Türk pasaportu olmayan Suriyeli geline giriş izni yok

Ahmet YUKUŞ / GAZETE HABERTÜRK

Rusya jetlerinin havadan, Esad güçlerinin ise karadan Halep'in kuzeyindeki köy ve kasabalara yönelik geçen hafta başlattığı operasyonlar sürüyor. Canlarını kurtarmak için evlerini terk eden on binlerce kişi Türkiye sınırına akın ederken; Türkiye-Suriye hattında da insanlık dramları yaşanıyor. Savaşın ayırdığı ve parçaladığı ailelerden biri de aynı zamanda Türk vatandaşı olan Türkmen Zeydan Ailesi...

Halep'in Munbuç kasabasında yaşayan Zeydan Ailesi'nin bir kısmı 8 ay önce DAEŞ saldırılarından kaçarak Türkiye'ye geldi. Ancak avukat olan Mehammed Zeydan, Suriyeli eşi Nesrin El Ahmed, 3 çocuğu ve annesi orada kaldı. Bombamlama sonrası geçen hafta onlar da Kilis Öncüpınar Gümrük Kapısı'na geldi. Burada aile pasaport sorunu yaşadı. Türk pasaportu olmayan 3 çocuk annesi Suriyeli gelinin girişine izin verilmedi. Tüm girişimlere rağmen sonuç çıkmayınca babaanne Hatice Zeydan, 1.5 yaşındaki Usame, 3 yaşındaki Husem ve 5 yaşındaki Netali'yi yanına kalarak Kilis'e geldi. Muhammed Zeydan eşini yalnız bırakmayarak Suriye tarafında kaldı. Esselame Sınır Kapısı'ndaki camide yatıp kalkan çift, çocuklarının 300 metre ötesinde bir an önce Türkiye'ye girmeyi bekliyor. Kucağında torunu Usame'yle oğlu ve gelinini bekleyen Hatice Zeydan, gözyaşı döküyor ve anlatıyor: "Esad yıllarca bize zulüm etti. DAEŞ defalarca bize saldırdı. Son olarak ise Rus uçakları bizi bombaladı. Ruslar bizden ne istiyor? Herkes perişan. Çocuklar anne ve babalarını sorup ağlıyor. Aramızda 300 metre var ama kavuşamıyoruz.

ÖLSEM DE EŞİMİ BIRAKMAM'

Türkiye-Suriye sınırının sıfır noktasında 6 gündür eşi ile bekleyen Muhammed Zeydan ise Habertürk'e şunları anlattı: "Ben ve ailem aynı zamanda Türk vatandaşıyız. Eşim Suriyeli olmasından dolayı gümrük kapısında izin vermediler. Ben de onu yalnız bırakmamak için kaldım. Ölsem de eşimi bırakmam. Ama çocuklardan ayrı kalmamız bizi endişelendiriyor. Kötü şartlarda çaresizce yardım bekliyoruz."