Dershane öğretmenleri isyan etti, internette örgütlendi

Kaynak : Radikal
Haber Giriş : 04 Aralık 2006 07:10, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Sefa Akdemir, dört yıldır dershane öğretmeni. İlk yıllarında ne sigortası yapılmış ne de maaş alabilmiş. Dört yıl sonunda 800 YTL maaş alıyor. Özge Astan, üç yıldır dershane öğretmenliği yapıyor. 700 YTL maaş alıyor, 300 YTL'siyle sigortasını kendisi ödüyor. Tüm dershane öğretmenleri gibi haftanın altı günü, günde 12 saat çalışıyor.

Türkiye'de okullarda çalışan yaklaşık 600 bin kişilik öğretmen ordusunun yanı sıra bir de sayıları 45 bine ulaşan dershane öğretmenleri var. Dershanelerin ücretleri astronomik rakamlara ulaşırken, binlerce genç sırf işsiz kalmamak için 'yol parası'na dershanelerde öğretmen olarak çalışıyor.

Dikkatleri Türkiye'nin eğitim hayatının bir parçası haline gelen dershane öğretmenlerine çekmek isteyen Ankara'dan bir grup öğretmen,

'http://dershane ogretmenleri.org'da örgütlendi. Eğitim Emekçileri Derneği'yle de sorunlarını duyurmaya çalışıyorlar.

Stajyer 'köle'ler

Her yıl eğitim fakülteleri binlerce mezun veriyor. Fen-edebiyat fakülteleri mezunları da de formasyon eğitimi alarak öğretmen olmak için başvuruyor. Talebin büyüklüğüne karşın atanan öğretmen sayısı sınırlı. Devlet okullarına atanamayan mezunlar için dershaneler can simidi.

Eğitim Emekçileri Derneği'nin kurucularından Sefa Akdemir, 2004 yılında Ankara Üniversitesi Matematik Bölümü'nden mezun. Üniversite son sınıfta dershanelerde çalışmaya başlamış. Şu an dördüncü dershanesinde çalışıyor. Akdemir şöyle konuşuyor:

"Genelde dershane öğretmenleri üniversite öğrencisiyken çalışmaya başlıyor. Dershanelerde de stajyer öğretmenlik kavramı var. 12 ay sigortalı çalışmak gerekiyor stajyerliğin kalkması için. Dershaneler bunu çok iyi kullanıyor. Bazı kurumlar bu süreçte 'Sigortanı yaptık ya' diyerek maaş vermiyor. Ben de maaş alamadım. Bazen yol ve yemek parası alabiliyorduk. Sonraki iki sene boyunca sadece yol ve yemek paramı karşıladılar. 'Stajyerliğini yakarım bütün bir yaz gelip sekreterlik yapacaksın' diye tehdit eden bile oluyor. Dördüncü senesinde 800 YTL maaş alan ender öğretmenlerden biriyim. Haftanın altı günü günde 12 saat çalışıyoruz. Tek iznimiz pazartesi. O günlerde de sınavlara gözetmen olarak çağrılıyoruz. Sözleşmeli dahi olsa devlette çalışmak isterdim. En azından hafta sonu iznin oluyor. Hasta olma gibi bir lüksün var. Bizim böyle bir lüksümüz yok."

Kadrolar gençleşiyor!

Ali Öztürk, Ankara Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nden 2004'te mezun olmuş. O da öğrencilik yıllarından beri dershanelerde çalışıyor. İlk iki yıl sonunda sigortasının sadece dört ay yatırıldığını öğrenince çalıştığı kurumdan ayrılmış. Kimsenin isteyerek, severek dershanede çalışmadığını anlatan Öztürk, "İlk girdiğim dershanede 50 yaşında Türkçe öğretmeni vardı. Ben çok düşük bir ücretle işe girdiğimde onun işine son verdiler. Dershanelerde öğretmen profili giderek gençleşiyor ama bu kesinlikle dinamizden değil" diye konuşuyor.

İşsizlik kaygısıyla dershanede öğretmenliğe başlayan bir diğer öğretmense 25 yaşındaki Özge Astan. Dershanedeki ilk yıl sadece 100 YTL almış ve test odası düzenlemekten broşür dağıtmaya kadar pek çok iş yapmış. Özge Astan "İlk çalıştığım yerde söz verildi ama sigortam yatırılmadı. Ben de oradan ayrıldım. Şimdi buradan aldığım 700 YTL'nin 300'üyle sigortamı ödüyorum" diyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber