'Zeytinyağı ucuzlamayacak'

Olumsuz iklim koşulları dünya zeytin üretimini düşürdü. Rekolte düşüşü nedeniyle dünyayla birlikte Türkiye'de de zeytinyağı fiyatları rekor düzeyde arttı. Üretici ve sektör temsilcilerine göre, bu yıl da üründe artış beklenmiyor, dolayısıyla zeytinyağı ucuzlamayacak.

Haber Giriş : 03 Şubat 2016 23:05, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:00
'Zeytinyağı ucuzlamayacak'

Can Hasasu

Zeytinyağı fiyatları son üç yılda üç buçuk kat arttı. Üreticisinden, sektör yöneticilerine kadar herkes bu artışın rekolte eksikliğinden kaynaklandığı konusunda hem fikir. Hasadın tamamlandığı bu günlerde Türkiye'de fiyatın düşmesi bekleniyordu. Ancak beklenen olmadı, fiyatlar hasat öncesi seviyede tutunmayı sürdürüyor.

"Fiyat artışının sebebi global'"

Ayvalık Zeytin Üreticileri Derneği Kurucu Başkanı Salih Madra, yıllardır zeytincilik yapan bir üretici. Kurucusu olduğu derneğin yönetimini yıl başı itibarı ile devretse de bir ayağı hala zeytin bahçelerinde. Madra, iklim değişikliğinin sadece Türkiye'yi değil, bütün Akdeniz havzasını etkilediğini hatırlatıyor:

"İklim değişiklikleri nedeniyle, dünyada zeytin üreten ülkelerin başında gelen İspanya'da görülmemiş bir şekilde mahsül düşüşü yaşandı. İspanya dünya üretiminin yüzde 50-55'ini gerçekleştiriyor. Normalde 1 milyon 700 bin ton zeytinyağı üreten bir ülkede bu rakam 750 bin tona düşünce ortalık darmaduman oluyor. Stoklar bile tükendi".

"Şu anda manipüle edilecek bir durum yok. Manipülasyon yapacak üretici de yok. Önümüzdeki sene de yüksek seyredecek zeytinyağı fiyatları. Çünkü bu yıl inanılmaz kurak bir sezon yaşıyor İspanya. Önümüzdeki sene de İspanya beklenen rekolteye ulaşamazsa fiyatlar gene yüksek kalır, Türkiye'de ne olursa olsun. Sonuçta rekoltemiz bizim için iyi düzeyde çıksa bile dünya pazarındaki eksik nedeniyle fiyatlar gene yüksek olacaktır. Petrol fiyatları gibi, zeytinyağı fiyatları da dünya genelinde oluşuyor. Dünyanın birçok ülkesinde stoklar sıfır veya sıfıra yakın. Yeni mahsül hemen tükeniyor".

"Sürdürülebilir zeytincilik fiyatlarındayız"

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Başkanı Ümmühan Tibet, antik zeytin ağacı bahçelerinin anayurdu olan Anadolu'yu yeniden eski günlerine kavuşturmak için çalıştıklarını anlatıyor. 80 milyon olan Türkiye'nin zeytin ağacı sayısının son on yılda 170 milyona ulaştığını söyleyen Tibet, genç ağaçların meyve vermesi ile birlikte Türk zeytinciliğinin istenen noktaya ulaşacağına inanıyor:

"Sektörel olarak 2005'ten bu yana, verimlilikte, sürekli artan bir rekolteye sahiptik. Ancak son üç yıldır, global iklim değişikliğinin etkisini, dünyayla birlikte biz de yaşamaya başladık. 2014 sonuna kadar üreticimiz maliyetlerini karşılar durumda değildi. Zeytinyağı fiyatı olması gerekenin altındaydı. Yani ucuza zeytinyağı yiyorduk. Geçtiğimiz yıldan itibaren fiyatlar yükseldi ve değerini buldu. Bu yıl zeytinyağı üreticisi, uzun yıllardan sonra ilk defa, para kazanır duruma geldi."

Türkiye son on yılda yaptığı dikimlerle 170 bin zeytin ağacı ile Avrupa ikincisi.

Tibet, fiyatlar yükselse de Türk tüketicisinin uzun vadede karlı çıkacağını düşünüyor:

"Fiyatlara müdahale gibi bir şansımız yok. Fiyatlar arz ve talep dengesi doğrultusunda oluşuyor. Şu andaki piyasa fiyatlarıyla üreticimiz parasını kazanabilir duruma geldi, tüketicimiz de zeytinyağını değerinde alıyor. Dolayısıyla, sürdürülebilir tarım zincirinde halkaların sağlam olması adına bir problem görmüyorum. Böylelikle, Türk firmaları da kalite konusunda ilerliyor. Hedef gelecekte, dikilen genç ağaçların veriminin artması ve iklim koşullarının normale dönmesiyle Türkiye'nin İspanya'dan sonra ikinci büyük zeytin üreticisi konumuna ulaşmasıdır."

Tütün gitti zeytin geldi

Ziraat Mühendisleri Odası Manisa Şubesi Başkanı İbrahim Demran, zeytin ağacının yalnızca Akdeniz iklimi koşullarında yetişen mucize bir meyvesi olduğunu hatırlatarak bu stratejik ürün için mevcut bahçelerin korunması ve yenilerinin desteklenmesi gerektiğinin altını çiziyor.

Kendisi de zeytin üreticisi olan Demran, Manisa yöresinde son dönemde zeytinciliğe geçen bölgelerde başarılı sonuçlar alındığını söylüyor :

"Biz Akhisar'da tütüncüydük, bunu zeytinle ikame ettik. Artık zeytincilik yapıyoruz. Zeytin ağacı seçici bir ağaçtır, Akdeniz ikliminin olduğu yerlerde dikilebilir. Bu da ülkemiz koşullarında çok dar bir alan. Manisa'nın yalnızca Kırkağaç, Soma ve Akhisar bölgelerinde zeytin ağacı yetişiyor. Uzun vadede zeytinyağı fiyatı ve rekoltesini Türkiye ihtiyaçlarını karşılar düzeyde tutmak için, zeytinliklerin korunması ve arttırılması gerekir".

Demran'ın paylaştığı verilere göre, son üç yılın olumsuz iklim koşulları Manisa bölgesinde de etkili oldu. Öyle ki, yalnızca Akhisar'da, 2014-2015 mahsulünde %50 ile %80 arasında verim kayıpları yaşandı. Ancak Demran'a göre, ömrü yüzlerce yılı bulan bir ağaçtan söz ederken uzun vadeli düşünmek daha önemli:

"İklimsel geçişler ve anormallikler her zaman yaşanabilir. Önemli olan Türkiye'de ne kadar zeytin ağacı yetiştirebileceğinizdir. Türkiye'de on yıl önce 80 milyon ağaç vardı, şimdi 170 milyon ağacımız var. Ama Türkiye dinamik bir nüfusa sahip ve ihracat potansiyeli de çok yüksek bir ülke. Dolayısıyla da İspanya'dan sonra ikinci büyük zeytin üreticisi olsak bile çok değil".

Kaynak: Al Jazeera

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber