'Eskiden imam hatip binası yapmak kolay değildi'

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, "Eskiden imam hatip binası yapmak kolay değildi. Valiler engel oluyor, belediye başkanları bu okullarda görünmemeye çalışıyor, binalar kaçak yapılmaya çalışılıyor, milli eğitim müdürü buna göz yumarsa 'Şükür' diyorduk." dedi.

Ali Rıza Özderici İmam Hatip Anadolu Lisesinde yapılan spor salonunun açılışında konuşan Özhaseki, kendisinin de imam hatip mezunu olduğunu anımsattı.

"Sen ileride ölü mü yıkayacaksın?" denilen bir dönemde lise okuduğunu anlatan Özhaseki, imam hatip mezunu olmaktan mutluluk duyduğunu, okulda aldığı bilgilerin her zaman rehberi olduğunu belirtti.

Doğru ve duru bilgi aldığı için sapkın grupların sözlerine kanmadığını, tehlikeli akımların içinde yer almadığını vurgulayan Özhaseki, şöyle devam etti:

"İnsanın dünyaya geliş amacının kulluk olduğunu biliyoruz. Eğer doğru işler yapılırsa cennete gidileceğini öğreniyoruz. Bunun için de sadece dükkanda para kazanmakla vakit geçirmedim. 10 vakıfta yöneticiyim, kurucuyum. Eskiden imam hatip binası yapmak kolay değildi. Valiler engel oluyor, belediye başkanları bu okullarda görünmemeye çalışıyor, binalar kaçak yapılmaya çalışılıyor, milli eğitim müdürü buna göz yumarsa 'Şükür' diyorduk. O zamanlar yaptırdığımız okullarda Kayseri'deki imam hatipli öğrenci sayısı 16 bin 700'e çıkmıştı. Diğer okulları dışlıyor muyuz? Hayır, tabii ki öyle bir niyetimiz yok. Diğer okullardan ayrı bir şeye mi tutuyoruz? Hayır. Bütün öğrenciler, bizim yavrularımız, hepsinin yanındayız. Ancak bir velinin çocuğunu kolejde okutma hakkı olduğu gibi imam hatipte de okutma hakkı vardır. Bunu elinden almak isteyenlere karşı mücadele veriyorduk."

Belediye başkanlığı yaptığı dönemde de imam hatipte aldığı öğretileri uyguladığını anlatan Özhaseki, "Hayatımızda hep bu öğretiler vardı. Hak, helal, haram meselesi, adaletli olma meselesi, bunları hep zamanında bu okullarda bu sıralarda aldık." dedi.

Kayseri'nin tek avantajının insanları olduğuna dikkati çeken Özhaseki, şunları kaydetti:

"Belediye başkanlarımız kıt bütçeler içinde üstüne düşenleri yaptıkları gibi başka yerlerden okullardan, askeriyeden gelen tekliflere de sıcak baktılar. Komanda tugayına her yıl giderdik, Güneydoğu'dan yavrularımız geldiğinde annelerimizden rica ederiz, mantı kaynatırız, yemekler yaparız. 1 tona kadar sucuk aldırır, çocuklara mangal yapardım. Bu çocuklar 20 yaşında, Türkiye'nin dört bir yanından gelmiş, Güneydoğu'da bizim için savaşmış, kış döneminde burada eğitim alacak. Onlara yemek yapılmaz, sucuk verilmez mi? Canımız feda olsun o yavrulara. Şimdi o bölgelere gidip geliyorum, onları görünce kendi çocuklarım aklıma geliyor, dua ediyorum, burunları kanamasın, ayağına taş dokunmasın diye."

Belediyelerin yaptıkları hizmetlerde Ankara'nın desteğine ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Özhaseki, eskiden bu desteğin alınamadığını, muhatap bulunmadığını söyledi.

"İşimizi yaptırmamak için ellerinden geleni yaparlardı" diyen Özhaseki, şunları kaydetti:

"Bakanlarla görüşmek, hak getire. Müdürlerle, daire başkanlarıyla görüşmek ne mümkün? İş yapacağımız zaman takoz olmak için ellerinden geleni yaparlardı. Sonra da müfettiş üstüne müfettiş, tetikçi gibi adamlar gönderirlerdi. Benim için suçlamalarda kaç yüz yıl istediklerini bilmiyorum. Hiçbir günahım yok, deli gibi çalıştım. Her gören 'Sen deli misin?' diyordu. Niye bu arkadaşlar gelip takoz olup dava açarlardı ki. Bir derdin sahibi olduğumuz için, dertli olduğumuz için, içimizde bir sancı olduğu için. Bizim sorumluluğumuz var gençler unutmayın. Bu okulda okuyorsanız madem sizin tarihe karşı sorumluluğunuz var, sizin millete karşı, Allah'a karşı sorumluluğunuz var. Bir dönem gelip bu okullardan ümitler kesildiğinde, başörtü zulmü uygulandığında ümit kesilmişti ama Allah bu ülkeye bir lider gönderdi. O lider dışarıda kendisine karşı yapılan envai çeşit fenalığa karşı dimdik durduğu gibi imam hatip sevdalısı olduğunu da gösterdi. Bu okulların kapısına vurulmak isteyen kilitleri kırdı. Allah ona hayırlı uzun ömürler versin."

Daha sonra, annesinin Alparslan Mahallesi'ndeki evini ziyaret eden Özhaseki, annesi Şükran Özhaseki'nin elini öperek hayır duasını aldı.

Bakan Özhaseki, Mardin'in Nusaybin ilçesinde şehit düşen Binbaşı Turgay Çelik ile Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde şehit olan Komiser Yardımcısı Mustafa Sezgin'in Esenyurt Mahallesi'ndeki ailelerine taziye ziyaretinde bulundu.