GTÜ Rektörü: Projede öncüyüz

Gebze gerek coğrafi yapısı ve gerekse stratejik konumu ve sanayisi itibariyle Türkiye'nin can damarı sayılabilecek bir büyük ilçemizdir. Gebze Teknik Üniversitesi (GTÜ) ise Gebze'ye ayrı bir hayat veriyor. GTÜ Rektörü Prof.Dr.Haluk Görgün, genç, dinamik, çalışkan, sempatik, uyumlu ve kendi alanında da iddialı profil çiziyor. Rektör seçileli bir altı ay olmasını rağmen önemli atılımlar yapmış. Rektör Görgün ile üniversitenin güzel ve şirin yerleşkesinde görüştük. Sizleri mülakatla baş başa bırakırken katkısından dolayı rektör danışmanı Doç. Dr. Abdurrahman Akyol'a teşekkür ediyorum.

Rektör olarak üniversiteyi nereden nereye getirdiniz?

Göreve geleli henüz 6 ay olmasına rağmen, göreve gelir gelmez ekibimle birlikte yoğun bir tempo ile çalışmaya başladım. İlk hedefimiz Üniversitenin kendi içerisinde gizli olan enerjiyi açığa çıkartıp kabuğunu kırmasını sağlamak gerek bilimsel anlamda gerek sosyal anlamda şehirle ve ülkemizle kucaklaşmayı sağlamak oldu. Bu hedefle TÜBİTAK, TSE gibi kurumlarla ve Şişecam, Albaraka Türk, Kuveyt Türk gibi özel sektör kuruluşlarıyla ikili anlaşmalar yaparak hem üniversitemizin imkanlarını çevremizle paylaşmış hem de bu önemli kurumlara üniversite olarak birikimimizi aktarma imkanına kavuştuk. Oluşturduğumuz mastır planla yerleşkemizi cazibe merkezi haline getirebilmek için ilk adımlarımızı attık ve üniversitemiz içinde bulunan tren istasyonunun adını Gebze Teknik Üniversitesi Fatih İstasyonu olarak değiştirilmesini sağladık. Üniversitemizi tanıtma adına ve yapılan etkinlik ve projeleri bilgilendirme amacıyla Teknovasyon isimli dergimiz yayın hayatına başladı. Sürekli Eğitim Merkezimizde 150 yeni program açarak tanıtımlarına başladık. Atama, yükseltme ve değerlendirme kurulunu (AYDEK) oluşturduk.

Kısa zamanda pek çok işler yapmışsınız tebrik ederim.

Yolumuz uzun ve işimiz çok. O nedenle hızlı hareket etmek zorundayız. Sosyal yaşam ayrıcalıkları altında eğitim, sağlık, alışveriş, konut vb alanlarda avantaj ve indirim sağlanan kurumsal anlaşmalar yaparak personelimizin hizmetine sunduk. Yine sosyal anlamda her öğrencinin ücretsiz olarak yararlanabileceği gençlere özel sezon kıyafetleri dağıtıldığı GTÜ-Genç Butik açtık.

Ayrıca Üniversitemiz içine rekreasyon alanları ve bisiklet yolları oluşturmak için Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ile projeler ürettik. Aynı zamanda üniversitemiz ve bölgenin ihtiyacını karşılayabilecek bir Kongre merkezi projelendirdik. Yakın bir gelecekte, gölet yapılması, yeni kafetaryaların yapılması gibi diğer devam eden çok sayıda projelerle birlikte büyük bir yerleşkemiz öğrencilerimizin tüm ihtiyaçlarını karşılayabileceği küçük bir şehir havasına bürünecek. Bu noktada var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz.

Üniversiteniz Türkiye için ne ifade ediyor ve Türk bilimine kattıkları nelerdir?

GTÜ'yü, sanayinin Türkiye'deki ve Avrasya'daki kalbi olan Gebze'de, çevresi ile bütünleşerek Türkiye'yi üretimde orta-yüksek ve yüksek teknolojiye dönüştüren, bilgi ihracatı ve bilgi değerini çoğaltıcı bir üniversite olarak konumlandıran bir merkez olarak görüyoruz. Üniversitemizin bu anlamada yapacağı katkıyı sadece Gebze ile değil Türkiye ve Türkiye'nin ötesinde üretim alanındaki çok büyük bir coğrafyaya dönük düşünmek gerekir. Üniversite, sadece öğrencisine değil, sosyal çevresine de tüm bu hedefleri çoğaltan, aktaran bir merkez olmak durumundadır. Bu anlamda gerek akademisyenlerimizi gerek üniversitemizdeki girişimci adayı gençlerimizi desteklemekten mutluluk duyuyoruz. Geçtiğimiz ay Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) tarafından her yıl geleneksel olarak verilen ve ülkemizin en prestijli ödüllerinden sayılan 'Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı Ödülünü üniversitemiz öğretim üyelerinden Doç. Dr. Nuri Öztürk (Moleküler Biyoloji ve Genetik), Yrd. Doç. Dr. Fabienne Dumoulin (Kimya Bölümü) ve Yrd. Doç. Dr. Tunahan Çakır (Biyomühendislik Bölümü) almaya hak kazandı.

Projeleriniz nelerdir?

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından sağlanan Teknogirişim Sermayesi Desteği, 2015 yılı 1. Çağrı döneminde, üniversitemizden yapılan 30 projenin 13'ü desteklenmeye layık görüldü. Bu anlamda Türkiye'de ilk sıralarda yer almayı başardık. TÜBİTAK 1001 Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı kapsamında öğretim üyesi başına düşen kabul edilen proje sayısında Sabancı Üniversitesi ile beraber ilk sırada yer aldık. Her sene öğretim üyesi başına yazılan bilimsel makale sıralamasında ilk 3'te yer almayı başarıyoruz. Üniversitemiz bünyesinde yürütülen DPT, TÜBİTAK gibi büyük bütçeli projelerle insansız hava aracı, elektrikli otomobil gibi çağın gerekliliğini yansıtan önemli konularda çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

İstanbul'dan gelenler ulaşımı nasıl sağlıyorlar?

Öğrencilerimiz İstanbul yönünden ulaşımlarını halihazırda yerleşkemize kadar gelen İETT otobüsleri ile sağlıyorlar. Yurtta da yerleşkemize kadar gelen oldukça sık sefer saatleri olan servisler ve halk otobüsleri var. Bu noktada üniversitemize ulaşımı kolaylaştıracak en önemli proje Marmaray Projesi. Önümüzdeki sene projenin hizmete alınmasıyla Gebze'den Halkalı'ya kadar ulaşacak tren hattının iki istasyonu yerleşkemiz içerisinde olacak. Böylelikle öğrencilerimizin ulaşımı daha konforlu, daha hızlı ve daha emniyetli olacak.

Siz üniversitenizi nasıl tanımlıyorsunuz, üniversiteniz nerede duruyor ve hangi alanda iddialısınız?

Üniversitemiz Gebze gibi sanayinin kalbi bir noktada, Avrupa ile Asya'yı birleştiren son derece önemli ve kilit bir noktaya konumlanmış durumda. Burası öyle bir nokta ki İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Bursa, Yalova gibi pek çok şehre 1 saat mesafede ve yaklaşık 20 milyonluk bir nüfusun merkezi. Etrafımızdaki 18 Organize Sanayi Bölgesi'nin ihtiyaçlarını karşılamak ve ulusal kalkınmamıza değer sağlamak ilk hedefimizdir. Üniversitemizde yer alan bölümler de coğrafyamızın ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde seçilmiştir. Bu anlamda özellikle mühendislik, bilişim ile moleküler biyoloji ve genetik alanında üniversitemizin yapmış olduğu çalışmalarla, akademik kadromuzla ve mezunlarımızla son derece iddialıyız. Enerji alanında yaptığımız yakıt pili çalışmalarımız, insansız hava araçları üzerine olan projelerimiz, Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü'müz bünyesinde sürdürülen biyolojik saat, uyku sorunu ve özellikle çağın en kötü hastalığı kanser üzerine yapılan araştırmalarımız ile adımızdan sıkça söz ettiriyoruz. Ayrıca Nanoteknoloji ve Nanomagnetizma alanlarında Avrupa'nın iddialı laboratuvarlarına ve kadrosuna sahibiz.

Üniversitenizin yakın ve uzak hedef olarak Türk bilimindeki vizyonunu ve yerini nerede görmek istiyorsunuz?

Ar-Ge ve proje alt yapısıyla en iddialı üniversite olmak üzerine çalışıyoruz. Bölgemize katma değer sağlamak öncelikli ve temel amacımız. Çevremizde bulunan TÜBİTAK, TSE, Bilişim Vadisi, Marmara Teknokent, Teknokent İstanbul gibi kurumlar ile güç birliği yaparak Ar-Ge ve inovasyona büyük yatırım yapmayı planlıyoruz. GTÜ olarak vizyonumuz üstte sıralanan kurumlar ile birlikte Gebze ve bölgesinin Türkiye'nin inovasyon olması için gayret gösteriyoruz.

Yükseköğretim kurumlarında görmek istediğiniz öğrenci profili sizce nasıl olmalıdır?

Üniversite öğrencisi ezberci olmamalı, sorgulayan ve analitik düşünen birer birey olarak yetişmelidir. Girişimcilik ruhunu öğrenciye aşılayabilmek gerekir. Bu anlamda üniversitelere büyük sorumluluk düşmektedir. Eğitim sürecinde öğrencilerdeki cesareti girişime, merak duygusunu araştırmaya yenilikçiliğe dönüştürmekte biz kendimizi sorumlu görüyoruz ve eğitim planımızı bu kavramlar üzerine inşa ediyoruz.

Türkiye'deki üniversitelerin bilim, teknik ve üretimi katkı bakımından dünya üniversiteleri ile rekabet edebilecek düzeye gelmeleri için neler yapılmalıdır?

Üniversitemizin de yüzde 30 ortağı olduğu Bilişim Vadisi'nin temellerini geçtiğimiz ay attık. 3 milyon metrekarelik bir alana yayılacak alanda bilgi teknolojiye, teknoloji de ürüne dönüşecek. Akademisyenler, sanayiciler ve girişimciler bir çatı altında toplanacak.

Türkiye'de bilimsel makale sıralamasında ilk 3'teyiz

Öğrenciler neden üniversitenizi tercih etsinler?

GTÜ; mühendislik, mimarlık, temel bilimler ve işletme alanlarında programlar sunan araştırma odaklı bir devlet üniversitesidir. Gebze Teknik Üniversitesi'nin amacı, öncelikle bölgemizde mevcut 18 Organize Sanayi Bölgesi (OSB) ve 35 Ar-Ge Biriminin ihtiyaçlarını karşılamak ve ülkemizin ulusal kalkınmasına katma değer sağlamaktır. Sahip olduğu modern laboratuvarları, araştırma olanakları, üst düzeyde akademik personeli (yüzde 65 oranında yurtdışı doktoralı) ile ulusal endüstrinin teknik sorunlarına çözüm arayarak yeni teknolojiler geliştirmeyi temel amacı olarak kabul etmiştir. İyi yetişmiş ve alanında uzman araştırmacı kadrosuyla bünyesindeki öğrencilere eğitim hayatları boyunca çeşitli yenilikçi projelerle deneyim kazandırma fırsatı sağlamaktadır. Yoğunlaştırılmış programları ve köklü akademik geleneği sayesinde öğrencilerinin etik değerlerin, sosyal sorumluluğun bilincinde ve özgüvene sahip girişimciler olmasını hedeflemektedir. Öğretim üyesi başına 4 öğrenci düşmesi öğrencilerin öğretim üyeleriyle daha yakın çalışma fırsatı yakalamasını sağlamaktadır. Öğrenci etkinliklerinin ve kulüp faaliyetlerinin desteklendiği bir yönetim anlayışı bulunmakla birlikte uluslararası bir kampüs olma gayreti ayrıcalıkları ile ön plana çıkmaktadır.

Üniversiteniz neden dünyadaki 500 üniversite arasında yok?

Bu sıralamalarda öğretim üyesi başına düşen öğretim üyesi sayısı, öğretim üyesi başına düşen bilimsel yayın sayısı, yerleşke imkanları gibi pek çok değişken var. Şu anda üniversitemizde lisans seviyesinde öğretim elemanı başına 4 öğrenci düşüyor. Bu neredeyse rekor bir orandır. Son rakamlara göre Türkiye'de tıp fakültesi olmayan üniversiteler arasında 4. sıradayız. Ülke çapında olan başarımızı dünyaya yayma konusunda kararlıyız. Biz de bu bağlamda İlk 500'e girme vizyonuyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Birkaç gün önce URAP tarafından açıklanan sıralamada ilk 1000'de olduğumuzu, mühendislikte 806., kimya dalında ise 911. sırada olduğumuzu söyleyebilirim.

Son olarak unutamadığınız bir anınızı paylaşır mısınız?

Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın rektör olarak beni kabul ve ağırlaması unutamayacağım en özel bir hatıradır. Özellikle Cumhurbaşkanlığı külliyesinde ilk kabul edilen rektör olmam ve aynı şekilde cumhurbaşkanı olarak ilk ziyaret ettiği üniversitemiz olması benim ömrüm boyunca unutamayacağım çok özel ve güzel bir anıdır.

Kimdir?

Prof.Dr.Haluk Görgün 1973 yılında İstanbul'da doğdu. 1995 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi, Elektrik- Elektronik Fakültesi, Elektrik Mühendisliği Bölümünden mezun olduktan sonra, 1998 yılında aynı Yüksek Lisans öğrenimini tamamladı. 2003 yılında doktorasını Rensselaer Polytechnic Institute, New York'ta tamamladı. University of Connecticut'ta 2004-2005 yılları arasında doktora sonrası bilimsel çalışmalarda bulundu. 2005 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi, Elektrik- Elektronik Fakültesi, Elektrik Mühendisliği Bölümünde Yardımcı Doçent, 2008 yılında Doçent oldu. YTÜ, Elektrik- Elektronik Fakültesi, Kontrol ve Otomasyon Mühendisliği bölümünde 2009-2013 yılları arasında bölüm başkanlığı, 2010-2013 yılları arasında YTÜ Sigma Mühendislik ve Fen Bilimleri Dergisi Editörlüğü görevini yürüttü. YTÜ Fen Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü ve Rektör Yardımcısı olarak hizmet verdi. 2014'de Gebze Teknik Üniversitesi rektörlüğüne atandı. Evli ve 2 çocuk babasıdır.

GEBZE TEKNİK ÜNİVERSİTESİ KÜNYESİ

Teknoloji odaklı

Kuruluş: 1992'de Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü adıyla kuruldu. 2014'te Gebze Teknik Üniversitesi olarak değiştirildi.

Fakülte sayısı: 4

Enstitü Sayısı: 9

Akademik Personel: 519

İdari Personel: 285

Öğrenci Sayısı: 5 bin 170 (2197 lisans, 2973 lisansüstü)

Öğrenci Topluluğu: 35

Sloganı: Bilim ve Teknoloji üretiminde öncü yaklaşım / Teknoloji odaklı interaktif eğitim

Yerleşke toplam alanı: Yaklaşık 1500 dönüm

Misyon: Dünya standartlarında lisans ve lisansüstü seviyede eğitim vermeyi, temel ve uygulamalı bilimsel ve teknolojik araştırmalar yapmayı ve bunları saygın uluslararası dergi ve kitaplarda yayınlamayı temel varlık sebebi olarak kabul etmiştir.

Vizyon: Dünya'da saygın üniversiteler arasında yer alan bir ihtisas üniversitesi olmaktır.