'Meslek liselerinin geride kaldığı bir sistemimiz var'

Gelişmiş ülkelerde mesleki eğitimin toplam eğitimdeki oranı yüzde 65, düz liseler yüzde 35 civarındayken maalesef bizde tersine bir durum var. Daha çok meslek liselerinin geride kaldığı bir sistemimiz var. Bu sistem olumlu yönde değişmeye başladı ama halen istediğimiz noktada değil"

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 31 Mayıs 2016 16:03, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Meslek liselerinin geride kaldığı bir sistemimiz var'

HAK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Gelişmiş ülkelerde mesleki eğitimin toplam eğitimdeki oranı yüzde 65, düz liseler yüzde 35 civarındayken maalesef bizde tersine bir durum var. Daha çok meslek liselerinin geride kaldığı bir sistemimiz var. Bu sistem olumlu yönde değişmeye başladı ama halen istediğimiz noktada değil." dedi.

Arslan, Avrupa Birliği ile HAK-İŞ Konfederasyonu Kayseri İl Temsilciliği tarafından bir otelde düzenlenen "Yeterliliğe Dayalı Eğitim Programıyla Genç Makine Bakımcılar Yetiştirme Projesi" tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'de ciddi anlamda vasıflı işçi sıkıntısı yaşandığını söyledi.

Gittikleri her şehirde OSB'lerdeki fabrikaların bir çoğunda "işçi ihtiyacımız var" diye yazı asılı olduğunu, bu ihtiyaçların da büyük çoğunluğunun vasıflı işçilerle ilgili olduğuna dikkati çeken Mahmut Arslan, "Türkiye genelinde yüzde 10 civarında işsizlik var. Bununla birlikte Türkiye'deki tüm organize sanayilerine gittiğimizde de işçi ihtiyacından bahsediliyor. Kalifiye işçi ihtiyacını ne yazık ki çözemiyoruz." diye konuştu.

Mesleki eğitim konusunda Türkiye'de bir dönem kriz yaşandığını ve imam hatip liselerini cezalandırma adına meslek liselerine sınırlamalar getirilip ayrımcılık yapılarak, gençlerin üniversitelere alınmadığını anımsatan Arslan, bunun sonucu olarak da mesleki eğitimin yapılamadığını belirtti.

Mahmut Arslan, son yıllarda mesleki eğitime yönelik bir atılım yaşanmaya başlandığını, ancak dünya ile kıyaslandığında halen yetersiz olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

"Gelişmiş ülkelerde mesleki eğitimin toplam eğitimdeki oranı yüzde 65, düz liseler yüzde 35 civarındayken maalesef bizde tersine bir durum var. Daha çok meslek liselerinin geride kaldığı bir sistemimiz var. Bu sistem olumlu yönde değişmeye başladı ama halen istediğimiz noktada değil. Bizim bu süreçlere katkı yapmamız gerekiyor. Sanayide özellikle 'ara eleman' dediğimiz mühendisle alt grup işçi arasındaki boşluğu doldurabilecek sisteme yeni elemanlar dahil etmemiz gerekiyor. Yaptığımız bu projeyle zihniyet değişimini, hedefi ortaya koymak istiyoruz. Biz ve bizden sonra da bu projeler devam ettirilerek, sorunun çözümünü sadece Milli Eğitim Bakanlığına bırakmayarak, sivil toplum kuruluşları da bu konuda çalışma yapsın istiyoruz. Bu sorumluluk sadece devletin değil, hepimizin."

- "Mesleki eğitimde hedef uluslararası standartların yakalanması"

Mesleki eğitime çok önem verdiklerini anlatan Arslan, Türkiye'nin 2023'te 500 milyar dolar ihracat, yüzde 5 işsizlik, dünyanın ilk 10 ekonomisine girmek gibi büyük hedeflerini yakalayabilmesi için mesleki eğitimin de uluslararası standartları yakalaması gerektiğine inandıklarını vurguladı.

Mahmut Arslan, örgün öğretimdeki çocukların meslek liselerinde okutulmasıyla bunun başarılamayacağını savunarak, "Bu çocukların iş hayatına atıldıkları zaman ikinci bir eğitime gerek kalmaksızın çalışabilecekleri noktaya getirilmeleri gerekiyor. O yüzden sanayiyle meslek liselerinin de entegrasyonunun sağlanması gerekiyor. Çocuklar meslek liselerini veya 2 yıllık meslek yüksek okullarını bitirip bize geldiklerinde maalesef her şey yeniden başlıyor." ifadelerini kullandı.

- "Terörle mücadele, topyekun mücadeledir"

Türkiye'nin en önemli gündemlerinden birisinin de terör ve terörle mücadele olduğunu belirten Arslan, son 8 aydır her gün bazı ocaklara ateş düştüğünü, yakın tarihin en ciddi terör olaylarıyla karşı karşıya olunduğunu söyledi.

Mahmut Arslan, vatana, millete hizmet için görevlendirilen gencecik çocukların bir kısım pusularla, el yapımı bombalarla, tuzaklarla kaybedildiğini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Kolay bir şey değil, ateş düştüğü yeri yakıyor. Ülkemizin tam da sıçrama noktasındayken bir eşiği daha aşacağı dönemde bununla karşı karşıya kalması tesadüf değil. Kayıplarımız olacak gerçekten zor bir durum ama bölgeyi ve bölge halkını kazanmamız gerekiyor. Terörle mücadele topyekun bir mücadeledir. İşin sosyal, ekonomik, siyasi, askeri, uluslararası boyutu var ve bunların hepsiyle mücadele edilecek zor bir süreçtir. Bu konuda sakın belli bir süre vermeyelim diye yetkililere söyledim. Terörle mücadelede 'şu gün şurada bu iş bitecek' şeklinde açıklama yapıldığı zaman, orada yeni olaylar oluyor. Onun için devlet otoritesi, devlet aklı da burada daha dikkatli davranmak zorunda. Terörizme karşı mücadelede topyekun milletimiz, askerimiz, korucumuz, polisimiz birlikte hareket ederse bu sürecin üstesinden geleceğiz. Ama zor bir süreç. Allah yardımcımız olsun."

Uluslararası güçlerin Türkiye'nin özellikle kendi coğrafyasında oyun kurucu lider ülke olmasını istemediğini savunan Arslan, "Burada ülkeyi kim yönetirse yönetsin, onlar için esas olan Türkiye'nin bölgedeki etkinliğinin kırılması. İçine kapanmış, kendi sorunlarıyla uğraşan, iddiasını kaybetmiş, gelecekle ilgili hedefleri olmayan, küçük, yönetilebilir bir Türkiye istiyorlar. Tabi Türkiye bunu hak etmiyor. Yeniden bölge ve dünyada oyun kurucu ülke olmak zorunda." şeklinde konuştu.

Mahmut Arslan, Türkiye'deki istikrarın bozulmasının yeryüzündeki tüm mazlumları ilgilendirdiğini, bunun dışarıya gidildiğinde daha iyi anlaşıldığını da sözlerine ekledi.

Musa Özyürek

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber