Bylock'taki hatalar, FETÖ davalarını itibarsızlaştırabilir! Tedbir alınmalı

Bylock soruşturmalarında çok dile getirilmese de önemli bir sorun var.

Ve ne yazık ki Devlet görevlilerimiz bu soruna çözüm bulamıyor.

Hiç ilgisi olmaması gereken kişiler, Bylock kullandığı gerekçesiyle açığa alınıyor veya ihraç ediliyor.

Böyle söylendiğinde, Adil Öksüz örneği gösterilerek, "Ama kripto olabilir, nereden biliyorsunuz" deniyor.

Ama kazın ayağı öyle değil.

Bylock kullanan birisi "git kendini Savcıya ihbar et" deyince, hiç itirazsız, tutuklanacağını bile bile, gidip eder mi!

Veya Bylock kullanan birisi, bu vakte kadar bir şekilde gözlerden kaybolmaz mı? Yurt dışına kaçmaz mı?

Bir kez daha belirtmek gerekiyor ki, Bylock tespitlerinde sorunlar var. Bu sorunların aşılması için istihbarat kurumlarımızın yeterli ve bilgili teknik personelle desteklenmesi gerekiyor.

İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu bundan 4 ay önce, operatörden kaynaklı hatalar olabileceğini belirtmişti. Ancak söylenilenle kalındı.

İşlerimiz şuan şöyle yürüyor: Bu tespiti istihbaratımız bildirdi, istihbarata güvenmeyeceksek kime güveneceğiz. Şimdilik biz açığa alalım veya ihraç edelim, daha sonra itirazlar aşamasında bunları değerlendiririz.

Ancak, hiçbir suçu olmayan ve bu ülkeye gönülden bağlı suçsuz insanları bir hataya binaen açığa almak veya ihraç etmeye gönlümüz razı olmamaktadır.

Bylock, FETÖ ile ilişki tespitinde en önemli delildir. Ancak bu programı kullanmayana kullanıyor demek, FETÖ ile mücadele değildir.

Yaşadığımız sorunu şuan için Bakanlık yetkilileri, Anayasal suçlar veya FETÖ savcıları çözememektedir.

İçişleri Bakanlığının, mülkiye müfettişleri eliyle bilişim konusunda uzman (İP nedir, vpn nedir bilen) bilirkişilerden müteşekkil bir komisyon oluşturarak, konuyu incelemesi ve hatanın nereden kaynaklandığını bulması gerekmeketdir. Komisyonun da görev süresi en fazla 1 hafta olmalıdır.

Şerefleri ve onurları beş paralık edilen, toplum içerisinde vebalı muameleye tabi olan vatandaşlarımız için bunu yapmalıyız.