Başsavcılık: Soruşturmanın basın özgürlüğüyle ilgisi yok

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Salihoğlu, Can Dündar ile Erdem Gül'ün tutuklandığı soruşturmada kişi hak ve hürriyetlerini ihlal edecek hiçbir tavır içerisine girilmediğini bildirdi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 27 Kasım 2015 16:53, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Başsavcılık: Soruşturmanın basın özgürlüğüyle ilgisi yok

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile gazetenin Ankara temsilcisi Erdem Gül hakkındaki "MİT tırları" soruşturmasının, anayasal teminat altında bulunan "basın özgürlüğü" ile hiçbir ilgisi olmadığını bildirdi.

Başsavcı Salihoğlu, Can Dündar ile Erdem Gül'ün tutuklandığı soruşturmaya ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Hadi Salihoğlu açıklamasında, "Soruşturmanın anayasal teminat altında bulunan 'basın özgürlüğü' ile hiçbir ilgisi bulunmayıp, kişi hak ve hürriyetlerini ihlal edecek hiçbir tavır içerisine girilmemiştir. Şüpheliler gözaltına alınmaksızın, telefonla aranmak suretiyle Cumhuriyet Başsavcılığımıza davet edilmişlerdir" ifadelerini kullandı.

Şüphelilerin habere konu görüntüleri nereden temin ettiklerine yönelik soruşturmanın devam ettiğini de belirten Salihoğlu, bu soruşturmanın en kısa zamanda sonuçlandırılacağını kaydetti.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, "Soruşturma kapsamında MİT'e ait yardım tırlarının herhangi bir yasadışı örgüte gittiğine yönelik hiçbir bilgi, belge, delil ya da emare bulunmamıştır" dedi.

Salihoğlu, yazılı açıklamasında 1-19 Ocak 2014 tarihlerinde Ceyhan ile Kırıkhan ilçelerinde Suriye Türkmenlerine yardım malzemesi taşıyan Milli İstihbarat Teşkilatına (MİT) ait tırların silah zoruyla durdurulduğu, MİT mensuplarına darp, cebir ve şiddet uygulanarak arama yapıldığı, bu eylemleri de kapsayacak şekilde, cumhuriyet başsavcılığınca 2014/41637 numaralı soruşturma kapsamında 55'i tutuklu (26'sı asker) olmak üzere toplam 122 şüpheli hakkında 26 Ekim 2015 tarihinde İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı ve yargılamanın hala devam ettiğini aktardı.

Soruşturma kapsamında MİT'e ait yardım tırlarının herhangi bir yasadışı örgüte gittiğine yönelik hiçbir bilgi, belge, delil ya da emare bulunmadığını ifade eden Salihoğlu, Türkiye Cumhuriyeti devletinin yetkili birimleri tarafından yapılan açıklamalarda, sahte ihbarlarla FETÖ/PDY silahlı terör örgütü yöneticisi ve üyeleri tarafından silah kullanılarak durdurulan ve aranan, Suriye Türkmenlerine yardım götürme amaçlı MİT tırlarındaki yardım malzemelerinin, "devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken" niteliğe sahip olduğunun kamuoyuna duyurulduğunu kaydetti.

Yürütülen soruşturma kapsamında yapılan operasyonlardan, tır aramalarında FETÖ/PDY silahlı terör örgütü lideri Fethullah Gülen ve Emre Uslu'nun talimatları doğrultusunda hareket edildiğinin anlaşıldığını belirten Salihoğlu, şunları kaydetti:

"FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün nihai amacı, Türkiye Cumhuriyeti devletini, sahte ihbar ve dellilerle teröre yardım eden ülke konumuna sokarak Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasını sağlamak olarak tespit edilmiştir. MİT'in 6 Şubat 2014 tarihli cevap yazısıyla tırların, 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve MİT Kanunu ile MİT Müsteşarlığına verilen görev ve yetkiler uyarınca, ülkenin milli menfaatleri doğrultusunda yürütülen faaliyetler kapsamında olduğu bildirilmiştir. Devletin yetkili organları ve cumhuriyet başsavcılığımızca yapılan kamuoyu bilgilendirmelerine rağmen şüpheli Can Dündar'ın genel yayın yönetmenliği görevini yürüttüğü Cumhuriyet Gazetesi'nde, 29 Mayıs 2015 tarihinde şüpheli Can Dündar imzasıyla 'Jandarma var dedi' başlıklı bir haber yayınlanmıştır. Haberde, gizli kalması gereken bilgi ve fotoğrafların, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün nihai amacına yardım etmek için temin edildiği ve devlet sırrını ifşa maksadıyla yayınlandığı tespit edilmiştir."

Salihoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 29 Mayıs 2015 tarihli soruşturma talebiyle çeşitli internet sitelerinde de yayınlanan bu haberle ilgili 5651 sayılı kanunun ilgili maddesi gereğince, içeriklerin erişime engellenmesi, aynı mahiyetteki yayınların tamamen engellenmesi kararı verilmesi talebinde bulunduğu, İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliğinin aynı gün, haberin Türkiye Cumhuriyeti devletinin ulusal ve uluslararası yararları ve milli güvenliği bakımından sakınca doğuracak mahiyette bulunduğu gerekçesiyle, içeriklere erişimin engellenmesi yönünde karar aldığını ifade ederek, kararın ilgili kurum ve kuruluşlara gönderildiğini hatırlattı.

Karara rağmen şüphelilerin bahse konu eylemlerde ısrar ettiğini dile getiren Salihoğlu, açıklamasını şöyle tamamladı:

"Cumhuriyet gazetesinde 12 Haziran 2015 tarihinde Erdem Gül imzasıyla yayınlanan 'Jandarma var dedi' başlıklı haberde, devlet sırrı kapsamında yardım faaliyeti yürüten tırlardaki gizli kalması gereken nitelikteki malzemelere ait bilgi ve fotoğrafları, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün belirtilen nihai amacına yardım etmek için temin ederek yayınlamışlardır. Cumhuriyet gazetesinde şüpheli Erdem Gül imzasıyla 11 Haziran 2015 tarihinde yayınlanan 'kirli operasyon', 15 Ekim 2015 tarihinde yayınlanan 'Besle kargayı..' başlıklı haberlerde de FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün nihai amacına yönelik haberlerin yayınlanmaya devam ettiği tespit edilmiştir. Bu sebeplerle şüpheliler Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 220/7. maddesi delaletiyle, TCK'nın 314/2. maddesinde belirtilen 'FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmadan bilerek ve isteyerek yardım etmek', TCK'nın 328/1. maddesinde belirtilen, 'devletin ulusal ya da uluslararası yararları bakımından niteliği itibariyle gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek' ve TCK'nın 330/1. maddesi kapsamında, 'devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklama' suçlarını işledikleri gerekçesiyle tutuklanmaları talebiyle nöbetçi İstanbul Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilmiş, sorgularına müteakip tutuklanmışlardır."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber