Sağlıkçılar hem şiddet görüyor, hem şiddet uyguluyor
İZMİR'de sağlık çalışanları arasında yapılan araştırmada sağlık görevlilerinin aile içinde şiddet gördüğü ve şiddet uyguladığı ortaya çıktı. Dr. Aylin Sena Beliner, uygulanan ve maruz kalınan şiddette ilk sırayı yüzde 19.2 ile sözel, ikinci sırayı yüzde 11.6 ile duygusal şiddetin aldığını söyledi.
Hatay Kılıçreis Sağlık Ocağı'nda görev yapan Dr. Aylin Sena Beliner, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Halk Sağlığı dalında yüksek lisans yaptı. Dr. Aylin Sena Beliner, ?Konak Sağlık Grup Başkanlığı'na bağlı kurumlarda çalışan personelin aile içi şiddetle karşılaşmasının değerlendirilmesi' konulu mezuniyet tezi hazırladı. Doç.Dr. Alparslan Ergör'ün danışmanlığındaki anket çalışmasına sağlık ocakları, ana çocuk sağlığı aile planlaması merkezleri, Konak Sağlık Grup Başkanlığı ile verem savaş dispanserlerinde çalışan 391 görevli katıldı. Ankete 131 doktor, 63 hemşire, 111 ebe, 8 diş hekimi 3 eczacı, 3 yardımcı sağlık görevlisi, 27 toplum sağlığı çalışanı, 45 büro-temizlik şirketi elemanı katıldı. Aile içi şiddetin önemli halk sağlığı sorunu ve insan hakları ihlali olduğunu belirten Dr. Beliner, şöyle dedi:
?Sağlık personeli şiddet kurbanlarına hizmet verirken kendileri de sıklıkla şiddet kurbanı olmaktadır. Bu çalışmada, Konak Sağlık Grup Başkanlığı'na bağlı birinci basamak sağlık kurumlarında çalışan personelin aile içinde kendilerine yönelik şiddetin sıklığını ve olası etkenleri tanımlamak amaçlandı.?
Araştırmaya katılanların yaş ortalamasının 37.46 olduğunu belirten Dr. Beliner, cinsiyet ve şiddet ile karşılaşma sıklığı arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadığını söyledi. Özellikle sağlık çalışanlarına yönelik aile içi şiddetle ilgili yayınlara pek rastlanmadığını ve bu nedenle böyle bir çalışma yaptığını belirten Dr. Beliner, şöyle konuştu:
?Sonuç; birinci basamak sağlık çalışanları da cinsiyet farkı olmadan aile içi şiddetle karşılaşmakta ve şiddet döngüsünü kırmada zorluklar yaşamaktadır. Sağlık personeli şiddet kurbanlarına hizmet verirken kendileri de sıklıkla şiddet kurbanı olmaktadır. Sağlık sektöründe çalışanların birincil, ikincil ve üçüncül korunmalar yönünden aile içi şiddet hakkında bilgilendirilmesi ve istismar eden bireye yaklaşım konusunda donanımlı hale getirilmeleri ve kendi yaşamlarını şiddet açısından değerlendirmeleri sağlanmalıdır. Sağlık personelinin bu konu hakkında kendi yaşanmışlığı üzerinden farkındalığını artırarak öncelikle kendi yaşamına, sonrasında halka yönelik yaklaşımlar ve eğitimler planlanabilir.?
Sağlık çalışanları arasında aile içi şiddet araştırması sonuçlarına göre aile içi şiddetin son 1 yılda şiddet görülme sıklığı yüzde 23.6, çıkarken, 1 yıldan öncesinde yüzde 14.6 oldu. Uygulanan şiddetin yüzde 19.2'si sözel, 11.6'sı duygusal, 5.3'ü fiziksel, 2.5'u cinsel ve 4'ü ekonomik oldu.
Eğitim düzeyi ve gelir düzeyi arttıkça, yaş ilerledikçe fiziksel şiddetin azaldığı, çocuk sayısı arttıkça, evlilik kararını aile bireyi verdikçe ve kişi bütçe üzerinde söz sahibi olmadıkça fiziksel, sözel ve ekonomik şiddetin arttığı ortaya çıktı.
Tartışma sıklığının arttıkça şiddetin de tırmandığı belirlenen araştırmada, kendisine şiddet uygulayanın haksız olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 76 oldu. Ankete katılanların yüzde 50.5'i şiddetin biteceğine inanmadığını bildirirken, haklılık payı olduğunu düşünenlerin oranı, haksız olduğunu düşünenlere göre 5.2 kat daha fazla çıktı. 1 yıl öncesinde şiddet görenlerin yüzde 93.3'ünün şiddet görmeye devam ettiği belirlendi.
Şiddetle karşılaşma durumunda ankete katılanların yüzde 55.9'u sustuğunu, yüzde 44'ü yanıt vermediğini söylerken, yüzde 41.7'si aynı biçimde yanıt verdiğini belirtti.
Çözüm arayamama nedenleri konusundaki soruya yüzde 39.5'i bir gün değişeceği umudunu taşıdığını, yüzde 34.2'si çocuklarından ayrı kalma korkusu yaşadığı yanıtı verdi. Araştırmanın sonucuna göre, aile içi şiddeti onaylayanların yüzde 58.3'ü şiddet görürken, şiddet gören erkeklerin görmeyenlere göre 11, kadınların 3.6 katı daha fazla şiddeti onayladığını söyledi. Şiddet uygulayanların yüzde 82.5'ini eşi, yüzde 14.3'ünü annesi oluşturdu.
Şiddet uygulayanların yüzde 54.4'ü yüksek öğrenim mezunu, yüzde 22.5'i memur ve yüzde 18.8'i sağlık personeli olduğu belirlendi.
Dr. Aylin Sena Beliner, fiziksel şiddetin yüzde 82.5'inin eşten, yüzde 14.3'ü annelerden görüldüğünü, şiddetle karşılaşma durumunda yüzde 41.7'sinin aynı yolla yanıt verdiğini belirterek, ?Aile içi şiddet konusunda önce sağlık personelinin kendi yaşanmışlığı üzerinden farkındalığı artırılmalı? dedi.