Gülen'e, ABD'de 6 suçlamadan dava açıldı

Uluslararası hukuk firmaları Amsterdam & Partners LLP ve Fox Rothscild LLP, Fetullah Gülen aleyhine ABD'de 6 suçlamadan dava açtıklarını bildirdi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 09 Aralık 2015 18:42, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Gülen'e, ABD'de 6 suçlamadan dava açıldı

Uluslararası hukuk firmaları Amsterdam & Partners LLP ile Fox Rothschild LLP'nin yöneticileri, Fetullah Gülen hakkında çeşitli insan hakları ihlalleri suçlamalarıyla Gülen'in yaşadığı Pennsylvania'da dava açtıklarını bildirdi.

Amsterdam & Partners LLP şirketinin yöneticisi Robert Amsterdam ile Fox Rothschild LLP şirketinden avukat Patrick Egan, Washington'daki Ulusal Basın Kulübü'nde, "Paralel Yapı" ile ilgili yürütülen araştırmalar hakkında ve açılan dava ile ilgili basın toplantısı düzenledi.

Avukat Egan, davanın Pennsylvania'daki bölge mahkemesinde açıldığını, davacı Bünyamin Ateş, Turgut Yıldırım ve Murat Öztürk'ün Gülen'in öğretilerine karşı çıkan bir dini grubun üyeleri olduğunu söyledi. Mehmet Doğan adlı kişinin öğretilerini benimseyen bir grubun üyesi üç kişinin ve bu öğretileri benimseyen birçok kişinin Paralel Yapı'nın zulmüne uğradığını kaydeden Egan, şunları söyledi:

"Açtığımız davada Doğan'ın takipçilerine komplo kurulduğunu, haksız yere suçlandıklarını ve hapse gönderildiklerini, Gülen'in ve onun yardımcılarının direktifiyle bu hareketin mensuplarının yerleştirdiği sahte kanıtlarla suçlandıklarını, bu durumun ABD'nin yabancılarla ilgili haksız fiil yasasının ihlali olduğunu belirtiyoruz."

Egan, bu yasanın ABD'deki herhangi birinin eylemlerinin bir başka ülkedeki kişilerin uluslararası insan haklarını ihlali konusunu kapsadığı bilgisini verdi.

Egan, "Yaptığımız şikayet, uygun olmayan kanıtlarla, komplo ile yerleştirilmiş kanıtlarla davacıların hapsedildiği, bu kişilerin özgürlüklerinin 20 ay boyunca ellerinden alındığı yönündedir. Bu tamamen dini inançları nedeniyle ortaya çıkmış bir hak mahrumiyetidir ve ABD'deki yabancılarla iligili haksız fiil yasasının ihlalidir" dedi.

Davanın Fetullah Gülen dışında Paralel Yapı'nın üyeleri aleyhine de açıldığını ifade eden Egan, Gülen dışında davaya konu olacak kişilerin bazılarının isimlerine henüz ulaşamadıklarını, isimleri bilinen kişiler aleyhinde henüz yeterli bilgi bulunmadığını söyledi.

Egan, Amerikan mahkemesinden adil bir sonuç beklediklerini kaydetti.

Paralel Yapı'nın faaliyetleri nedeniyle zarar gördükleri gerekçesiyle ABD'de Fetullah Gülen aleyhine dava açan üç kişi, Amerikan mahkemesinden Gülen'in tazminat cezasına çarptırılmasını talep etti.

Uluslararası hukuk firmaları Amsterdam & Partners LLP şirketinin yöneticisi Robert Amsterdam ve Fox Rothschild LLP'nin avukatı Patrick Egan tarafından Washington'da kamuoyuna duyurulan dava, Pennsylvania eyaletindeki bölge mahkemesinde 6 başlık altında yöneltilen suçlamalarla açıldı. Davacılar Bünyamin Ateş, Turgut Yıldırım ve Murat Öztürk, dava dilekçesinde Fetullah Gülen ve yaklaşık 50 isimsiz kişi hakkında şikayette bulunarak jürinin şikayet hakkında bir karara varmasını talep etti.

ABD'deki "yabancı uyruklu kişilerle ilgili haksız fiil yasası" kapsamında açılan davada, Gülen'in önemli konumlardaki takipçileri vasıtasıyla "Türkiye'deki bir dini gruba yönelik zulüm başlattığını, bunun sonucunda davacıların onlarca kişiyle beraber keyfi şekilde uzun süre tutuklu kaldığı" belirtildi.

Gülen'in kendisine yönelik bahsi geçen kişilerden gelen eleştiriler nedeniyle böyle bir eylemde bulunduğu kaydedilirken, Gülen'in Türkiye'de polis ve yargı içinde kendisine sadık kişilerden oluşan bir ağa sahip olduğu ifade edildi.

"Bu davranış, oturmuş uluslararası hukuku ve davacıların ABD mahkemelerinin ihlallerle ilgili hüküm vermesi için müracaat edebileceği Yabancılar Hakkındaki Haksız Fiil Yasası'nı ihlal etmektedir" denilen dilekçede, Gülen'in emriyle Türkiye'deki komplocularının yasaya aykırı şekilde kanıt yerleştirdikleri, arama emri uydurdukları, yasa dışı şekilde dinleme yaptıkları ve bunların sonucunda davacıları yasal zemin olmadan tutuklayarak 20 aya kadar hapiste tuttukları ifade edildi.

"Siyasi strateji izlemiştir"

Dilekçede Fetullah Gülen'in 1998'den beri Pennsylvania eyaletinde yasal oturma izniyle bulunduğu, buna rağmen yardımcıları vasıtasıyla Türkiye'de aktif olduğu belirtildi. Dilekçede, "Son 20 yılda Gülen, takipçilerinin özellikle polis ve yargı gibi resmi makamlarda yer edinmelerini destekleyen bir siyasi strateji izlemiştir ve bu kişiler sayesinde Türk halkı üzerinde yozlaşmış bir etki sürdürme imkanı bulunmaktadır" denildi.

Türkiye'deki Balyoz davası ve 17 ile 25 Aralık soruşturmalarının hatırlatıldığı dilekçede, Gülen'in Türkiye'de seçimle iş başına gelmiş hükümeti devirmek amacıyla önemli devlet kurumlarına sızmakla suçlandığı, ayrıca Türkiye'nin Gülen'in iadesini talep ettiği hatırlatması da yapıldı.

"25 milyar doları idare ediyor"

Dilekçede Gülen'in uluslararası anlamda yaklaşık 10 milyon takipçisi bulunduğu, kendisine mali destek sunan bir şirketler ve sivil toplum ağı kurduğu, yaklaşık 25 milyar dolarlık bir varlığı yönettiği, ABD'de çeşitli soruşturmalara maruz kalan 120 okulu kontrol ettiği ifade edildi. Adı verilmeyen yaklaşık 50 kişinin de Gülen ile hareket ederek dava konusu olan komploları kurdukları belirtildi.

Tahşiye yayınevi

Davacılar Bünyamin Ateş, Turgut Yıldırım ve Murat Öztürk'ün Türk vatandaşı oldukları, Türkiye'de ikamet ettikleri ve "Nur hareketinin bir kolu olan Mehmet Doğan hareketi" ile bağlantılı oldukları belirtilen dilekçede, Mehmet Doğan ve Doğan hareketi mensuplarının Bünyamin Ateş'in ortağı olduğu Tahşiye ve Rahle adlı yayınevlerinde basılan kitaplarla Gülen'e yönelik eleştiriler getirdikleri, bu nedenle Gülen'in hedefi oldukları kaydedildi.

2009 yılının nisan ayında Gülen'in herkul.org sitesindeki konuşmasında davacıları da içeren çok sayıda kişiyi hedef aldığı, Tahşiye ile El Kaide örgütü arasında benzerlik kurduğu, Gülen'in emirlerinin bir televizyon kanalında yayınlanan "Tek Türkiye" dizisi yoluyla devam ettiği, Gülen'in dizinin içeriğini yayından önce gizlice onayladığı iddia edildi.

Dilekçede, "Gülen'in emirlerinden günler sonra Ali Fuat Yılmazer dahil Paralel Yapı'ya bağlı bir grup polis müdürü ve savcının harekete geçerek davacıların da içinde bulunduğu Doğan hareketi üyelerini gözaltına aldığı, Gülen'e bağlı yargıçların kararlarıyla birçok kişinin dinlendiği ve takip edildiği" belirtildi.

"Cezai tazminat gerektirecek kadar zalimce"

Davacı Ateş, Yıldırım ve Öztürk'ün silahlı terör örgütüne üye olmakla suçlandığı, bunun sonucunda 8 ay ile 20 ay arasında değişen süreler boyunca tutuklu kaldığı hatırlatılarak, "Buna ek olarak davacılar haksız tutukluluk nedeniyle maddi kaybın dışında ağır manevi zarara uğramışlar, ailelerinden ayrı kalmışlardır. Davalının davranışı kasıtlı, kötü niyetli ve cezai tazminat gerektirecek kadar zalimcedir" denildi.

Dilekçede ayrıca, Gülen'in eylemleri nedeniyle davacıların eşitlik, inanç özgürlüğü, özel hayatın gizliği gibi temel haklarından mahrum kaldıkları, keyfi tutuklama ve tutukluluk süresinin uzatılması gibi durumlarla karşılaştıkları, bunların da uluslararası hukuka aykırı olduğu ifade edildi.

Dava dilekçesinin sonunda, "Bunun karşılığında davacılar Bünyamin Ateş, Turgut Yıldırım ve Murat Öztürk, mahkemenin kendileri lehine, zararlarının karşılanması için miktarı davada belirlenecek bir tazminata, mahkemenin adil ve uygun bulacağı faiz, masraf, avukatlık ücretleri, cezai tazminat ve benzeri hususlar konusunda karara varmasını talep etmektedir" ifadesi yer aldı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber