Fed faizleri hiç artırmayabilir

Kadife Şahin

ING Bank Türkiye Genel Müdürü Pınar Abay, Amerikan Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artış hızına dair beklentilerin aşağı çekildiğini söyledi.

"Hatta piyasalarda fiyatlama eğilimi 2016'da faiz artışı yapılmayacağı değerlendirmesini de dikkate almaya başladı" diyen Abay, "Aralıkta FED'in faiz artışı yaptığı noktadan farklı bir yerdeyiz" yorumunu yaptı. Pınar Abay, şöyle devam etti: "Değişen beklentilere bağlı olarak gelişmekte olan ülke piyasaları son dönemde daha iyi bir performans sergiledi. Ocak ortasından bu yana olan gelişmeler dikkate alındığında, ABD'de faiz artırımlarının öngörülenden yavaş gerçekleşebileceğine dair değerlendirmeler yanında diğer küresel ölçekli merkez bankalarının faizleri eksiye indirmeleri gelişmekte olan ülkelere yönelik risk iştahını olumlu etkiliyor. Bu ülkelere yönelik sermaye akımlarını destekliyor. Gelişmekte olan ülke varlıkları olumlu bir performans gösteriyor."

'Hedefte teknoloji var'

ING Bank'ın Türkiye planlarına yönelik sorularımızı da yanıtlayan Abay, "ING Bank olarak 2016 yılında odaklanacağımız konulara ilişkin stratejilerimizi belirledik. Hedefimiz bankacılık lisansına sahip teknoloji şirketi olmak. Teknolojiyi ana odağımıza aldık" dedi. İç süreçlerinde ve müşterilerine sundukları ürün ve hizmetlerde hızlı, analitik, yalın ve daha adil fiyatlama ile bankacılıkta oyunu değiştirdiklerini söyleyen Abay, bankacılıktaki yeni değişime ilişkin şöyle konuştu:

"ParaMara ile Türkiye'de geliştirdiğimiz yeni nesil ödeme sistemi altyapısını ING Grubu'na ihraç ettik. ING bu altyapıyı kullanarak İspanya ve Hollanda'da bir ödeme uygulaması lanse etti.

Avusturya'nın mobil ve dijital bankacılık uygulamalarını da Türkiye'de geliştirerek, ilk faturamızı kestik. ING Bank Türkiye ekibi olarak ING'nin diğer ülkelerine yazılım ihracatı yapmayı sürdürerek ülkemize katma değer sağlayacağız.

Türkiye'de bankacılığın laboratuvarı olacağız. Bankacılık sektörünün ilk 'hackathon'larından birini hayata geçirmemiz teknoloji şirketi olma hedefimizin bir uzantısı.

Banka, banka dışında

Birçok finansal teknoloji şirketi ile iş modelleri test ediyor, bir laboratuvar gibi çalışıyoruz. Bu kapsamda, Levent'te bir dijital atölye kuruyoruz. Farklı start-up'larla fikir alışverişinde bulunacağımız bu merkezle amacımız yeni fikirlere ulaşmak."

Yeni iş yapma biçimiyle bankacılığın banka kanalları dışında yapılacağını dile getiren Abay, "Stratejik iş ortaklıklarıyla beraber geliştirdiğimiz hizmetlerle müşterilerimize ihtiyaç duydukları ürünleri, ihtiyaç duydukları anda ve yerde ulaştırıyoruz.

Hedefimiz 5 bin temas noktasından müşterilerimizin yaşam alanlarına dahil olmak. 5 yıl içinde rakamlarımızı 2 katına çıkaracağız. Stratejimize paralel olarak, az sayıda şube ile en iyi şube bankacılığını yaparak müşteri sayılarımızı artıracağız" dedi. Abay, sektörün hangi alanda büyüyeceği konusunda ise şu yorumu yaptı:

"2016'da risk ağırlıkları daha düşük olan kurumsal ve ticari krediler ile KOBİ kredilerinde büyüme iştahı daha güçlü olacak. Bu yıl ticari kredilerde yüzde 14-15 civarında bir büyüme görülebilir. Ancak bireysel kredilerdeki risk ağırlıklarının aşağı çekilmesi de bankaların bu alanda daha aktif olmayı değerlendirecekleri bir ortam yaratıyor. Özetle sektör bu yıl kredi - mevduat oranını koruyacağı, dengeli bir kredi ve mevduat büyümesi gerçekleştirecek.

Karlılıkta ise ücret ve komisyon geri ödemelerinde yavaşlama, operasyonel giderleri kontrol altına almaya yönelik çabalar yanında genel karşılık oranlarında öngörülen düşüşün de etkisiyle sektörün net karının çift basamaklı düzeyde büyüyebileceği anlaşılıyor."

Kentsel nüfus tasarruf eğilimli

- Türkiye'de tasarruflar artar mı?

Bu sorunuza Ekim 2011'den bu yana ING Bank olarak yürüttüğümüz Türkiye'nin Tasarruf Eğilimleri Araştırması sonuçları ile cevap vermek isterim. Kentsel tasarruf sahipliği oranlarını ve tasarruf eğilimlerini belirlemek amacıyla her üç ayda bir yenilenen araştırmamızın 2015 4'üncü çeyrek sonuçlarına göre, kentsel nüfusta tasarruf sahipliği oranı ortalamanın üzerine çıkarak yüzde 13.6'ya yükseldi ve son 2014 yılı ortasından beri belirlenen en yüksek seviyesine ulaştı.

Geçtiğimiz yılın 4'üncü çeyreğinde tekrarlanan genel seçimlerin tek parti hükümeti kurmaya imkan tanıyan bir parlamento yapısı oluşturması yurtiçi piyasaları olumlu etkiledi. Ekonomideki belirsizliği gösterme açısından önemli bir makro değişken olarak öne çıkan enflasyon, hane halkının tasarruf sahipliği oranını desteklemiş gözüküyor.

'Kur ve faizdeki baskı azalabilir'

- Sektörün risk ve avantajları nedir?

Yurtiçi piyasalarımızın diğer gelişmekte olan ülkelerle karşılaştırıldığında Fed'in normalleşme adımlarına ve küresel piyasalardaki oynaklığa duyarlılığı çok yüksek.

Sermaye akımlarında olası dalgalanmalar yanında faizlerin baskı altında kalma ihtimali büyüme, enflasyon ve dış finansman gibi temel makro göstergeleri de olumsuz etkileme potansiyeli taşıyor. Küresel para politikalarında birçok belirsizlik söz konusu ve sermaye akımlarındaki hızlı dalgalanmalar ana risk. ABD'de faiz artırımlarının öngörülenden yavaş olabileceğine dair değerlendirmeler yanında diğer küresel ölçekli merkez bankalarının faizleri eksiye indirmeleri gelişmekte olan ülkelere yönelik risk iştahını olumlu etkiliyor.

Bu beklentiler korunursa sermaye akımları görünümü öngörülenden daha güçlü olabilir ve bu da kur ve faizler üzerindeki baskıları rahatlatabilir.