Eğitim durumundan nakil isteğine muvafakat verilmemesine ilişkin Danıştay kararı

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 14 Eylül 2006 23:15, Son Güncelleme : 02 Ocak 2019 18:51
Eğitim durumundan nakil isteğine muvafakat verilmemesine ilişkin Danıştay kararı

T.C.
DANIŞTAY
BEŞİNCİ DAİRESİ

Esas Yılı : 2002/5415
Karar no: 2005/5092

Karar tarihi: 10/11/2005

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı):
Karşı Taraf : Hacettepe Üniversitesi Rektörlüğü - ANKARA
Vekilleri : Av. ?, Av. ?

İsteğin Özeti : Ankara 3. İdare Mahkemesi'nin 28.9.2001 günlü, E:2000/1662, K:2001/951 sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, bu nedenle istemin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : Nihat Bayram
Düşüncesi : İdare Mahkemesi'nce verilen kararın bozulması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı : Yaşar Uğurlu
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince işin gereği düşünüldü:

Hacettepe Üniversitesi Hastanesi'nde hemşire olarak görev yapan davacı, Ege Üniversitesi Erişkin Hastanesi'ne naklen atanmasını sağlamak amacıyla muvafakat verilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin ... günlü, ...sayılı işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.

Ankara 3. İdare Mahkemesi'nin 28.9.2001 günlü, E:2000/1662, K:2001/951 sayılı kararıyla; davacının çalıştığı Hacettepe Üniversitesi Hastanesinde sağlık hizmetlerinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi için hizmetine ihtiyaç duyulduğu ve kendisine muvafakat verildiği takdirde aynı konumda olan diğer personele olumsuz yönde örnek oluşturacağı dikkate alındığında, dava konusu işlemde kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

Davacı, 2000 yılında yapılan ÖSYM sınavında başarılı olarak Ege Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünü kazanıp kayıt yaptırdığını, Anayasal güvence altındaki eğitim ve öğretim hakkının göz önüne alınarak muvafakat verilmesi gerektiğini ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

Anayasanın 42. maddesinde, kimsenin eğitim ve öğretim haklarından yoksun bırakılamayacağı kurala bağlanmış; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 74. maddesinde; "Memurların bu kanuna tabi kurumlar arasında, kurumların muvafakatı ile kazanılmış hak dereceleri üzerinden veya 68 nci maddedeki esaslar çerçevesinde derece yükselmesi suretiyle, bulundukları sınıftan veya öğrenim durumları itibariyle girebilecekleri sınıftan, bir kadroya nakilleri mümkündür. Kazanılmış hak derecelerinin altındaki derecelere atanabilmeleri için ise atanacakları kadro derecesi ile kazanılmış hak dereceleri arasındaki farkın 3 dereceden çok olmaması ve memurların isteğide şarttır." hükmü yer almıştır.

Dosyanın incelenmesinden; hemşirelik önlisans mezunu olup, Hacettepe Üniversitesi Hastanesinde hemşire olarak görev yapmakta iken, Ege Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümüne kaydını yaptıran davacının, Ege Üniversitesi Erişkin Hastanesine naklen atanmasının sağlanması amacıyla muvafakat verilmesi istemiyle 29.9.2000 tarihli dilekçeyle davalı idareye başvuruda bulunduğu, davalı idarenin ... günlü, ... sayılı işlemiyle "hizmetine ihtiyaç duyulduğundan muvafakat verilmesinin uygun olmadığı"nın bildirildiği, bu işlemin iptali istemiyle de bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Davalı idarece, davacının çalıştığı Hacettepe Üniversitesi Hastanesinde sağlık hizmetlerinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi için hizmetine ihtiyaç duyulduğu ve kendisine muvafakat verildiği takdirde aynı konumda olan diğer personele olumsuz yönde örnek oluşturacağı belirtilerek ve 657 sayılı Yasanın 74. maddesinde tanınan takdir yetkisine dayanılarak işlemin kurulduğu öne sürülmekte olup; madde hükmünde de anlaşılacağı üzere, idarelere kamu görevlilerinin diğer kamu kurum ve kuruluşlarına naklen geçişleri konusunda takdir yetkisi tanınmış ise de, mutlak ve sınırsız olmayan bu yetkinin kullanılması kapsamında gerçekleştirilen işlemlerin kamu yararı ve hizmet gerekleri bakımından yargı denetimine tabi olduğu çekişmesizdir.

Bu durumda, Anayasanın sözü edilen hükmünün doğal sonucu olarak davacının eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılacağı açık olup, davacıya muvafakat verilmemesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukuksal isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle Ankara 3. İdare Mahkemesi'nce verilen 28.9.2001 günlü, E:2000/1662, K:2001/951 sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1/b. fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanunla değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme'ye gönderilmesine, 10.11.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
(DAN-DER; SAYI : 112)

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber