'Böcek' davasında 'sahte' rapor davası

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde, çalışma ofisine dinleme cihazı konulmasıyla bağlantılı soruşturma sırasında "sahte rapor" düzenledikleri gerekçesiyle eski TÜBİTAK Başkan Yardımcısı ve BİLGEM Başkanı Hasan Palaz'ın da arasında bulunduğu 3 tutuklu sanığın "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme ile resmi belgede sahtecilik" suçlarından yargılanmasına başlandı

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 07 Temmuz 2015 16:33, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Böcek' davasında 'sahte' rapor davası

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde, çalışma ofisine dinleme cihazı konulmasıyla bağlantılı soruşturma sırasında "sahte rapor" düzenledikleri gerekçesiyle eski TÜBİTAK Başkan Yardımcısı ve BİLGEM Başkanı Hasan Palaz'ın da arasında bulunduğu 3 tutuklu sanığın "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme ile resmi belgede sahtecilik" suçlarından yargılanmasına başlandı.

Mahkeme, sanıkların kefaletle tahliyelerine karar verdi.

Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Hasan Palaz, Gökhan Vıcıl ve Hamza Turhan ile avukatları katıldı.

Duruşmada, kimlik tespiti ve iddianamenin özetlenmesinin ardından sanıklar savunmalarını yaptı.

Sanıklardan Hasan Palaz, TÜBİTAK ve BİLGEM Başkanlığı görevinde bulunduğunu, MİT'in bazı ihtiyaçlarının karşılanması konusunda çalışmalar yaptığını söyledi.

MİT'ten bazı cihazların yaşı ve silikon donması konusunda analizlerin yapılması için yardım talep edildiğini belirten Palaz, daha önce tanımadığı Gökhan Vıcıl ve Hamza Turan'a özel kalemi aracılığıyla ulaşarak çalışmanın yapıldığını kaydetti.

Palaz, şunları anlattı:

"Bilgi notu olarak bize gelen belgeleri rapora dönüştürüp üst yazısını da ben yazarak MİT'e gönderdim. MİT, bu malzemeleri bize getirdiğinde nerede bulunduğunu konusunda bir şey söylemedi. Tahkikatı etkileyecek bir durum da söz konusu değildir. Malzemelerin, Başbakanlık Teftiş Kuruluna bilgi vermek için gittiğimde Başbakanın evinde ve ofisinde bulunduğunu öğrendim. Yaptığımız iş resmi bir bilirkişilik değildir, sadece malzemenin renk tesbiti ve bilgi notunun MİT'e iletilmesidir. TÜBİTAK'ta üst yazılar için antetli kağıt, raporlar için normal kağıt kullanılır. Örgüt üyesi değilim, atılı suçlamaları kabul etmiyorum."

Sanık Hamza Turan ise savunmasında, TÜBİTAK'ta patlayıcılar ve roketler konusunda uzman olduğunu, malzemelerin BİLGEM üzerinden kendisine geldiğini, bazı analizler yapmasının istendiğini belirtti.

Turan, "Bunlarla ilgili çalışma yaptım. Bunun böcek soruşturmayla ilgili bir inceleme olduğundan haberim yoktu. Daha sonra öğrendim. Sahte rapor hazırlamadım, bilgi, belge saklamadım. Örgüt üyesi değilim. Üzerime atılı suçları kabul etmiyorum" diye konuştu.

Sanıklardan Gökhan Vıcıl da o dönemde TÜBİTAK'da görev yaptığını, delileri saklama veya karartma gibi kastının olmadığını belirterek, suçlamaları kabul etmedi.

Sanık avukatları, müvekkillerinin suçsuz olduğunu savunarak beraatlerini talep etti.

Verilen aradan sonra kararını açıklayan mahkeme, sanıkların 100 bin lira kefaletle tahliyelerine karar verdi.

Ayrıca mahkeme, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatları Muammer Cemaloğlu ile Burhanettin Sevencan'ın davaya müdahil olarak katılmalarına, "Böcek" davası dosyasının istenerek incelenmesini kararlaştırarak duruşmayı erteledi.

İddianamede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde, çalışma ofisine dinleme cihazı konulmasıyla bağlantılı soruşturma sırasında "sahte rapor" düzenledikleri gerekçesiyle eski TÜBİTAK Başkan Yardımcısı ve BİLGEM Başkanı Hasan Palaz'ın da arasında bulunduğu 3 tutuklu sanığın "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme ile resmi belgede sahtecilik" suçlarından cezalandırılması talep ediliyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber