CHP: Dokunulmazlıkla ilgili tarihi bir savunma yapacağız

MERİÇ TAFOLAR

Kılıçdaroğlu başkanlığında yaklaşık 4 saat süren MYK'da, dokunulmazlıkların kaldırılmasına yönelik Anayasa değişikliği teklifinin kabulüne ilişkin parti içi tartışmalar ve Anayasa Mahkemesi'ne gidilmesine yönelik izlenecek yol tartışıldı.

Milliyet'in aldığı bilgilere göre, Kılıçdaroğlu tarihe "Dreyfus Olayı" olarak geçen ve 19. yüzyılda Yüzbaşı Dreyfus'un haksız yere casuslukla itham edilmesi davasını örnek gösterdiği konuşmasında yazar Emile Zola'nın mücadelesini ve dönemin Genelkurmay Başkanı'na yazdığı "Suçluyorum" başlıklı makalesini anımsattı.

'Teşhir edeceğiz'

"Suçlayanların suçluluğunu ispatlayacağız" diyen Kılıçdaroğlu, "AKP'nin hakimleri karşısına çıkacağız ve tarihi bir savunma yapacağız. Savunmalarımız Türkiye ve dünya tarihine geçecek. O mahkemeler bizim suçluluğumuza değil bir diktatörün teşhirine sahne olacak. Bir diktatörün, diktatör olduğunu ispatlayacağız. Erdoğan'ın faşist bir diktatör olduğunu teşhir edeceğiz. Medyasıyla, finans kaynağıyla arkasındaki tüm kurumlarla onun, diktatör olduğunu ortaya koyacağız. Davada sanık koltuğunda anamuhalefet partisi lideri, tanık koltuğunda cumhurbaşkanı otururken, savunmalarımızla cumhurbaşkanının suçlu olduğu herkes görecek. Mağdur olarak HDP gösterilmeye çalışılıyor. Biz, hiç kimsenin mağdur olmasına izin vermeyeceğiz. CHP, bunların gerçek yüzünü ortaya koyacak."

'Nasıl anlatabilirdik?'

"AKP'nin yalanını 20 milyon kişi izliyor, bizim doğrumuzu 1 milyon kişi izleyemiyor" diyen Kılıçdaroğlu'nun şunları kaydettiği öğrenildi: "Referanduma gidilseydi, 60 gün boyunca örtülü ödenekten günde iki miting yapacak, devletin her türlü imkanını kullanarak tüm televizyonlarda canlı yayın yapacaktı. Biz böyle bir ortamda hayır demeyi nasıl anlatacaktık? Referandumda Türkiye bölünürdü. Bunu anlatabilirdik diyen arkadaşlarımız şimdi sokağa çıkıp bu diktatörün neler yaptığını anlatsın."