Zeybekci: Polis şefinin haddini bildireceğiz

Ekonomi Bakanı Zeybekci: - "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Betül Fatma Sayan Kaya Hanımefendi'ye parmağını sallayarak konuşan o polis şefinin haddini bildireceğiz, ama o tuzağa düşmeyeceğiz. Onun o parmağını alacağız, gerekli hesabı da soracağız Allah'ın izniyle. Orada vatandaşlarımız üzerine at süren, köpeklerini saldırtanlardan bunun hesabı mutlaka ve mutlaka sorulacak"

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 12 Mart 2017 19:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Zeybekci: Polis şefinin haddini bildireceğiz

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Şu anda Türkiye'ye oynanan oyun, bu millete oynanan oyundur. Türkiye'ye yapılan saldırıdır. Bu AK Parti'ye, bu Recep Tayyip Erdoğan'a, bu Binali Yıldırım'a ve AK Parti hükümetlerine yapılan saldırı değildir." dedi.

Zeybekci, Denizli Büyükşehir Belediyesi Hasan Güngör Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Denizli Genişletilmiş İl Divan Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 2004'te Denizli'de belediye başkanlığına aday olduğu zaman, bu şehre olan sevdasını anlatmak için "Bir delikanlı için, aşık için o mahallenin, o köyün, o şehrin, o dünyanın en güzel kızı neyse Denizli de bizim için o anlamı ifade eder." dediğini hatırlattı.

O zaman parti binasının tepesine "Denizli hak ettiğini alacak, Ege'nin vizyon şehri olacak" yazdıklarını anımsatan Zeybekci, "Hak ettiğini aldı mı, vizyon şehri oldu mu? Evet. 2009'da AK Parti olarak Denizli huzuruna bir daha çıktık, 'Denizli bir dünya şehri olacak dedik. Oldu mu? 2011'de belediye başkanlığını bırakmadan önce Denizlimize sorduk, eğer siz varsanız, bizimle beraberseniz, eğer Denizli siyasetin de lider şehirlerinden biri olacak diye söylüyorsanız ve varsanız biz de varız demiştik. Oldu mu?" ifadelerini kullandı.

Zeybekci, kentte yapılanların AK Parti teşkilatları sayesinde olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

"2004'te bu şehrin huzuruna çıktığımızda bu şehirde şu anda gördüğünüz hiçbir şey yoktu. Denizli'de taş üstünde gördüğünüz taşların tamamını AK Parti olarak siz yaptınız. Siz kefil oldunuz hizmetkarlarınıza, elhamdülillah yüzünüzü hiç karar çıkartmadık. Merkezden en uzaktaki köşesine kadar aklınıza gelen her sokakta, başı dik, alnı açık bir tek parti vardır, o da AK Parti'dir. Başkaları bu şehirde dolaşamazlar çünkü bu şehre onlar bizim gibi sevdalarını anlatmadılar. Bu millete hizmetkar olmayı Allah'ın bir lütfu olarak görmediler, hep hükmetmek için idare etmek için vardılar. Hep milletin hakimi oldular, biz hizmetkarı olduk. Bu millete hizmet etmeyi ilk söyleyen Recep Tayyip Erdoğan'dı."

- "Bu milletle hesap görmeye oturdular"

Bugün dünyanın, tıpkı Çanakkale'de, Kurtuluş Savaşı'nda olduğu gibi bu milletle hesap görmeye çalıştığını dile getiren Zeybekci, "Nasıl ki Kurtuluş Savaşı sırasında Anadolu'yu ve Türkiye'nin tamamını her yerinden işgale girdilerse bugün de maalesef aynı şekilde bir iş birliği görüyoruz. Bugün de maalesef dostlarımızdan, müttefiklerimizden aynı şekilde bir yaklaşım görüyoruz." diye konuştu.

Zeybekci, bu milletin 15 Temmuz günü bütün dünyaya demokrasi, insanlık ve cesareti öğretecek bir destan, sivil demokrasi devrimi yazdığını ifade ederek, şunları kaydetti:

"15 Temmuz'u 16 Temmuz'a bağlayan o gecede Ankara'da ağır silahlarıyla o helikopterler insanları tararken, bizim üzerimize dolu gibi kurşun yağdırırken, tanklarla insanları şehit ederken bu millet o gece dünya demokrasi tarihin geçecek bir sivil Türk demokrasi devrimi yazdı. Cumhurbaşkanımızın çok sevdiğimiz bir sözü var, 'Biz hiçbir kulun önünde eğilmeyiz, ancak Allah'ın huzurunda rüku ve secdede eğiliriz'. Gayrısında asla. Biz hiç kimsenin önünde düğme iliklemeyiz. Sadece bu aziz milletin önünde düğme ilikleriz, hizmetkar oluruz. Sonra deriz ki, 'Bi emrin var mı sultanım' diye bu aziz milleti selamlarız. Bu bir millet meselesidir. Şu anda Türkiye'ye oynanan oyun, bu millete oynanan oyundur. Türkiye'ye yapılan saldırıdır. Bu AK Parti'ye, bu Recep Tayyip Erdoğan'a, bu Binali Yıldırım'a ve AK Parti hükümetlerine yapılan saldırı değildir. 15 Temmuz'da gördük biz bunu. Gezi olaylarını, 17-025 Aralık'ı gördük. 7 Haziran seçimlerinden sonra bu milletin yüzde 13,5 oy vermesi, 80 milletvekili vermesine rağmen silaha sarılarak orasını burasını Kandil'e dayayanları gördük. Topyekun birlikte oldular. Bu ülkeye, bu millete, bu bayrağa saldırdılar. Bu oyunları bu tuzakları gördük. Bu oyunlar, tuzaklar Recep Tayyip Erdoğan'a değildi, AK Parti'ye değildi. AK Parti hükümetlerine, teşkilatlarına değildi. Bu tuzaklar aziz bayrağımıza, vatanımıza, milletimize, devletimizeydi. Başka hiç kimseye değildi ama bu millete musallat olan her belayı nasıl ki bu millet kendi elleriyle defettiyse Allah'ın izniyle 16 Nisan günü bu millet yeniden bir destan yazacaktır."

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Betül Fatma Sayan Kaya Hanımefendi'ye parmağını sallayarak konuşan o polis şefinin haddini bildireceğiz, ama o tuzağa düşmeyeceğiz. Onun o parmağını alacağız, gerekli hesabı da soracağız Allah'ın izniyle. Orada vatandaşlarımız üzerine at süren, köpeklerini saldırtanlardan bunun hesabı mutlaka ve mutlaka sorulacak." dedi.

Zeybekci, Denizli Büyükşehir Belediyesi Hasan Güngör Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Denizli Genişletilmiş İl Divan Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, düzen kurucuların, küresel senaryo yazanlarının, Türkiye'nin, bu milletin hep iki arada bir derede kalmasını istediklerini söyledi. Bugüne kadar da bunu genel olarak sağladıklarını anlatan Zeybekci, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Baktılar gördüler bu millet gidiyor, Menderes'i aynı şeyle idam ettiler. Baktılar gördüler bu millet gidiyor, Menderes'ten sonra 12 Mart'ta bunun için darbe yaptılar. Bu milletin başına en büyük belayı onlar sardırdılar. Dünya, 1990'dan 2002'nin sonuna kadar bütün dünya hızlı bir şekilde kalkınırken, ilerlerken Türkiye'yi koalisyonlara bunlar mahkum ettiler. Bunların yazdığı senaryo buydu. Bunlar istiyor ki Türkiye onların istediği yerde olsun. Bugüne kadar Türkiye'nin başına gelen bütün hastalıkların, bütün belalara çıktığı nokta, bu sistemdir, şu andaki bu hükümet sistemidir. En son gördük, 7 Haziran'da tek başına iktidar çıkmayınca milletin başına hem ekonomik hem de terörle ilgili neler geldiğini hep beraber gördük. Bu kadim düzenin kurucuları kurdu bunu. Bütün dünya, bütün hızıyla kalkınırken 1990-2002 arasında biz 2001'de, 2002'de nelerle uğraştık, Türkiye'yi kim yönetti? IMF'nin Carlo Cotarelli'si yönetti. Türkiye'yi kim yönetti, IMF'den gönderilen ekonomi bakanları yönetti. Bir gecede 46 milyar dolar parayı alıp giden kimdi, bu düzenin yazıcılarıydı, bu milletin sırtına yükledikleri 46 milyar doları onlar aldılar gittiler. Bir gecede yüzde 7 bin faizi onlar kurguladılar, onlar yazdılar, bu düzen sayesinde yazdılar."

- "Avrupa'nın ayakta duracak hali kalmadı"

Zeybekci, bu açıdan, oynanan oyunun iyi görülmesi ve yapılanların AK Parti'lilere, Recep Tayyip Erdoğan'a değil 80 milyona yönelik olduğunun bilinmesi gerektiğini ifade etti.

Türkiye'nin artık eski Türkiye olmadığına işaret eden Zeybekci, şöyle konuştu:

"Bunların ayakta duracak halleri kalmadı, birbirinin kuyusunu kazmaya da başladılar ama bizden bulmasınlar, ama bize de bulaşmasınlar, bizim de canımızı sıkmasınlar, kafamızı da bozmasınlar. Hasta adam Türkiye, yere çöktürdükleri Türkiye, ekonomisini yürüttürdükleri Türkiye, IMF'ten, Dünya Bankasından adam göndererek yönettikleri Türkiye... 3 Kasım 2002'de bu millet dedi ki, 'Yeter, karar da söz de milletindir' dedi. 3 Kasım 2002'de milletin adamları geldi. 3 Kasım 2002'den sonra milletin adamları bütün dünyaya döndü, bir şey dedi. Sinirli bir kelimeydi o, 'Bir dakika.' dedi. 'Bir dakika, durun bakalım, yok öyle yağma.' dedi. Allah'ın izniyle o Türkiye, öyle bir hale geldi ki, yüzde 7 bin faizlerden, yıl 2013 faizler yüzde 4,6'ya indi. Kim getirdi, Recep Tayyip Erdoğan."

- "Dostluğumuz herkesi sevindirecek"

Bakan Zeybekci, salondan yükselen "vur vur inlesin Avrupa dinlesin" tezahüratları üzerine, şöyle devam etti:

"Geçen hafta Almanya'da, Alman dostlarımıza söyledim, bütün dünyaya söyledim, biz öyle bir medeniyetin çocuklarıyız ki, biz Yunus Emre gibiyiz, biz Yunus'un sözüyle hareket ederiz. Biz gelmedik davi için, bizim işimiz sevgi için, dostun evi gönüllerdir biz gönüller yapmaya geldik. Biz medeniyetler kurmaya geldik, biz dostlar edinmeye, dostlar kazanmaya geldik. Onun için vurmaya gelmedik. Öyle bir hale geleceğiz ki, Türkiye'yi öyle bir noktaya getireceğiz ki, dostluğumuz herkesi sevindirecek ama düşmanlığımız herkesi korkutacak. Tıpkı bugün olduğu gibi."

- "Bild'in hesabını sorun"

Geçen hafta Almanya'ya gerçekleştirdiği ziyaret sonrası, Bild gazetesinde yapılan benzetmeye tepki gösteren Zeybekci, şunları kaydetti:

"O gördüğünüz gazetede bakın ne diyor; dünyanın en ilkel ülkesindeki, en ahlaksız gazeteci bile bunu söylemez. Almanya'nın en büyük gazetelerinden birisi. Alman dostlarımıza, bunun hesapını sorun diye onlara gönderdim. O gazeteyi Alman hükümetine gönderdim. Eğer Türkiye'de, bir tek, adı gazeteci olduğu iddia edilen birisi, Alman Ekonomi Bakanı hakkında 'Tasmalı azgın köpek lafını' ederse gider onu dünyaya rezil ederim ben. Onun cezasını ellerimle veririm ama o ülkede adelet, hukuk, demokrasi, nezaket ve insan hakları varsa Alman dostlarımdan rica ediyorum bunun hesapını sorun."

- "Tuzağa düşmeden haddini bildireceğiz"

Zeybekci, tüm bunların Türkiye'nin daha azla güç kazanmasını istemeyenlerin bir oyunu olduğunu ve yaşanan son olaylara tepki verirken de hazırlanan tuzaklara düşülmemesi gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:

"Bunları niye yapıyorlar biliyor musunuz? Siz zannediyor musunuz bunu Alman devleti veya Hollanda devleti ya da başka diğer devletler, bunu bir devlet politikası olarak yapıyor, hayır. Bu Türkiye ve Almanya'yı bir araya geldiğinde ne kadar güçlü olacağını, Türkiye ile Hollanda'nın bir araya geldiğinde ne kadar güçlü olacağını, Türkiye'nin Avrupa Birliği ile bir araya geldiğinde ne kadar güçlü olacağını gören hainler, bu bölücü terör örgütü ve FETÖ gibi hainlerin başlattığı bir algı operasyonuyla o ülkelerdeki yaratılan atmosferdir bu. O tuzağa düşmeyeceğiz.

Dün akşam Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Betül Fatma Sayan Kaya Hanımefendi'ye parmağını sallayarak konuşan o polis şefinin haddini bildireceğiz, ama o tuzağa düşmeyeceğiz. Onun o parmağını alacağız, gerekli hesabı da soracağız Allah'ın izniyle. Orada vatandaşlarımız üzerine at süren, köpeklerini saldırtanlardan bunun hesabı mutlaka ve mutlaka sorulacak ama Hollanda ve Almanya'yla ilişkilerimizin bozulması, o ülkeler ve Türkiye'nin ilişkilerinin bozulması için hazırlanan bu tuzaklara karşı, Hollanda ve Almanya'daki aklıselimi göreve davet ediyorum. Onlara diyorum ki sizin için Türkiye'nin dostluğu önemlidir."

Bu arada, toplantının açılışında, İstiklal Marşı'nın kabulünün 96. yıl dönümü dolayısıyla 6 yaşındaki Ravza Nurdan Yalçın, İstiklal Marşı'nın 10 kıtasını ezbere okudu. Bakan Zeybekci, Yalçın sahneden indikten sonra kendisiyle ilgilenip fotoğraf çektirdi.

Toplantının yapıldığı salonda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin fotoğraflarını yer aldığı Almanca "Ja (evet)" yazılı pankart dikkat çekti.

Divan başkanlığını eski AK Parti Denizli Milletvekili Mehmet Yüksel'in yaptığı toplantıya, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Şentop, AK Parti Denizli milletvekilleri Şahin Tin ve Cahit Özkan, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, ilçe belediye başkanları ve partililer katıldı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber