Bozdağ: CHP, fezleke için şikayet kampanyası başlattı

Bozdağ, AK Parti Grup Toplantısı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Cezai Konularda Adli Yardımlaşma Kanun Tasarısı'nın, tamamen teknik bir konu olduğunu belirten Bozdağ, "Zaten uluslararası sözleşmelerde var olan hükümlerden hareketle biz o alanda bir usul kanunu çıkarıyoruz." diye konuştu.

Uluslararası anlaşmalarda hüküm olduğu takdirde uygulamada sorunların yaşanabildiğini anımsatan Bakan Bozdağ, şu bilgileri verdi:

"Herkes sözleşmeye yeteri kadar bakmıyor, ilgilenmiyor. Biz şimdi uygulayıcıların doğrudan bakabilecekleri o sözleşmelerde bu usule ilişkin kuralları bir kanun metni haline getirdik. Bizim uygulayıcımız doğrudan o kanunu uyguladığı zaman yargıya, yardımlaşmaya ilişkin uluslararası sözleşmeleri uygulama imkanı bulmuş olacağız. Bir de Türkiye'nin suçluların iadesine, adli yardımlaşmaya ilişkin anlaşması olmayan ülkelerle olan konularda uyacak bir usul yok şu anda. O da teamüle göre yapılıyor. Şimdi onlarla ilgili de bu usul uygulandı. Bu Perşembe günü komisyonda görüşeceğiz. Komisyon görüşmelerinden hemen sonra Genel Kurula gelecek. Siyasi partilerde bir uzlaşma olacağını tahmin ediyorum. Yasa tamamen teknik usule ilişkin bir konu. Zaten muhalefetin olumlu, yapıcı eleştirilerini dikkate alırız. Herhalde yasalaşır."

Avrupa Birliği'ne uyum kapsamında bir torba yasanın yanı sıra uluslararası anlaşmaların Meclis gündemine geleceğini aktaran Bozdağ, "Adli İşbirliği Kanunu var, Siyasi Etik Kanunu var o gelecek. Ondan sonra işte Torba yasa var Plan ve Bütçedeki. Bir de İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu var." ifadesini kullandı.

Bozdağ, başka bir soru üzerine de Anayasa Mahkemesiyle ilgili bir düzenlemenin yakın tarihte gündemlerinde bulunmadığını belirtti.

- Dokunulmazlık konusu

Dokunulmazlıklar konusunda ise Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun teklifinin net olduğunu, siyasi partilerin tutumlarının da göründüğünü belirten Bozdağ, "Şimdi MHP koyduğu şartlarla 'Ben buna yokum' dedi, benim gördüğüm. CHP'nin şartları da bana göre nasıl yok olacaklarını anlatan şartlar. Ön şarta bağlı evetleri var. Yani ön şartları olmazsa bu öneriye 'evet' demeyeceklerini ifade ediyorlar. Dolayısıyla benim kanaatim, CHP'nin şeyi de buna 'hayır' cevabıdır. Ama şu anda bizim önerimizle ilgili bir hazırlık yapıyor grubumuz. Son durumunu bilmiyorum." dedi.

Adalet Bakanı Bozdağ, şunları kaydetti:

"Bizim önerimiz çok net. Meclis'in, Anayasa ve Adalet Komisyonundan oluşan Karma Komisyonun çalışma usulü, Genel Kuruldaki görüşme usulü, bunlarda geçecek zaman dikkate alındığında madem hepsini kaldırmak istiyorsunuz, o zaman gelin ek bir maddeyle buna yargılama yolunu açalım. Bizim önerimiz var. Meclis buna fazla zaman ayırmasın. Ama onların önerileri 'şu, şu, şu şartlar olursa olur'. Zaten Meclis bir yargılama yapmıyor. Meclis sadece yargılamanın önünü açıyor. Anayasaya ek madde konuyor. Anayasanın hangi maddesi hangi maddesine aykırı olacak. Anayasanın maddeleri arasında hiyerarşi yoktur. Anayasanın her bir maddesi diğer maddesine eşittir. Yürürlüğe girdiği andan itibaren anayasa hükmüdür. Dolayısıyla bir anayasa kuralının, diğer bir anayasa kuralına aykırılığı, uygunluğu, denetimi yapılamaz. Olmaz öyle şey."

- "CHP şikayet kampanyası başlattı"

Bakan Bozdağ, "Sadece haklarında iddia olunanlarla ilgili yargılamanın önündeki engeli kaldırıyor. Yargılamanın önündeki engeli kaldırmak birilerinin suçluluğu hakkında iddiada bulunmak anlamına gelmez. Meclis'in dokunulmazlıkları görüşmesi, sadece yargılamanın önündeki engeli kaldırmak değil, aynı zamanda yarı adli soruşturma işlemidir. Zımni şekilde iddia içerir. 'Böyle böyle ciddi bir şey var. Buna göre cezalandırılsın' anlamı taşır, dokunulmazlığı Genel Kurul'da tek tek görüşüp kaldırırsanız. O zaman savunma hakkı kutsal bir haktır, orada olması lazım. Ama geçici madde konması, haklarında dokunulmazlık bulunan milletvekillerinin suçluluğu hakkında bir iddia değildir. Sadece dokunulmazlık nedeniyle yargılanmalarının önündeki yargılama engelinin kaldırılmasıdır. İkisi birbirinden tamamen farklı şeyler. O yüzden savunma hakkını bu konuyla irtibatlandırmak yanlış olur." değerlendirmesinde bulundu.

Başka bir soru üzerine Bozdağ, CHP'nin, Türkiye'nin her tarafında il teşkilatları aracılığıyla şikayet kampanyası başlattığını vurgulayarak, "Herhalde herkesi şikayet edip fezlekesi olmayan herkesi fezlekeli hale getirmek için bir kampanya yürütüyor CHP. Samimi bir yaklaşım değil, yaptıkları etik de doğru da değil. Böyle bir şey olmaz." ifadesini kullandı.

Bozdağ, "Bizim dediğimiz çok net. Şimdi siz birisi hakkında şikayette bulunursanız, o fezlekeye hiç dönüşmeyebilir. Savcılık işleme koymaz veya takipsizlik verir, buraya gelmeyebilir. Fezleke demek, savcının ciddi bulduğu ve Meclis'in bu konuda karar vermesini arzu ettiği bir iddiayla ilgilidir. Ona ne yapıyor şimdi? Herkes hakkında bir dilekçe verdiğiniz an UYAP'a giriyor. Hepimizin hakkında bir dilekçe verdiğiniz an UYAP'a giriyor. Bu, doğru bir yaklaşım değil. O zaman herkes, herkesle ilgili dilekçe verir, 550 milletvekili bir saat içinde hepsi fezlekeli olur. Böyle bir şey olabilir mi?" diye konuştu.

Bir soru üzerine ise Bozdağ, Rıza Sarraf'la ilgili ABD'nin, Türkiye'den bir şey istemediğini belirterek, şunları kaydetti:

"Şu anda ABD'de yürüyen bir soruşturma var. Amerikan savcısından alırsınız bu bilgileri. Onun dışında da bu soruşturmayı düğün bayram gibi kutlayan 'paralel iftiracılardan, alçaklardan', 'Cumhurbaşkanımıza düşmanlık yapmayı ibadet zanneden alçaklardan' alabilirsiniz. Detay bilgileri onlardan alın."

Hüseyin Gazi Kaykı