'Komutan ne talimat verirse er ve erbaşlar ona uyar'

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: "Komutan ne talimat verirse er ve erbaşlar ona uyar. Darbe gecesi, er ve erbaşlara, astsubaylara 'Çıkın dışarı' demişler, bunlar da çıkmış. Şimdi sen komutanları bırakmış, er ve erbaşları hapse doldurmuşsun. Devleti bombalayanı getir, hapse at. Er ve erbaştan ne istiyorsun?"

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 11 Ekim 2016 21:23, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Komutan ne talimat verirse er ve erbaşlar ona uyar'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "İşi ehline değil de parti yanlılarına teslim edersen, 'Bu, bizim cemaatten, devleti de ona teslim edelim' dersen, birileri gelir ve böyle darbe yapar. Darbe fırsatçılığına da izin vermememiz gerekir. Biz, hem darbeye, hem diktaya karşıyız. Biz, bütün yurttaşların eşit olduğu tam demokrasiyi savunuyoruz." dedi.

Kılıçdaroğlu, Mudanya ilçesinde, Mudanya Mütarekesi'nin 94'üncü yıl dönümü etkinlikleri kapsamında düzenlenen fener alayına katıldı.

Mudanya Mütareke Müzesi'ni ziyaretinin ardından Mütareke Meydanı'nda halka hitap eden Kılıçdaroğlu, Türkiye'de herkesin huzur ve barış içinde yaşamayı hak ettiğini, bunu sağlayacak tek partinin CHP olduğunu söyledi.

CHP'nin "cebini doldurma", "köşeyi dönme" gibi siyasi anlayışları olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Bizim siyaset anlayışımızın özünde insan, insana saygı, sorunları çözme var. Biz, insanların kimlikleri, inançları, yaşam tarzıyla uğraşmayız." diye konuştu.

Mudanya'da imzalanan barış antlaşmasının Kurutuluş Savaşı'nın ilk kapısı olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"İsmet İnönü, burada oturdu ve onlarla uzun pazarlıklar yaptı ve ilk barış anlaşması burada imzalandı. Arkasından Lozan geldi. Lozan'ın önemini hala kavrayamayanlar, ne olduğunu bilmeyenler var. Eğer Lozan'ı öğrenmek istiyorsanız Mustafa Kemal Atatürk'ün Nutuk kitabının ilk 50 sayfasını okusun. Lozan'ın ne olduğunu, o günün şartlarını çok daha iyi öğrenirler."

Cumhuriyetin acı, kan, gözyaşı, güç, iman ve takatla kurulduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, "Mustafa Kemal Atatürk'ün aleyhine neler ama neler söylendi. İnsanda biraz vicdan, ahlak olur. Cumhuriyeti kuranlara karşı bizim minnet borcumuz var." ifadelerini kullandı.

- "O topraklar, bize aitti"

"Tarih bilgisinden yoksun olanların devletin üst makamlarına oturmaları, ayıbın ötesinde daha ayıbı kendi tarihini öğrenmeme gibi bir gafletin içinde olmalarıdır" diyen Kılıçdaroğlu, olayları saptırmamak, doğruları konuşmak gerektiğini vurguladı.

Kemal Kılıçdaroğlu, "Suriye'ye bakın, kahraman kesilenlere bakın. Süleyman Şah Türbesi'ni bile kaçırdılar. Kendi topraklarımızdan kaçırıldı. O topraklar, bize aitti. Yaptığına bakmıyor, tarih bilmeden tarihi eleştiriyor. Benim ağırıma giden, bu. Bir adam tarih bilmez ama tarihi bilenden öğrenir." ifadesini kullandı.

- "Hem darbeye, hem diktaya karşıyız"

İşi ehline teslim etmenin liyakat olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"İşi ehline değil de parti yanlılarına teslim edersen, 'Bu, bizim cemaatten, devleti de ona teslim edelim' dersen, birileri gelir ve böyle darbe yapar. Darbe fırsatçılığına da izin vermememiz gerekir. Biz, hem darbeye, hem diktaya karşıyız. Biz, bütün yurttaşların eşit olduğu tam demokrasiyi savunuyoruz. Gazetecileri, yazarı, çizeri, üniversite hocalarını hapse atarsanız bunlar, doğru olmaz. Bunlar, Türkiye'nin üzerine karanlık bir gölge düşürür ve biz, demokrasiyi kimseye anlatamayız. Mazlum insanlar hapislere atılıyor. Diyorlar ki 'CHP mağdur edebiyatı yapıyor.' 16 günlük bir çocuğu eğer sen anneden ayırıyorsan ve ben bunu dile getirdim diye bana 'Mağdur edebiyatı yapıyor' diyorsan evet ben, mağdur edebiyatı yapıyorum. 16 günlük bir çocuğu anneden ayırmaya benim vicdanım el vermiyor. Okulunda derse giden öğretmeni sen kapının önüne koyarsan benim vicdanım el vermiyor. Bunlar, doğru değil. "

- "Mazlumun yanında olacağız"

Kılıçdaroğlu, her dakika, her saniye Türkiye'nin güzel insanları için çalıştığını, bundan da keyif aldığını ifade ederek, insana hizmet kadar değerli ve onurlu bir iş olmadığını dile getirdi.

Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik operasyonlarda 1 milyonu aşkın kişinin mağdur olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bize 'Mağdurların hakkını neden koruyorsun?' diyorlar. Zalimin zulmüne karşı durmazsak, biz kendimizi insan kabul etmeyiz. Zalime karşı duracağız, mazlumun yanında olacağız, zulme meyletmeyeceğiz. Yeri ve zamanı geldiğinde direne direne kazanacağız. Haklı davamızı sürdüreceğiz. Demokrasi, kadın-erkek eşitliği, özgürlükler, hapiste lüzumsuz yere zulüm altında yatan gazeteci, yazar, üniversite hocaları, er ve erbaşlar için. Komutan ne talimat verirse er ve erbaşlar ona uyar. Darbe gecesi, er ve erbaşlara, astsubaylara 'Çıkın dışarı' demişler, bunlar da çıkmış. Şimdi sen komutanları bırakmış, er ve erbaşları hapse doldurmuşsun. Devleti bombalayanı getir, hapse at. Er ve erbaştan ne istiyorsun? Takipçisiyim. O gece linç edilen erler var. Takipçisiyim. O erlerin hakkını savunacağım, onların ailelerine sahip çıkacağım. Bütün mağdurlara sahip çıkacağım."

Konuşmanın ardından Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, Kılıçdaroğlu'na ilçedeki kadınlar tarafından el emeğiyle yapılmış hediyeler sundu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber