'18 ile 25 yaş arası kabinede de bakanlar görmek istiyoruz'

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İnşallah parlamentomuzda 18 ile 25 yaş arası seçilmiş gençler görmek istiyorum. İnşallah 18 ile 25 yaş arası kabinede de bakanlar görmek istiyoruz. Olur mu bu? Niye olmasın. Bugün dünyanın dev şirketlerini, bakıyorsun, 25 yaşında, 30 yaşında gençler yönetiyor ya. Ama bunların kafası basmaz bu işe. Onun için biz gençliğimizle iftihar ediyoruz

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 18 Şubat 2017 13:41, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Elazığ'da İstasyon Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış törenine katıldı. Törene vatandaşlar ilgi gösterdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bugün anayasa değişikliğine, cumhurbaşkanlığı sistemine karşı çıkanların bir kısmı bunu, meselenin artısını eksisini bilmedikleri için yapıyor. Bir kısmı da her şeyin farkında oldukları halde bu sistem kendi çıkarlarını bozacağı, kendi foyalarını ortaya çıkaracağı için karşı çıkıyor. Kendi menfaatini, ülkesinin ve milletinin maslahatının önünde tutanlara diyecek bir şeyimiz yok. Onları milletimize havale ediyoruz. Ama cumhurbaşkanlığı sistemini bilmedikleri için meseleye soğuk yaklaşanlara işin aslını, astarını anlatmak hepimizin boynunun borcudur." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstasyon Meydanı'nda yapımı tamamlanan eserlerin toplu açılış törenine katılarak, vatandaşlara hitap etti.

Konuşmasına vatandaşları selamlayarak başlayan Erdoğan, "Buradan sizlerin aracılığıyla Elaziz'in ilçelerindeki, mahallelerindeki, köylerindeki tüm kardeşlerime selamlarımı iletiyorum. Ne diyor şair? 'Gakkom babacandır, gözü de pektir, mazluma yumuşak, zalime serttir, kalleşliği bilmez haza, erkektir, herkese gakkomsun denilmez gakkoş.' Evet, herkese 'gakkomsun' denilmez çünkü gakkoş olmak için işte bu vasıflara sahip olmak lazımdır." diye konuştu.

"Elaziz demek kardeşlik demektir ama öyle sözde kardeşlik değil." ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşların, "Elazığ seninle gurur duyuyor." şeklindeki tezahüratları üzerine, "Sizlerle ben gurur duyuyorum, bu yolda bizi hiçbir zaman yalnız bırakmadınız." dedi.

- "Şehitlerin tepesini boş bırakmayan Fethi Sekin kardeşim"

Vatandaşlara "Kardeşlik kolay mı?" diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Elaziz'e göre, Elazizli'ye göre kardeşlik ne demek biliyor musunuz? 'Bize gidek' diyerek, 'bizde yiyek' diyerek, 'bizde kalak' diyerek tüm yüreğiyle, her şeyiyle kardeş olmaktır. Bunun için her yerde dost denirken, arkadaş denirken, Elaziz'de 'gakkom' denir. İzmir'de adliye binasına saldıran teröristleri büyük kahramanlık göstererek durduran şehit Fethi Sekin kardeşimizin şehri Elaziz'de nice yiğitlerin, nice gakkoşların şehadete talip olduğunu çok iyi biliyorum. Şehitlerin tepesini boş bırakmayan Fethi Sekin kardeşime buradan bir kez daha Rabbimden rahmet, ailesine başsağlığı ve sabır diliyorum. Yeni yapılan şehir hastanesine şehidimizin ismini vererek adının şanına yakışır bir şekilde yaşatılacağına inanıyorum."

- "Elaziz'den rekor düzeyde bir destek bekliyorum"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Elazığ'daki birlik, beraberlik, vatan ve bayrak sevgisinin tüm Türkiye'ye örnek olacak derecede güçlü ve belirgin olduğunu vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti:

"Türkiye'yi 1071'den itibaren nasıl hep birlikte vatan haline getirdiysek inşallah önce 2023 hedeflerimize ulaşarak, ardından 2053 ve 2071 vizyonlarımızı hayata geçirerek, çok daha büyük başarılara imza atacağız. Onun için önümüzde yeni ve önemli bir fırsat var. Bu fırsat cumhurbaşkanlığı sistemine geçmemizi sağlayacak olan anayasa değişikliğidir. Buna hazır mıyız? Allah sizlerden razı olsun. 16 Nisan'da sandık başına gidip oylayacağımız bu değişikliğe inşallah Elaziz'den rekor düzeyde bir destek bekliyorum. Hazır mıyız? Maşallah, gadanızı alsın inşallah."

Hazreti Ali'nin "Kişi bilmediğinin düşmanıdır." şeklindeki sözünü anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün anayasa değişikliğine, cumhurbaşkanlığı sistemine karşı çıkanların bir kısmı bunu, meselenin artısını eksisini bilmedikleri için yapıyor. Bir kısmı da her şeyin farkında oldukları halde bu sistem kendi çıkarlarını bozacağı, kendi foyalarını ortaya çıkaracağı için karşı çıkıyor. Kendi menfaatini, ülkesinin ve milletinin maslahatının önünde tutanlara diyecek bir şeyimiz yok. Onları milletimize havale ediyoruz. Ama Cumhurbaşkanlığı sistemini bilmedikleri için meseleye soğuk yaklaşanlara işin aslını astarını anlatmak hepimizin boynunun borcudur." değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye yıllardır aradığı münasip yönetim sistemine şimdi nihayet kavuşuyor. Bu sistemin adı cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapımı tamamlanan eserlerin hizmete alımı için İstasyon Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, anayasa değişikliği ile getirilen sistemin ne olduğunu vatandaşlara anlattı.

Anayasa değişikliğine ilişkin hakikatleri, duyanların duymayanlara, bilenlerin bilmeyenlere anlatmasını isteyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Her şeyden önce Türkiye'de rejim değişmiyor, değişen sadece yönetim sistemidir. 1923'te ilan edilen Cumhuriyetimizi inşallah ilelebet yaşatacağız. Yönetim sistemi tartışmalarımızın tarihi Cumhuriyetimiz'den eskidir. Mesela Meclis, başbakan, bakanlar kurulu ve daha pek çok kurulumuz farklı isimlerle Cumhuriyet öncesinde de mevcuttu. Birileri doğruyla yanlışı birbirine katarak, sapla samanı karıştırarak, milletimizin kafasını bulandırmaya çalışıyor. Çünkü onların kafaları da karışık, kafaları da bulaşık. Halbuki şu anda yapılan iş, yasama, yürütme ve yargı arasındaki ilişkileri yeniden düzenlemekten ibarettir. Dikkat ediniz bu organların hiçbiri ortadan kalkmıyor. Yasama organı ortadan kalkmıyor, yani Türkiye Büyük Millet Meclisi, Parlamento ortadan kalkıyor mu? Böyle bir şey yok ama birilerine sorsan kalkıyor, yok böyle bir şey. Parlamento yine yerinde, hiçbiri diğerine bağlanmıyor, sadece görev tanımları yeniden yapılıyor."

- "Bu sistemin adı cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi"

Cumhurbaşkanını doğrudan halkın seçmesini öngören 2007 anayasa değişikliği ile yeni sistemin ilk adımının atıldığına dikkati çeken Erdoğan, "İkinci adım ne zaman atıldı, 2014 yılında atıldı. Doğrudan halkın oyuyla seçilen ilk cumhurbaşkanı olan bu kardeşiniz, göreve sizin emrinizle başladı. Şimdi de benim milletim, halkım nihai adımı atıyor ve şimdi sistemin adını tam olarak koyuyoruz." ifadelerini kullandı.

Bir Elaziz türküsündeki, "Bahçeye indim ki taş bulamadım/Bir yüzük yaptırdım kaş bulamadım/Kendime münasip eş bulamadım" sözlerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Evet, Türkiye, yıllardır aradığı münasip yönetim sistemine şimdi nihayet kavuşuyor. Bu sistemin adı cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi." dedi.

Yeni sistemde yürütmenin doğrudan millet tarafından seçilen, sorumluluğu da millete karşı olan cumhurbaşkanına verildiğinin vurgulayan Erdoğan, "Cumhurbaşkanını getirir, cumhurbaşkanını götürür. Seçimlerde ne olacak? 5 yıl süreyle görev verilen cumhurbaşkanı, milletten başka hiç kimseye hesap vermeden, tabii ki anayasa çerçevesinde, vazifesini yerine getirecektir. Bu ülkenin istikrar ve güven ortamının 5 yıl süreyle garanti altına alınması anlamına geliyor." diye konuştu.

Erdoğan, şunları söyledi:

"Bizler neler yaşadık. Eskiden olduğu gibi her 1,5 yılda, ortalama söylüyorum, daha erken de oldu, bu ülke 25 günde hükümet değişikliği gördü, ortalama 1,5 yılda hatta daha da kısa 16 ayda bir hükümetin kurulduğu, sürekli seçimlerin yapıldığı veya konuşulduğu dönem sona erecek. Şimdi cumhurbaşkanlığı seçimi ile parlamento 5 yılda bir yapılacak ve istikrar olacak, güven olacak. İstikrarın, güvenin olduğu yerde, kalkınma olacak."

Dünyada milletvekili başına Türkiye'deki kadar çok nüfusun düştüğü pek az ülkenin olduğuna işaret eden Erdoğan, "Bunun için şimdi ne yapıyoruz, milletvekili sayısını da 550'den 600'e çıkarıyoruz. Şimdi ne diyorlar, '550 yetmedi mi de 600 yapıyorsunuz?' Daha düne kadar senato ve milletvekilliğinin olduğu çift kamaralı sistemde, Türkiye'yi söylüyorum, o zaman ne kadar senatör ve milletvekili vardı? 600. Şimdi de 600 oluyor. Ama ne oluyor, biz Amerika gibi çift kamaralı yapmıyoruz, biz sadece milletvekillerinden oluşan bir Meclisiz, 600 milletvekili." dedi.

- "Dünyada böyle bir çirkinlik olur mu?"

Cumhurbaşkanıyla başbakanın gücü aynı kişide birleştiği için çekişme, çatışma, dövüş diye bir sorunun çıkmayacağına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu ülkede cumhurbaşkanının başbakana anayasa kitapçığını fırlattığını gördük mü, yaşadık mı? Dünyada böyle çirkinlik olur mu? Bunu bile yaşattılar bize. Şimdi biz ne diyoruz, biz bunu da kaldırıyoruz. Bununla kalmıyoruz ve tek kişide bu gücü topluyoruz." ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, mevcut sistemde cumhurbaşkanının vatana ihanet dışında hiçbir şeyle suçlanamadığına ve yargılanamadığına dikkati çekerek, sözlerine şöyle devam etti:

"Yeni sistemde şimdi bu sıkıntıyı da aşıyoruz. Yürütme yetkisinin verildiği cumhurbaşkanı, milletimizle birlikte Meclis'e karşı da sorumluluk üstleniyor. Meclis araştırması, genel görüşme, Meclis soruşturması ve yazılı soru yollarıyla Meclis'in yürütme üzerindeki bilgi edinme ve denetleme yetkisi güçlendiriliyor. Aynı şekilde Meclis'e yaptığı tüm işlemlerle ilgili cumhurbaşkanı hakkında soruşturma açma ve Yüce Divan'da yargılanmasını talep etme imkanı veriliyor."

- "Birileri hilafı hakikatle Meclis'in ortadan kaldırıldığını söylüyor"

Tüm bu düzenlemelerle yürütme görevi ile yasama organlarının görevleri arasındaki ayırım netleştiği için karşılıklı yetki aşımı diye bir meselenin olmayacağını vurgulayan Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Prensip itibarıyla kanun çıkartmak yasamanın işidir. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ise yürütmenin kanunla düzenlenmeyen konulardaki işlerini hızlandırmak için getiriliyor. Şimdi ne diyor ana muhalefetin başındakiler, aynen söylediği şu 'Parlamento olmuyor, yasama organı kalkıyor, bunlar ya bu işleri okumuyor, bilmiyor, düşünmüyor, işleri güçleri sağda solda dedikodu, şayet kararname ile düzenlenen bir konuda kanun çıkartılırsa, dikkat edin üstünlük kanunda olduğu için kararname geçersiz hale geliyor. Bütçe dışında cumhurbaşkanına kanun teklif etme yetkisi de verilmiyor. Sadece bütçe kanununun Meclis'teki görüşmeleri çıkmaza girerse, ülkede işlerin durmaması için bir önceki bütçe yeniden değerleme oranıyla yürürlüğe sokuluyor. Olay bu. Birileri çıkıp hilafı hakikatle Meclis'in ortadan kaldırıldığını, işlevsiz kılındığını söylüyor. Yok böyle bir şey. Meclis ortadan kalkmak bir yana, güçleniyor, işlevsiz bırakılmak bir yana, daha geniş vazifeler üstleniyor."

Anayasa değişikliği ile yargının bağımsızlığının yanına tarafsızlığı da eklediklerini bildiren Erdoğan, "Böylece yargının herhangi bir grubun, hizbin, ideolojinin tasallutuna girmesinin önüne geçmeyi hedefliyoruz. Askeri mahkemeler, disiplin konuları haricinde tamamen kapatılıyor. Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun yapısı çoğulcu ve geniş tabanlı özelliği korunarak daha da güçlendiriliyor. Görüldüğü gibi yeni sistemde herkes kendi işine, gücüne odaklanıyor." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İnşallah parlamentomuzda 18 ile 25 yaş arası seçilmiş gençler görmek istiyorum. İnşallah 18 ile 25 yaş arası kabinede de bakanlar görmek istiyoruz. Olur mu bu? Niye olmasın. Bugün dünyanın dev şirketlerini, bakıyorsun, 25 yaşında, 30 yaşında gençler yönetiyor. Ama bunların kafası basmaz bu işe. Onun için biz gençliğimizle iftihar ediyoruz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapımı tamamlanan eserlerin hizmete alımı için İstasyon Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçiminin aynı gün yapılmasını zorunlu kılarak, bu güçlerden birinin diğeri üzerinde baskı oluşturmasını cumhurbaşkanlığı sistemi ile engelleyeceklerine dikkati çekti.

Eski dönemde çok tartışılan sıkıyönetim uygulamasının artık kalkacağına işaret eden Erdoğan, "Bu ülkede artık sıkıyönetim olmayacak. Bunun yerinde zorunlu durumlarda olağanüstü hal ilan edilerek sorunların üstesinden gelinmesi imkanı getiriliyor." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, anayasa değişikliği ile getirilen bir başka yeniliğin cumhurbaşkanının partisiyle ilişiğinin kesme şartının ortadan kaldırılması olduğunu belirterek, "Böyle şey olur mu? Cumhurbaşkanı adayı olacaksın, kurucusu olduğun partiden ilişiğin kesiliyor. Neymiş, o tarafsızlığı getirirmiş. Bir insanın karakterinde tarafsız olmak diye bir şey olur mu? Olmaz. Gerçekçi olmak lazım. Şimdi bu da düzeltiliyor. İnşallah bu sistemle kazanan Türkiye, Türk milleti olacak." değerlendirmesinde bulundu.

Tören alanında toplanan vatandaşlara "Güçlü Türkiye, büyük Türkiye, lider Türkiye, mazlumların ümidi Türkiye, mağdurların son sığınağı Türkiye için evet mi?" sorusunu yönelten Erdoğan, vatandaşlardan "evet" yanıtını aldı.

- "Bu gençlik Fatih'lerin torunudur"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, alanda toplanan gençlere hitaben de "Bu anayasa değişikliğinin en başta gelen kahramanları sizsiniz." dedi.

Başbakanlığı döneminde seçilme yaşının 30'dan 25'e indirildiğini anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bunu 18'e indirmemiz lazım. 18 yaş, hem seçme hem seçilme yaşıdır. Ne diyorlar, 'Çoluk çocuğa mı bırakacağız parlamentoyu?' Lafa bak. Bu ne demektir biliyor musun? Kendi gencine, gençliğine güvenmemek demektir. Şimdi ne yapıyoruz? Bu millet diyoruz, sıradan bir millet değil, bu gençlik sıradan bir gençlik değil. Bu gençlik, Fatih'lerin torunudur. Fatih, 21 yaşında bir çağı kapatıp bir çağı açtı mı? Siz de açarsınız."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Öyleyse gençler, durmak yok, daha çok çalışacağız, daha çok koşacağız, İnşallah parlamentomuzda 18 ile 25 yaş arası seçilmiş gençler görmek istiyorum. İnşallah 18 ile 25 yaş arası kabinede de bakanlar görmek istiyoruz. Olur mu bu? Niye olmasın. Bugün dünyanın dev şirketlerini, bakıyorsun, 25 yaşında, 30 yaşında gençler yönetiyor. Ama bunların kafası basmaz bu işe. Onun için biz gençliğimizle iftihar ediyoruz." dedi.

Erdoğan, gençlere yönelik daha çok çalışacaklarını, seçme ve seçilme yaşının 18 olmasıyla parlamentonun daha dinamik, genç bir yapıyla geleceğe daha farklı yürüyeceğini kaydetti.

16 Nisan'daki halk oylamasında en büyük gayreti gençlerden beklediğini dile getiren Erdoğan, alandaki gençlerin "Dik dur eğilme, bu millet seninle" yönünde sloganlar atması üzerine, "Bundan hiç endişeniz olmasın. Biz Rabbimizin huzurunda rükuda, secdede eğiliriz. Bugüne kadar hiçbir gücün karşısında, beşer planında eğilmedik, Allah'ın izniyle eğilmeyeceğiz." dedi.

- "George, Hans ne der? Ben ona bakmam"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Anayasa değişikliğine sahip çıkarak tüm Türkiye'ye, dünyaya size verilen seçme ve seçilme hakkına layık olduğunuzu ispatlayacağımıza inanıyorum." şeklinde konuştu.

Erdoğan, alandaki vatandaşların "idam isteriz" şeklinde sloganlar atması üzerine de şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bu konudaki düşüncem belli. Bildiğiniz gibi bu konuda parlamentomuz inşallah 16 Nisan'dan sonra, bu bir anayasa değişikliği gerektiriyor biliyorsunuz, anayasa değişikliği ile bu parlamentomuzdan geçtiği takdirde cumhurbaşkanı olarak ben bunu onaylarım. Bunun aksi düşünülemez. George, Hans ne der? Ben ona bakmam. Ahmet, Mehmet, Hasan, Ayşe, Fatma, gakkoş ne der? Rabbim ne der? Ben ona bakarım. Çünkü böyle bir yetki, hak bizde yok. Devlet kendisine karşı işlenen suçları affedebilir fakat herhangi bir vatandaşın şehit edilmesi, öldürülmesi noktasında kalkıp onun katilini affedemez. Ona af yetkisi, onun varislerinindir. Eşinindir, çocuklarınındır, anasınındır, babasınındır. Kimse yapamaz. İnşallah o günler de yakın, onu da göreceğiz."

- "En büyük haksızlığı gençlerimize yapıyorlar"

"Cumhurbaşkanlığı sistemini şahsi hevesim, arzum olarak göstermek isteyenler en büyük haksızlığı gençlerimize yapıyorlar." diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bizler faniyiz. Bugün varız yarın yokuz. Allah ömür ve imkan verdikçe ülkeme ve milletime hizmet etmek için çalışacağım, mücadele edeceğim, gayret göstereceğim. Bizden sonra bu bayrağı kimler devralacak? Bugünün gençleri devralacak. Şu meydanı coşkuyla heyecanla dolduran gençler devralacak. Hep söylüyorum, 16 Nisan'a çıkacağıma dair benim elimde bir garanti var mı? Emrihak vaki olur, çıkamayabiliriz. Rabbim takvimi nasıl belirlediyse bu süreç böyle yürüyor. Ne bir an ileri ne bir an geri. Kimsenin bu noktada garantisi yok. Gideceğimiz yer belli. İki metreküp çukur, 9 metre, 15 santim kefen. Başta bir şey var mı?"

Baki kalanın bu kubbede hoş bir seda olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Yaptığımız hizmetlerle anılacağız. Eğer kötülük yaptıysan onunla anılırsın. İyilik yaptıysan iyiliklerle anılırsın. Cumhurbaşkanı olarak, milletvekili, bakan, bürokrat, iş adamı, aydın olarak ülkemiz ve milletimiz gençlerimiz inşallah hizmet edecekler. Bugün yaptığımız her şey, attığımız her adım yarın gençlerimizin işini kolaylaştırmak, önünü açmak için." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'u 21 yaşında fetheden Fatih Sultan Mehmet'i örnek göstererek, "Gittiğimiz ülkelerde 20'li yaşlarda bakanlarla, 25 yaşında dışişleri bakanlarıyla tanışıyoruz. Benim ülkemde niye olmasın, olacak. Şayet birisi o birikime, o kabiliyete sahipse bizde niçin olmasın? Olacak. Önce kendimize inanacağız, ondan sonra da bu yola koyulacağız ve emaneti, bir görevi verirken ehline, liyakat sahibi olana vermek şüphesiz ki liderin görevidir." değerlendirmesinde bulundu.

Liderin üç önemli görevi olduğunu belirten Erdoğan, "Bunun bir tanesi istişaredir. Lider, istişareyle hareket eder. İki, adaletle hükmeder. Üç, ehliyet ve liyakat sahibiyle etrafını donatır, devleti onlara teslim eder. Onlarla yürür." şeklinde konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber