Diyanet müfettişlerinin açıkladığı sonuç bildirgesi

Diyanet müfettişlerinin 26. seminerinin sonuç bildirgesi açıklandı

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 07 Nisan 2016 17:37, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Diyanet müfettişlerinin açıkladığı sonuç bildirgesi

26. MÜFETTİŞLER SEMİNERİ SONUÇ BİLDİRGESİ

Diyanet İşleri Başkanlığımız; yerleşmiş geleneği, duruşu ve toplumun tüm katmanlarını kuşatan hizmet anlayışıyla, kurulduğu günden bu yana daima aziz milletimizin teveccühünü kazanmış, bunun doğal sonucu olarak da gerek ulusal gerekse uluslararası arenada saygınlığını her geçen gün daha da artırmıştır.

Başkanlık hizmetlerine ivme kazandırılması noktasında rehberlik ve denetim faaliyetlerinin rolünün daha etkin hale getirilmesi, değişen dünya koşullarında Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı hizmetlerinin aktüel gelişmeler çerçevesinde kapsamlı bir şekilde gözden geçirilmesi ve yürütülen çalışmalar sırasında karşılaşılan sorunlarla ilgili müzakerelerde bulunulması amacıyla 1-5 Nisan 2016 tarihleri arasında Afyonkarahisar'da 26. Müfettişler Semineri tertip edilmiştir.

Başkanlık Müfettişlerinin katılımlarıyla gerçekleştirilen Seminere Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Haşan Kamil YILMAZ, I. Hukuk Müşaviri Mustafa DAVARCI, Din Hizmetleri Genel Müdürü Doç. Dr. Yaşar YİĞİT, Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. Ali ERBAŞ ve İnsan Kaynakları Genel Müdürü Osman TIRAŞÇI ile Malzeme Yönetimi ve Satın Alma Daire Başkanı Haydar BEKİROĞLU da iştirak etmişlerdir.

Seminerin açılış konuşmasını yapan Rehberlik ve Teftiş Başkanı Doç. Dr. İsmail KARAGÖZ; Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı olarak düzenledikleri seminerlerde denetimin etkinlik ve verimliliğini artırmayı hedeflediklerini, teftiş, inceleme ve soruşturma hizmetlerinin, yönetimin olmazsa olmaz bir parçası ve planlanan işlerin başarıya ulaşmasının vazgeçilmez şartı olduğunu, modern yönetimin planlama, uygulama ve kontrol şeklinde üç temel unsur ihtiva ettiğini ve denetimsiz yönetimin istenilen düzeyde başarıya ulaşamayacağını beyan etmiştir. Birim olarak, yapılan denetimlerin eğitici ve rehberlik edici bir anlayışla ifa edilmesini önemsediklerini, bu manada hata ve kusur arayıcı değil, yol gösterici, yanlışları düzeltici ve doğruları ikame edici bir yöntem kullanmaya büyük özen gösterdiklerini belirten Sayın KARAGÖZ; konuşmasının son kısmında adalet ve hakkaniyet kavramlarına vurgu yaparak, inceleme ve soruşturmalarda haklıyı haksızdan, suçluyu suçsuzdan tarafsız bir tutumla ayırt edebilmenin çok mühim olduğunu, adaletin duygulara, ideolojilere, kin, nefret ve öfkeye mahküm edilemeyeceğini dile getirmiştir.

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Haşan Kamil YILMAZ ise konuşmalarında; denetim ve murakabenin insanlık tarihi boyunca var olageldiğini, teftiş birimlerinin, kurumların olmazsa olmaz birer parçası olduğunu, yönetici konumunda olan kişilerin düzeltilmesi gereken pek çok şeyi rutin iş akışı içerisinde normal gördüğünü veya fark edemediğini, bunun sistem körlüğü olarak isimlendirilen genel bir durum olduğunu, bu nedenle yürütülen hizmetlerin denetime tabi tutularak dışarıdan bir bakış açısıyla değerlendirilmesinin önem arz ettiğini, kurumların ancak kendilerini murakabe edebildiği ve kusurlarını ortaya döküp onları tashih edebildiği sürece geleceğe emin adımlarla yürüyebileceğini, aksi halde kendilerini yenilemeyen müesseselerin yıpranmaya ve etkinliklerini kaybetmeye mahküm olduklarını ifade etmiştir. İnceleme ve soruşturmalarla ilgili, bir görevli hakkında isabetli karar verebilmenin de zor ve mesuliyetli bir iş olduğunu, bu manada Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının çok önemli bir vazife ifa ettiğini belirten Sayın YILMAZ seminerde ayrıca "Peygamber Hasreti" konulu bir de konferans vermiştir.

Başkanlık hizmetlerinin ele alındığı seminerde; 633 Sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'un "Siyasetle İlgilenme" Başlıklı 25'inci Maddesinde Yer Alan Eylemin Mahiyeti ve Deli ilendi rilmesi ile Bu Eylemden Ötürü İşlerine Son Verilen Personelle İlgili İdari İşlemlerin Yargı Tarafından İptal Edilme Gerekçeleri, Zimmet ve Güveni Kötüye Kullanma Suçlarının Mahiyeti ve Sınırı, Uygulamalı Olarak Rapor Sonuç Yazım Yöntemi, İnceleme ve Soruşturmalarda İfade Alma Teknikleri, Tahkikatlarda Veri Elde Etme Yöntemleri ve Delil Toplamada Yeterlilik, Mali Açıdan Suç Niteliği Taşıyan Eylemlerle İlgili Yürütülen Tahkikatlarda İzlenebilecek Yöntemler gibi konularda sunumlar ve geniş kapsamlı müzakereler gerçekleştirilmiştir.

Seminer sonucunda aşağıda yer alan hususların Başkanlığımız personeliyle ve kamuoyuyla paylaşılmasının yararlı olacağı değerlendirilmiştir:

1) Diyanet İşleri Başkanlığının en köklü ve saygın birimleri arasında yer alan Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı; bilgi, birikim ve yüksek iş disipliniyle bugüne kadar olduğu gibi bundan sonraki süreçte de Başkanlığın ulusal ve küresel ölçekteki hizmetlerine her platformda katkı sunmaya devam edecektir.

2) Diyanet İşleri Başkanı adına görev ve hizmet yürüten Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı, sınırlı sayıdaki insan gücüyle, kendisine verilen görevleri en iyi şekilde yerine getirme ve Başkanlık hizmetlerine katkı sağlama konusunda azami gayret göstermektedir.

3) Son dönemde karşı karşıya kalınan terör ve şiddet olayları nedeniyle verilen şehitler, yitirilen masum canlar ve yaşanan mağduriyetler vicdan sahibi her insanı kuşkusuz derinden etkilemektedir. Birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularının güçlendirilmesi, milletçe bir arada yaşama kültürünün geliştirilmesine büyük katkılar sunan Diyanet İşleri Başkanlığımız, geçmişte olduğu gibi bundan sonraki süreçte de aziz milletimizin her bir ferdinin, birbiriyle dayanışma içerisinde olması için aktif sorumluluk üstlenecektir. Bu çerçevede Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının, rehberliği ve eğitici denetim anlayışını önceleyen görev bilinciyle, Teşkilat mensupları arasında birlik ve beraberliğin tesisine yönelik yapmakta olduğu çalışmaların, aynı zamanda milletçe bütünleşmenin sağlanmasında önemli bir yeri olacağı değerlendirilmektedir.

4) Geçmişte olduğu gibi bugün ve gelecekte de Başkanlığın her kademesinde görev alan personelimiz; görevin ifası sırasında her türlü siyasi ve ideolojik düşüncelerden, ırkçı ve ayrıştırın söylemlerden uzak durmaya, toplumun tüm kesimlerini kucaklayıcı nitelikte hizmet vermeye kararlılıkla devam edecektir.

5) Diyanet İşleri Başkanlığı, her türlü siyasi görüş ve düşüncenin dışında kalarak milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinip topluma sağlıklı dini bilgiler sunan Anayasal bir kuruluştur. Teşkilat mensuplarının; toplumsal algı üzerindeki etkisi gün geçtikçe artan sosyal medya iletişim araçlarını kullanırken sözü edilen amaç ve ilkeler doğrultusunda hareket etmeleri, bu bağlamda; herhangi bir siyasi partiyi, tutum ve davranışlarını övmek ya da yermek olarak değerlendirilebilecek, kişileri veya toplumun çeşitli kesimlerini dışlayıcı nitelikte yorum ve paylaşımlarda bulunmamaları konusunda her zamankinden daha hassas davranmaları gerekmektedir.

6) Teşkilatımızın her bir personelinin; hizmet içinde ve dışında Başkanlığımıza mensubiyet ruhuna ve İslam ahlakına yaraşır tarzda hareket etmek, söz, fiil ve davranışlarıyla topluma örnek ve rehber olmak, birlik ve beraberliğe katkı sağlamak gibi son derece önemli sorumluluklar üstlendiğinin şuur ve idraki içerisinde bulunması gerektiği vurgulanmıştır.

7) Kuşkusuz denetim hizmetleri, iş ve işlemlerin en iyi şekilde yapılması, kaynakların verimli şekilde kullanılması ve stratejik hedeflere en doğru yoldan ulaşılması konularında idareye yol gösteren bir özelliğe sahiptir. Bu açıdan bakıldığında denetimin, yönetimin ayrılmaz bir parçası olduğu, ayrıca kurumsal amaçların gerçekleştirilmesi ve kurumun modern yönetim ilkelerine göre idare edilebilmesinin de en önemli aracı olduğu göz önünde bulundurulmalıdır.

8) Kamu idaresinin etkinlik ve başarısı, adalet ve hakkaniyet temeline dayanmasına bağlıdır. Adaletin tesisindeki gecikme ve aksaklıklar kamu yönetimine güvensizlik duyulmasına ve iş barışının bozulmasına yol açacaktır. Bu bağlamda müfettişler tarafından yürütülen her türlü denetim faaliyetinde adalet ve hakkaniyet içerisinde hareket edilmesi ve özellikle yürütülen tahkikatlarda ölçülülük ilkesinin gözetilmesi ne kadar gerekli ise aynı şekilde, Başkanlığın hizmet politikalarına, topluma örnek ve rehber olma şuuruna aykırı eylemleri sabit olan personel hakkında gerekli yaptırımların uygulanması ve bu konuda tüm personele eşit muamelede bulunulması da adalet ve hakkaniyetin tesisi açısından o derece ehemmiyet arz etmektedir.

Teşkilatımız mensuplarına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.

05/04/2016

DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI

Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber