortaokul müfredatında mevcut. Günümüzde çocukların okuma yazma öğrenir gibi kod yazmayı, programlamayı öğrenmesi, dijitalleşen dünyaya en iyi şekilde hazırlanmaları için kritik önem taşıyor" değerlendirmesinde bulundu.

Öğretmenlerin ve öğretim üyelerinin misyonunun ve onları destekleyecek ulusal eğitim politikalarının varlığının hayati derecede önem taşıdığına değinen Başaran-Symes, şunları kaydetti:

"Hepimizin artık çok iyi bildiği Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) sonuçlarını, fen ve matematikte bizleri üzen skorları tekrarlamayacağım. PISA'da başarısız olan ülkelerin daha sonra yaptığı iyi örneklerden yola çıkarak, biz de yaşadığımız PISA şokunu STEM alanında bir eğitim reformu yaparak iyileştirebiliriz.

Bir diğer uluslararası araştırma olan Uluslararası Matematik ve Fen Eğilimleri Araştırması'na (TIMSS) baktığımızda, öğrencilerimizin matematik öğrenme motivasyonunda birinci, fen öğrenme motivasyonunda da ikinci sırada olduğunu görüyoruz. Gençlerimizin fen-matematik öğrenme motivasyonunu başarıya dönüştürebilmeliyiz."

- "Eğitim sistemimize 'veriye dayalı reform yapma' alışkanlığını kazandırmalıyız"

TÜSİAD olarak PISA verileri üzerine yayınladıkları "Türkiye için Veriye Dayalı Eğitim Reformu Önerileri" raporunda, reform yapma yönteminin önemine vurgu yaptıklarını anımsatan Başaran-Symes, eğitim sistemlerini verilere dayanarak güncelleyen ve reform süreçlerine geniş toplumsal kesimleri katan ülkelerin rekabet üstünlüğünü çok daha rahat yakaladığını, Türkiye'nin eğitim sistemine de "veriye dayalı reform yapma" alışkanlığını kazandırmak gerektiğini ifade etti.

Başaran-Symes, "Eğitim dünyası, politika yapıcılar ve iş dünyası olarak, hep birlikte STEM eğitimini iyileştirecek adımları atabilir; bilim insanlarını, mühendisleri ve matematikçileri ülkemizde yükselen değer konumuna getirebiliriz. Güçlü bir STEM eğitimiyle yaratıcı, yenilikçi, analitik ve eleştirel düşünen, problem çözme becerileri yüksek, kısaca 21. yüzyıl becerilerine sahip bireyleri yetiştirebiliriz" ifadelerini kullandı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber