'Ortaöğretim kurumlarına şehir dersi geliyor'

Milli Eğitim Bakanlığı ile ortaöğretim kurumlarına "şehir" dersi diye bir ders konulması üzerinde çalıştıklarını anlatan Ünal, her çocuğun kendi doğduğu şehri tanıması ve sevmesi için bunu yapmak istediklerini belirtti.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 27 Aralık 2015 23:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Ortaöğretim kurumlarına şehir dersi geliyor'

Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, "Dün 'Kobani, Kobani' diye ağlayanlar bugün Araplar ve Türkmenler katledilirken seslerini çıkarıyorlar mı? Hayır. O Arapları ve Türkmenleri katleden Rusya'yı göklere çıkarıyor mı? Evet, göklere çıkarıyorlar. Bu adil değil" dedi.

Bakan Ünal, kentteki ziyaretlerinin ardından bir otelde, gazeteciler ve parti teşkilatlarıyla bir araya geldi.

Burada açıklamada bulunan Ünal, Kahramanmaraş'ın ne kadar planlanmış meselesi varsa bunların çözüme kavuşturulduğunu belirterek, ocak ayında başlayacakları Ulaştırma Çalıştayı ile kentin ikinci 4 yılını planlayacaklarını kaydetti.

- "Ortaöğretim kurumlarına şehir dersi"

Milli Eğitim Bakanlığı ile ortaöğretim kurumlarına "şehir" dersi diye bir ders konulması üzerinde çalıştıklarını anlatan Ünal, her çocuğun kendi doğduğu şehri tanıması ve sevmesi için bunu yapmak istediklerini belirtti.

Eğer bir çocuğun, doğduğu şehir sevmeyip başka şehirlere aşık olması durumunda, o çocuğun kendine ve şehrine yabancılaşıp taşralı olacağına dikkat çeken Ünal, "Her çocuk şehirli olmalıdır. Kendi şehrini sevmelidir. Kendi şehrinin hafızasına aidiyeti olmalıdır. Kendi şehrinin kimliği o çocuğun kimliğinde etkili olmalıdır. Onun için biz şehirleri bunun üzerinden inşa edeceğiz. Biz bundan sonra kültür politikalarımızı da şehir üzerinden somutlaştıracağız" dedi.

Anadolu'nu insanının, mağdurların ve mazlumların son adası olduğunu vurgulayan Ünal, Suriye'den de, Irak'tan da zulüm görüp Türkiye'ye sığınanlara kucak açmaya devam edeceklerini söyledi.

- "Dün 'Kobani, Kobani' diye ağlayanlar..."

Bu coğrafyada, Kürt'ü, Ezidi'si ve Arap'ı hepsiyle çok yakından ve birebir ilgilendiklerinin altını çizen Ünal, şunları kaydetti:

"Türkmen Dağı'nın bizim için özel bir önemi var. Onlar Yavuz'un Türkmen Dağı'na yerleştirdiği Bayırbucak Türmenleridir. Onlar 400 küsur yıldan beri Türmen Dağı'nı koruyorlar. O dağı Rusya IŞİD'i bombalamak bahanesiyle maalesef Türkmen Dağı'nı bombalıyor. Daha acı olanı da dün Kobani'de, Kürtler IŞID'in saldırısına uğradığında ilk kim kucak açtı, onlara? Biz kucak açtık. Kobani'den 190 bin kişiyi biz Türkiye'ye kabul ettik. Kobani düşmesin diye Peşmerge'yi ve Özgür Suriye Ordusu'nu kendi topraklarımızdan Kobani'ye yönlendirdik. Dün 'Kobani, Kobani' diye ağlayanlar bugün Araplar ve Türkmenler katledilirken seslerini çıkarıyorlar mı? Hayır. O Arapları ve Türmenleri katleden Rusya'yı göklere çıkarıyor mı? Evet, göklere çıkarıyorlar. Bu adil değil"

Bütün terör örgütlerinin amaçlarına ulaşmak için insanı, doğayı, çevreyi ve tarihi kültürü tahrip etmekten çekinmediğini anlatan Ünal, dünyanın her yerinde bu durumun böyle olduğunu anımsattı.

- "Hastaneyi patlat, okula molotof at"

Terörün amacının kaos, şiddet sarmalı ve korku oluşturmak olduğuna dikkat çeken Ünal, "Şimdi PKK terör örgütünün telsiz kayıtlarındaki konuşmalarda görüyorsunuz, 'hastaneyi patlat, okula molotof at' hatta kendi mensuplarından kaçanları 'öldürün' gibi hiçbir değeri olmayan bir yapıdan bahsediyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Diyarbakır Sur'da Fatih Paşa Camisi'nin terör örgütü PKK tarafından yakıldığını hatırlatan Ünal, terör örgütünün bir uygulayıcılarının bulunduğunu, bunların teröristler olduğunu, bir de örtücüler olarak HDP'nin bulunduğunu dile getirdi.

Teröristlerin eylem yaptığını HDP'nin de bunu perdelemekle sorumlu olduğunu savunan Ünal, şöyle devam etti:

"Şimdi adamlar gidiyorlar Fatih Paşa Camisi'ni yakıyorlar. HDP'li hemen çıkıyor açıklama yapıyor, diyor ki 'devlet helikopterden füze attı ve Fatih Paşa Camisi yandı.' Gidiyorlar Şırnak'ta çocukların içinde olduğu kültür merkezini, halk kütüphanesini yakıyorlar. Çocuklarımızı oradan zor kurtarıyoruz. İki tane çocuğumuz ölme tehlikesi geçiriyor. Bakıyorsunuz HDP'li çıkıyor, bununla ilgili yalan yanlış bir açıklama yapıyor.

Şimdi burada şunu doğru okuyalım. Bugün ne HDP'nin ne de terör örgütünün ne bölgeyle ne de Kürt halkıyla bir ilgisi yoktur artık. Ne toplumsal taleplerle ne toplumsal sorunlarla bir ilgisi yoktur artık. Neyle ilgisi vardır? HDP'nin ve PKK'nın bölgede kendi amaçlarını gerçekleştirmek isteyen uluslararası güçlerin bölgede Türkiye'ye dönük oynamak istedikleri oyunun bir parçası olmak. Şu anda açık bir şekilde hem PKK terör örgütü hem de HDP maalesef uluslararası güçlerin bölgede oynadıkları oyunun Türkiye karşıtı bir parçası haline geldiler."

CHP'de de durumun farklı olmadığını aktaran Ünal, CHP'den bir milletvekilinin çıkıp, "Türkiye ile İran savaşsa İran'ın safında yer alırım" diye twit attığını, Kemal Kılıçdaroğlu'nun da buna sahip çıkıp "yedirmem" dediğini anımsattı.

Aynı milletvekilinin Rusya'daki demeçlerini de hatırlatan Ünal, bir insanın bu topraklara, vatana, bayrağa, devlete, millete sevgi ve muhabbet duymadığı takdirde, o kişiden hiç bir hayrın gelmeyeceğini ifade etti.

"Hangi siyasi düşünceden olursa olsun bizim değerlerimizin ortak olduğunu biliyorsa bizim kardeşimizdir" diyen Ünal, düşüncelerin farklı olabileceğini belirterek, "Söz konusu devletin birliği ve bütünlüğü, söz konusu milletin birliği ve bütünlüğü, söz konusu vatanın bölünmezliği, söz konusu bayrağımızın inmemesi olduğunda, işte o kişinin hangi siyasi görüşten olursa olsun arkadaşlar dimdik durması gerekir. Hiç şüphesiz, tereddütsüz bu işler bütün dünyada böyledir" şeklinde konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber