'Sanık sandalyesinde oturanlar, çok şanslınız, adil yargılanacaksınız!'

Karaca, 2 yıldır tutuklu ve mağdur olduğunu söylemesi üzerine müşteki ve Balyoz kumpası davasının mağdurlarından Sevgi Çakmak, eşinin Silivri'de akciğer kanserine yakalanmasına rağmen hastaneye çıkarılmadığını belirterek "Biz 36 ay boyunca boş bir dava için gidip geldik. Silivri Cezaevi'nde benim kayınvalidem eşini görmek için dişlerini çıkarttı. Siz sanık sandalyesinde oturan beyler çok şanslısınız. Adil yargılanacaksınız

Kaynak : Sabah
Haber Giriş : 26 Kasım 2016 11:25, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
'Sanık sandalyesinde oturanlar, çok şanslınız, adil yargılanacaksınız!'

YÜKSEL TEMEL

Ankara4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen FETÖ çatı davasında örgütten mağdur olan müştekiler isyan etti. Davaya tutuklu sanıklar ile avukat ve müşteki yakınları katıldı. Silivri Cezaevi'nden mahkemeye SEGBİS yoluyla bağlanan Hidayet Karaca'nın savunma yapması bekleniyordu. Ancak Karaca, henüz eline iddianamenin ulaşmadığını bu yüzden savunma için süre istediğini belirterek savunma yapmadı. Bunun üzerine müşteki avukatlarından Şule Nazlıoğlu Erol, dijital ortamda iddianame tanzim edildiğini ifade ederek, "Bu şekilde süre kazanmaya çalışıyor. Son kez verilmesini talep ediyorum" dedi.

ADİL YARGILANACAKSINIZ

Karaca, 2 yıldır tutuklu ve mağdur olduğunu söylemesi üzerine müşteki ve Balyoz kumpası davasının mağdurlarından Sevgi Çakmak, eşinin Silivri'de akciğer kanserine yakalanmasına rağmen hastaneye çıkarılmadığını belirterek "Biz 36 ay boyunca boş bir dava için gidip geldik. Silivri Cezaevi'nde benim kayınvalidem eşini görmek için dişlerini çıkarttı. Siz sanık sandalyesinde oturan beyler çok şanslısınız. Adil yargılanacaksınız. Eşimi HSYK tarafından ihraç edilen FETÖ'cü hakim ve savcılar yargıladı. Silivri'de benim eşim akciğer kanserinin 4. evresinde ancak çıkarılabildi. Revir, 6 ay boyunca eşimi, öksürük şurubu vererek geri gönderdi. Beraat kararı çıkarken, yoğun bakımdaydı ve öğrenemedi" dedi. Müdahillik talebinde bulunan Şule Oktay ise ağabeyi Behçet Oktay'ın öldürüldüğünü ancak intihar ettiğinin söylendiğini ifade ederek şöyle konuştu: "Ağabeyim, medya kanalıyla, Taraf, Zaman vs. kanalıyla linç edildi. 20 dakikalık otopsi, gecenin kör karanlığında 20 dakikalık inceleme, 1 haftalık savcı incelemesiyle 'intihar' denilerek, soruşturma kapatıldı. 17-25 Aralık'tan sonra, ağabeyimin öldürülmeden 6 gün önce 11. Ağır Ceza Mahkemesi kararıyla, Hizbullah üyesi olduğu gerekçesiyle dinlemeye alındığını öğrendik. Aslında cinayet canlı canlı izlenmiş, mağduruz." Amirallere suikast soruşturmasında hakkında 2. kez tutuklama kararı üzerine intihar eden Yarbay Ali Tatar'ın ağabeyi Ahmet Tatar da kardeşi ile hayatını kaybeden Balyoz davası sanıkları Cem Aziz Çakmak, Murat Özenalp ve darbeci katillere direnen şehitleri ayırmadığını söyledi. Tatar, "Onlar bizim yüreğimizde. Onlara karşı görevimiz, bu katil sürüsünün ipliğini pazara çıkarmak, yargı önünde hesap verir duruma getirmektir. Yarbay Ali Tatar, bu çetenin kurduğu kumpaslar, tuzaklar, yalanlarla dara düşürüldü. Onun ödün vermez Atatürkçülüğünü, vatanseverliğini, meslek onuruna bağlılığını kendilerine karşı gören çete, yargıdaki kara cübbelilerle üzerine gitti" dedi. Mahkeme, 2006'da öldürülen Danıştay 2. Daire Üyesi Mustafa Yücel Özbilgin'in ailesi, 2009'da öldürülen Özel Harekat Dairesi Başkanı Behçet Oktay'ın kız kardeşi ve 2002'de öldürülen tarihçi-yazar Necip Hablemitoğlu'nun eşi Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu'nun davaya katılma taleplerini kabul etti. 7 sanığın tutukluluğunun devamına hükmeden mahkeme heyeti, duruşmanın 9-13 Ocak 2017 tarihinde üst üste görülmesini kararlaştırdı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber