Mehmet Dişli, hakkındaki suçlamaları reddetti

Soruşturma kapsamında tutuklanan, eski Genelkurmay Başkanlığı Stratejik Dönüşüm Dairesi Başkanı Dişli, hakkındaki suçlamaları reddetti

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 27 Aralık 2016 00:31, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Mehmet Dişli, hakkındaki suçlamaları reddetti

Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ), 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi kapsamında tutuklanan ve Kanun Hükmünde Kararname ile Türk Silahlı Kuvvetlerinden (TSK) ihraç edilen, eski Genelkurmay Başkanlığı Stratejik Dönüşüm Dairesi Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, suçsuz olduğunu iddia etti.

Soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısına ek ifade veren Dişli, 15 Temmuz'da darbeciler ile ateşi kesmeleri konusunda görüşmeler yaptığını, darbe girişiminin ardından 16 Temmuz'da da saat 15.30'a kadar kriz masasında görev yaptığını öne sürdü. Dişli, şunları söyledi:

"Buna başta Sayın Başbakanımız olmak üzere hepsi şahittir. Başbakanlık katında iken 2 polis gelerek, 'Sizin de bilginize başvurmamız lazım.' dediler. Bu sırada ben ağabeyim olan Şaban Dişli'ye bütün gece yaşananları özetliyordum. Ayrı bir odaya geçtik, orada bana Başbakanın korumaları tutanakta özet olarak Başbakanın Özel Kalem Müdürü, Albay Murat'ın ifadesine göre benim Sayın Genelkurmay Başkanına kelepçe taktığımı ve Albay Murat'ın bu nedenle benden şikayetçi olduğunu belirtmekte, ben 'Bu ifade yanlış, Albay Murat'ın böyle bir konuyu bilmesi mümkün değil, olay mahallinde yoktu. Tam tersi komutana kelepçe takılmaya ben mani oldum.' dedim ve bu tutanağı imzalamadım. 'Siz bilirsiniz.' dediler. Oradan çıkıp köşkün yanında bekleyen sivil polislere beni teslim ettiler."

Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü Yabancılar Şubesi'ne 16 Temmuz saat 16.30 sıralarında getirildiğini belirten Dişli, 18 Temmuz'da mahkemeye çıkarıldığını ve 19 Temmuz'un ilk saatlerinde de cezaevine götürüldüğünü söyledi.

- Akar'ın Dişli hakkındaki ifadeleri

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ise darbe girişiminin ardından müşteki sıfatıyla verdiği ifadede, 15 Temmuz saat 21.00'e doğru arkası kapıya dönük şekilde toplantı masasında çalışırken kapının çaldığını, giren kişinin Mehmet Dişli olduğunu söylemiş ve şunları kaydetmişti:

"Dişli, oturmakta olduğum masadaki sandalyelerden birine oturup heyecanlı ve geçmişte bildiğim, alışık olduğum ruh halinden farklı bir tarzda 'Komutanım operasyon başlıyor, herkesi alacağız, taburlar, tugaylar yola çıktı. Biraz sonra göreceksiniz.' gibi şeyler söyledi. Ben ilk önce anlamlandıramadım. Cümle içinde belki 'uçaklar' demiş olabilir ancak bunun bir kalkışma olarak ifade edebileceğim bir operasyon olduğunu anladım ve hiddetle 'Ne diyorsun ulan sen, ne operasyonu, sen manyak mısın, sakın ha' şeklinde bağırdım. Arkam kapıya dönük olduğu için kapının açık olup olmadığını fark etmedim."

Genelkurmay İkinci Başkanı ve diğer komutanların nerede olduğunu sorduğunu belirten Orgeneral Akar, Dişli'nin, "Heyecanlanmayın, rahat olun, gelecekler." gibi laflarla karşılık verdiğini söylemişti.

Kendisinin ise "Benim seninle, bir başkası ile böyle işlerin içerisinde olanlarla hiçbir işim olamaz. Sen benimle ne biçim konuşuyorsun? Kim bunlar? Siz kimsiniz?" gibi soruları sürekli, hiddetle sıraladığını bildiren Akar, beyanına şöyle devam etmişti:

"Haliyle çok öfkelenmiştim. Netice olarak 'Gittikleri yolun yanlış olduğunu, büyük bir bataklığa battıklarını, cezasını çekeceklerini, hiç olmazsa bir erkeklik gösterip başkalarını bu işe bulaştırmadan ve ölüm kalım olmadan bu işi sonlandırmalarını, hemen giriştikleri bu girişimi durdurmalarını' söyledim. Fakat ikna edemedim. Kendisi, benim böyle hiddetli karşı çıkmama rağmen sinirlerine hakim olmaya çalışıyordu ve sakin görünerek, 'Komutanım bu iş bitti ve herkes yola çıktı' anlamında şeyler söylüyordu. Bir ara Mehmet Dişli, sanırım dışarıya doğru hareketlendi. Ben de gayrıihtiyari yönümü kapıya döndüğümde Serdar Yüzbaşı, Abdullah Astsubay ve Levent Yarbay'ı gördüm."

Aynı gece kendisini Akıncı Üssü'ne götüren helikopterde Dişli'nin de olduğunu bildiren Akar, darbe girişiminin başarısız olmasının ardından helikopterle Çankaya Köşkü'ne gittiklerini, burada kendilerini Başbakanlık Müsteşarı'nın karşıladığını anlatmıştı.

Akar, "Peşimden Mehmet Dişli geldi. Açıkçası arkamdan gelenleri kontrol etmedim. Başbakanlık binasına girdik. Bu şekilde ben de hürriyetime kavuştum. Müsteşar Bey ile baş başayken bana peşimden gelenin kim olduğunu sordu. Ben de yaşadığım olayları kısaca özetledim ve Mehmet Dişli'nin gözaltına alınmasının uygun olacağını değerlendirdim. Zaten bilahare gözaltı işlemi yapıldığını öğrendim." beyanında bulunmuştu.

Dişli, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından "Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler ile Bazı Kurum ve Kuruluşlara Dair Düzenleme Yapılması Hakkında Kararname" ile milli güvenliğe tehdit oluşturduğu tespit edilen Fetullahçı Terör Örgütü'ne aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olduğu gerekçesiyle TSK'dan ihraç edilmişti.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber