KESK: 657 taslağı bizim açımızdan tartışılabilir bir taslak değildir

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 05 Kasım 2006 01:20, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

DEVLET MEMURLARI KANUNU TASARISI TASLAĞINA İLİŞKİN

BİLGİ NOTU 

     2005 yılı toplu görüşmelerinde konfederasyonlara dağıtılan Kamu Personeli Kanun Tasarısı Taslağı konfederasyonların, kamu kurumları ile üniversitelerin, yüksek yargının ve diğer çeşitli örgütlerin yoğun eleştirisi nedeni ile hükümet tarafından geri çekilerek, yeni bir taslak hazırlanmıştır. 

     Hazırlanan bu taslak Devlet Memurları Kanun Tasarısı Taslağı olarak bu yılki toplu görüşmelerde konfederasyonlara dağıtılmıştır. Toplu görüşmelerden sonra konfederasyonların bu taslağı tartışılabilir bulması halinde ortak bir komisyon kurulması ve bu komisyonun taslağa son şeklini vermesi prensipte ilke olarak kabul edilmiştir. 

     Ancak aşağıda da belirtildiği gibi konfederasyonumuz açısından bu taslak tartışılabilir bir taslak değildir. 

1. Taslak, halen 657 sayılı kanuna tabi personel için düzenlenmiştir. Bu taslakta, silahlı kuvvetler mensupları, hâkim ve savcılar, YÖK Personel Kanununa tabi olanlar ve üst kurullarda çalışanlar yer almamıştır. Bunların kendi kanunları bulunmaktadır. 

2. Taslakla sözleşmeli personelin tam veya kısmi süreli (günün belirli saatlerinde veya haftanın ya da ayın belirli gün veya saatlerinde) çalışması öngörülmüştür. Sözleşmeli personelle ilgili düzenleme 106. maddede yer almıştır. Buna göre, halen uygulanmakta olan sözleşmeli çalıştırma kriterlerinin (önemli bazı projelerin hazırlanması veya işletilmesi, özel bir meslek bilgisine veya ihtisasına ihtiyaç gösteren işler) yanı sıra; 

a. Sağlık, teknik, bilişim, güvenlik ve ulaşım hizmetleri ile kurumların temizlik ve bakım hizmetlerinde sözleşmeli personel çalıştırılacağı (Bu hizmet alanları devletin asli ve sürekli kamu hizmeti vereceği alanlar dışına çıkarılıyor), 

b. Mütercimlerin, tercümanların, tarihi belge veya eski harflerle yazılmış arşiv kayıtlarının değerlendirilmesi; iş yoğunluğunun az olduğu veya kadrolu personel istihdamının gerekli olmadığı haller (oldukça muğlâk bırakılmıştır), 

c. Halen görev yapan devlet konservatuarı sanatçı öğretim üyeleri, yerel yönetimlerde, Cumhurbaşkanlığında, Genel Kurmayda görev yapan sanatçı ve sanatkârlar, devlet tiyatroları, opera ve balelerde çalışan sanatkârların sözleşmeli çalıştırılacağı, 

d. Milli Eğitim Bakanlığı'nın kadrolu öğretmen istihdamıyla öğretmen ihtiyacının karşılanamaması durumunda sözleşmeli öğretmen çalıştırılacağı, 

e. Sözleşmeli personel için T.C. vatandaşlığı şartı aranmayacağı, 

f. Sözleşmeli personel çalıştırılabilecek alanlarda ihtiyaç halinde hizmet satın alınabileceği (taşeronlaştırma) hükümleri bulunmaktadır.

     Ayrıca sözleşmeli personelin sözleşmesinin sona ermesini düzenleyen 108. madde de: memurların basamak ilerlemesi cezası hükümlerinden birisinin sözleşmeli personel tarafından işlenmesi ve iki kez olumsuz sicil alması halinde sözleşmesinin sona ereceği de düzenlenmiştir.  

AÇIKLAMA 

     Anayasanın 128. maddesinde devletin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü olduğu kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevlerinin memurlar eliyle yerine getirileceği belirtilmektedir. 

     Bu taslakla, sağlık, teknik, bilişim, güvenlik ve ulaşım hizmetleriyle kurumların temizlik ve bakım hizmetlerinin sözleşmeli personel eliyle yürütüleceği, sözleşmeli personelin iş güvencesi ile iş sürekliliğinin de olmayacağı öngörüldüğünden: yukarıda sayılan kamu hizmetlerinin asli ve sürekli hizmetler kapsamının dışına çıkarılmaya çalışıldığı anlaşılmaktadır. 

     Bu durum Anayasanın 128. maddesine açıkça aykırıdır. Bu taslak yasalaşırsa sözleşmeli personelin çalıştırılacağı hizmet alanları (sağlık, teknik, bilişim, güvenlik ve ulaşım hizmetleriyle kurumların temizlik ve bakım hizmetleri) tamamen özelleştirilebilecektir. 

     Taslak ile bu alanlara, esnek çalışma getirilmektedir. Ayrıca, taslağın 108. maddesinde sözleşmeli personelin iş güvencesinin olmadığı ve her an sözleşmesinin feshedilebileceği açıklıkla belirtilmektedir.  

     Sözleşmeli personelin T.C. vatandaşı olmayabileceğine dair hüküm bu hizmet alanlarında yabancıların çalıştırılacağının sinyalini vermektedir. Özellikle sağlık alanında ithal doktor çalıştırılması planlanmaktadır. 

3. Taslakla, 657'deki hizmet sınıfı uygulaması kaldırılmış bunun yerine 18 adet kadro unvanlarının gruplandırılması getirilmiştir. Bu haliyle taslak 399 sayılı KHK'nın sözleşmeli personel için öngördüğü sistemi getirmiştir. 399'da 11 adet olan gruplandırma zamanla 5 âdete inmiştir. Gruplandırma sisteminde taraflar arasında toplu pazarlık yoluyla karşılıklı bir anlaşma olmadığı sürece sürekli sorun çıkmaktadır. Her kesim sürekli grubunu bir üst basamağa çıkarmak için çaba sarfedecektir. Bu taslakta, toplu pazarlık düzenlenmediğinden bir yenilikten bahsetmek mümkün değildir. 

4. Taslakta, 657'deki tüm yasaklar aynen devam etmektedir. 7. maddede siyaset yasağı, 14. maddede basına bilgi verme ve açıklama yapma yasağı, 27. maddede toplu eylem ve hareketlerde bulunma yasağı, 28. maddede grev yasağı bulunmaktadır. Taslakta, anayasanın 90. maddesine uygun olarak yürürlükte bulunan uluslararası sözleşmeler dikkate alınmamış, kamu görevlilerinin toplu pazarlık ve grev hakkına yer verilmemiştir. 

5. Taslağın 40. ve 41. maddelerinde istisnai kadrolar adı altında Hükümet Memurluğu getirilmektedir. Cumhurbaşkanlığı ve TBMM Genel Sekreterliği kadroları, müsteşarlar, müşavirler, özel kalem müdürleri, vali ve büyükelçiler, MİT kadroları, çeşitli idare ve genel müdürlüklerin genel müdürleri gibi. Bu tür kadrolarda çalışanların hükümetle gelip hükümetle gideceğine dair hükümler yer almıştır. Bu düzenleme ile bir nevi üst düzey kamu görevlilerine dolaylı siyaset hakkı tanınmıştır. Siyaset hakkının bunlar dışındakilere tanınmaması nedeniyle üst düzeyin alt düzeye açıkça siyasi baskı yapmasının yolu da açılmıştır. Ayrıca, korkunç bir kadrolaşmanın yaşanma ihtimali daima söz konusu olacaktır. 

6. Taslağın 58. maddesinde geçici görevlendirme düzenlenmiştir. Burada hiçbir sınırlayıcı hüküm konmamıştır. Dolayısıyla kamu görevlilerinin çok sık bir biçimde görevlendirme yoluyla sürgün edilmesinin yolu açılmıştır. Ayrıca bu şekilde birçok kadro görevlendirme ile doldurulup kadrolaşma yaratılabilecektir. 

7. Taslağın 63. maddesinde çalışma süreleri mevcut yasa ile aynı şekilde bırakılmıştır. (Haftada 40 saat) 

8. Taslağın 64. maddesinde senelik izinler iş gününe dönüştürülmüştür. Bu taslakta; hizmet süresi 5 yıla kadar olanlar için 15 iş günü, 15 yıla kadar olanlar için 20 iş günü, 15 yıldan fazla olanlar için 26 iş günü senelik izin hakkının tanınmaktadır.  

9.  Taslağın 68-75. maddeleri arasında mevcut sicil raporu yerine personel ve başarı değerlendirilmesi getirilmiştir. Personel ve başarı değerlendirme formlarında çeşitli performans kriterlerine göre değerlendirme yapılacağı düzenlenmiştir. Bu formların, memurların her türlü işlemlerinde dikkate alınacağı özellikle belirtilmiştir. Böylece, performans değerlendirmesi yasaya kuvvetli bir şeklide yerleştirilmiştir. 

10. Disiplin cezaları hemen hemen aynı kalmıştır. Bu konu Taslakta 76 ile 93. madde arasında düzenlenmiştir. İzinsiz il dışına çıkma ceza olmaktan çıkarılmıştır. Disiplin cezası verilmesi ile ilgili 2 yıllık zaman aşımı süresi memurun aleyhine 3 yıla çıkarılmıştır. Disiplin cezasında karar verme süresi de 15 günden 30 güne çıkartılmış, memurun aleyhine düzenlenme yapılmıştır. Uyarı ve kınama cezalarına karşı yargı yolu açılmıştır. 

11. Mali haklar 109 ile 116. maddeler arasında düzenlenmiştir. Mevcut karmaşık sistem yerine temel görev aylığı, hizmet farkı ek ödeneği ve performans ödemesi getirilmiştir. Ayrıca ders ücreti, vekâlet ücreti ve ikinci görev ücreti de düzenlenmiştir. Ancak, nöbet ve fazla çalışma ücreti taslakta düzenlenmemiştir. Dolayısıyla mevcut yasadan bile geriye gidilmiştir. Anayasanın 18. maddesine aykırı bir biçimde angarya çalıştırmanın yolu açılmıştır. Personelin yıllık performans değerlendirme sonuçlarına göre temel görev aylığının %5'i kadar ücret verilebileceği düzenlenmiştir. 

12.   Taslakta sosyal yardımlar 117-120. maddeler arasında düzenlenmiştir. Sosyal yardımlardan yiyecek yardımı mevcudun gerisine gitmiştir. Yiyecek için yapılan kısmi yardımlar geri alınmıştır. Giyecek yardımı sadece zorunlu üniforma giyenlerle sınırlandırılmıştır. Ulaşım yardımı düzenlenmemiştir. Sosyal tesis, konukevi ve kamu konutu (lojman) ile ilgili hiçbir düzenleme yer alamamıştır. Eğitim ve dinlenme Tesislerinin devir ve tasfiyesi geçici 15. maddede düzenlenmiştir. Sosyal haklar büyük oranda budanmıştır. 

13. Aylığın ödenmesinin peşin değil de ay sonunda yapılacağı 125. maddede düzenlenmiştir. 

14. Geçici 19. madde ile sağlık personelinin döner sermayeden aldıkları ek ödemelere sınırlandırmalar getirilmiştir. 

15. Taslakta halen görev yapan memurların kazanılmış haklarının korunacağına dair düzenlemeler bulunmaktadır. Ancak sözleşmeli personel çalıştırılacak olan hizmet alanları (sağlık, teknik, bilişim, güvenlik ve ulaşım hizmetleriyle kurumların temizlik ve bakım hizmetleri) özelleştirilebileceğinden, buralarda çalışan memurların da iş güvencesinden bahsetmek zordur. Çünkü çalıştığı kurum özelleştirilen memur devlet personel havuzuna alınacak veya sözleşmeli personel kadrolarına geçmesi özendirilecektir. Bu durum başlı başına bir sorun teşkil etmektedir. Ayrıca özelleştirme nedeni ile kadrosu kaldırılan memurlar da sözleşmeliye geçirilebilecektir. Sonuç olarak bu taslakta, mevcut 657 sayılı kanunun gerisinde düzenlemeler yapılmıştır. Başta toplu pazarlık ve grev hakkı olmak üzere kamu görevlilerinin temel hak ve özgürlükleri göz ardı edilmiştir.  

16. Özellikle, taslağın 121. maddesinde bu taslakta yer alan mali ve sosyal haklar dışında memurlara başkaca mali ve sosyal hak imkânı tanınmayacağı belirtilerek, toplu pazarlık hakkı önüne açıkça engel konulduğu gibi (Tüm Bel Sen tarafından yıllardır belediyelerle yapılan toplu sözleşmeler göz ardı edilmiştir) 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununa göre mevcut olan ?toplu görüşme? sisteminden dahi bahsedilmemiştir. Bu taslakla iş güvencesiz, sözleşmeli personel çalıştırma alanları çoğaltılmış, performans değerlendirmesi kriterleri getirilmiş, kısmi olarak performans ücreti düzenlenmiştir. 
 

Av. Öztürk TÜRKDOĞAN  
KESK Hukuk Danışmanı

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber