Yargıtay'dan 'cemevi ibadethanedir' kararı

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, elektrik faturalarını ödemediği gerekçesiyle Cem Vakfı hakkında başlatılan icranın devamına karar veren yerel mahkeme kararını bozdu

Kaynak : Sabah
Haber Giriş : 18 Ağustos 2015 07:45, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
Yargıtay'dan 'cemevi ibadethanedir' kararı

İstanbul'da BEDAŞ, 10 elektrik faturasını ödemeyen Cem Vakfı hakkında dava açtı. Davayı kabul eden Bakırköy 5. Asliye Ceza Mahkemesi, icra takibinin devamına karar verdi. Cem Vakfı ise "Cemevleri ibadethane kapsamında kaldığından elektrik faturalarının Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinden karşılanması gerektiği" iddiasıyla kararı temyiz etti. Temyiz istemini görüşen Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını oy birliğiyle bozdu. Daire gerekçesinde, öncelikle cemevlerinin statüsü ve ibadethane kapsamında değerlendirmeye alınıp alınmayacağı konusunun açıklığa kavuşturulması gerektiği belirterek, "Türk hukukunda, 'mabet veya ibadethane' statüsü elde edilmesine ilişkin özel bir usul düzenlenme yok. İbadethane nitelemesinin hukuk düzeni açısından pek çok önemli sonucu bulunmakta. Her şeyden önce ibadethaneler birçok vergi ve harçtan muaf tutulmaktadır. Buna ek olarak, elektrik faturaları Diyanet İşleri Başkanlığı'nın ödeneği ile karşılanmakta. Nihayet imar planları yapılırken bazı yerlerin inşası birtakım koşullara tabi ibadethanelere tahsis edilmekte."

İNCELEMEDEN OLMAZ

Gerekçede, Cem Vakfı'nın da faaliyette bulunduğu binada Alevi yurttaşların ibadetini yaptığı, cem salonu, morgu, yoksul insanlara yemek verilen aşevi, kütüphane, konferans salonu olduğu, binadaki ana faaliyetin cem ibadeti olduğunu belirttiğine yer verildi. Tüm bu maddeler ve özellikle uluslararası sözleşme hükümleri ile normatif düzenlemeler kapsamında hukuki olgulara göre, cemevlerinin ibadethane kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine ilişkin AİHM'nin Cem Vakfı kararının da dikkate alındığının ifade edildiği kararda, "Söz konusu vakfın ibadethane kapsamında değerlendirilecek bu bölüme ait aydınlatma giderleri tespit edilmeli ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekir. Bu yönde bir araştırma ve inceleme yapılmaksızın davanın kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir" ifadesi kullanıldı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber