Baluken: Toplantıda somut gelişme sağlanamadı

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın, grup başkanvekilleri ile gerçekleştirdiği toplantıda hiçbir somut gelişmenin sağlanamadığını savundu.

Baluken, düzenlediği basın toplantısında, Kahraman başkanlığında 6 saat süren toplantıda daha çok istişare, fikir alışverişi ve Türkiye'nin temel sorunlarının çözümü üzerinde nasıl bir ortaklaşma sağlanabileceği yaklaşımı üzerinde tartışmalar yürütüldüğünü kaydetti.

"Tabii toplantı 6 saat sürünce kamuoyunun çözüme dair, 'Acaba bazı somut sonuçlar mı ortaya çıkacak?' şeklinde bir beklentisi de oluştu. Ancak üzülerek belirtmek istiyoruz ki 6 saatlik toplantıda hiçbir somut gelişme sağlanamadı" diyen Baluken, mevcut sorunların çözümüne ve yaşanan savaş, çatışma süreci, terör olaylarına yönelik, somut olarak önerebilecek tek bir mekanizmanın karar altına alınmadığını söyledi.

Siyasi parti temsilcilerinin kendi siyasi perspektiflerinden değerlendirmeler yaptıklarını, çözüm önerisi sunduklarını anlatan Baluken, somut öneri noktasında, zayıf tartışma olduğunu savundu.

HDP olarak kendi somut önerilerini ortaya koyduklarını belirten Baluken, bunun başında Meclis'te 4 partinin dahil olacağı bir "Çözüm Komisyonu" kurularak, hem iç hem de dış politik gelişmelerle ilgili tüm sorun alanlarına temas ederek, gerekli çözüm yöntemlerini geliştirmesinde inisiyatif almasını teklif ettiklerini dile getirdi. Baluken, bunun CHP temsilcisi tarafından da önerildiğini, MHP ve AK Parti grup başkanvekillerinin katılmaması nedeniyle somut gelişme sağlanamadığını aktardı.

Meclis Başkanı Kahraman'ın, yaşanan gelişmelerle ilgili siyasi parti genel başkanlarıyla görüşmesi ve ortak toplantı yapılmasının ön açıcı olabileceğini ifade ettiklerini, ancak diğer partilerin konuyla ilgili düşüncesini öğrenme şanslarının olmadığını anlatan Baluken, CHP'nin olumlu yaklaştığını, Kahraman'ın konuyla ilgili nasıl bir inisiyatif kullanacağıyla ilgili bilgilendirme yapmadığını belirtti.

Baluken, "Bu toplantı gibi Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın da mutlaka yaşanan sorunların çözümü noktasında siyasetteki kapalı olan diyalog kanallarının açılması hususunda Meclis Başkanı tarafından bir çağrıyla diyaloğa davet edilmeleri gerektiğini ifade ettik. Sadece Meclis'te 4 siyasi parti grup başkanvekilinin bir araya gelmesi değil, tam da en yakıcı sürecin yaşandığı bir dönemde Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın siyasi parti genel başkanları ile görüşerek sorunların çözümü noktasında nasıl bir ortaklaşma sağlanabileceği konusunda inisiyatif geliştirmeleri gerektiğini, ancak mevcut siyasal konjonktürde böyle bir adıma niyetleri olmadığını, o nedenle Meclis Başkanı tarafından böylesi bir çağrının olabileceğini ifade ettik." diye konuştu.

Siyaseti kutuplaştıran, toplumsal kesimleri karşı karşıya getiren, çatışmayı derinleştiren dil ve üslup sorunun çözülmesi gerektiğini, bu konuda da Meclis Başkanı'nın siyasi parti genel başkanlarına çağrı yapabileceğine yönelik öneride bulunduklarını dile getiren Baluken, şunları kaydetti:

"Parlamento'nun çözüm konusunda irade ve inisiyatif sahibi olduğu vurgusunun ön plana çıkması gerektiğini ifade ettik. Çözüm Komisyonu kurulması durumunda Komisyon aracılığıyla kurulmaması halinde ise siyasi partilerin ülkedeki temel sorun alanlarını rahatlatacak bazı demokratikleşme reformlarını mutlaka Parlamento'ya getirmeleri ve yasal düzenlemeler yapılmasıyla ilgili bir sürecin yürümesi gerektiğini ifade ettik. Bunlarla birlikte iç ve dış politikada AKP'nin uyguladığı savaş politikalarının ülkemizi getirdiği uçurumun eşiğine işaret ettik ve mutlaka bu yanlış politikalardan vazgeçilmesi için hükümetin de muhalefetten gelen önerilere açık olmasını vurguladık. 2,5 yıllık Çözüm Süreci kapsamında can kayıpları yaşanmamasının ne kadar önemli olduğunu, her gün onlarca cenazenin kalktığı bir ortamda müzakere masası ve çözüm iradesine geri dönme dışında çok fazla seçeneğe sahip olmadığımızı ifade ettik. Bu konuda partilerin farklı değerlendirmeleri oldu."

Toplantıda, somut öneriler etrafında bazı gelişmelerin olmasını istediklerini ama 6 saatlik mesainin sonunda gelinen noktanın, daha önce TBMM Genel Kurulu'nda olduğu gibi, herhangi bir somut mekanizma oluşturmadan, çözüm önerileriyle ilgili ortaklaşmadan bir deklarasyon metni hazırlanması talebinin dile getirildiğini, kendilerinin bunu ciddiyetten uzak yaklaşım olarak nitelendirdiklerini anlatan Baluken, deklarasyon ve kınama metinlerinin çözüm getirmediğini, toplumun Meclis'ten kınama metinleri değil, somut çözüm önerileri geliştirmesini beklediğini savundu.

Baluken, dokunulmazlık konusundaki tutumlarını toplantıda ifade ettiklerini belirterek, 550 milletvekiliyle ilgili kalıcı bir anayasal düzenlemenin yapılmasını, Cumhurbaşkanı'nın vatana ihanet dışındaki suçlardan yargılanmasının önünün açılmasının önemli olduğunu, kürsü dışındaki diğer dokunulmazlıklara ihtiyaç olmadığını, mevcut fezlekelerin Karma Komisyona gönderilerek, hukuk normları göz önünde bulundurularak değerlendirilebileceğini söylediklerini aktardı. İdris Baluken, "Terör suçu adı altında Türkiye'de düşünce ifade, örgütlenme özgürlüğü ekseninde yapılan siyasi suçlamalar mahkum edilip, diğer yüz kızartıcı, ahlaki suçlarla ilgili koruma kalkanı oluşturulmaya çalışılırsa ne bizim ne kamu vicdanının kabul etmesi mümkün değil." dedi.

Baluken, 6 saatlik mesaiden sonra somut gelişme sağlayamadan, herhangi bir somut mekanizma çıkaramadan toplantının sona erdiğini, benzeri toplantılara açık olduklarını ve gerekli görüldüğünde devam edebileceğini söyledi.