'Silahlı terör örgütü' tanımı Yargıtay kararıyla tescillendi

Yargıtay'ın iki hakimin davasıyla ilgili aldığı kararla, FETÖ davalarında hakimlerin içtihat oluşturma yolu açıldı. Firari FETÖ'cülerin iadesi için de ülkelerin talep ettiği yasal zemin sağlanmış oldu

Kaynak : Sabah
Haber Giriş : 17 Haziran 2017 06:10, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
'Silahlı terör örgütü' tanımı Yargıtay kararıyla tescillendi

BEYDE YALÇIN

Yargıtay'ın aldığı tarihi karar ile FETÖ üst yargı tarafından ilk kez "silahlı terör örgütü" olarak tescillenirken, bu örgüt üyeliğinin kriterleri de belirlenmiş oldu. Bu karar ile içtihat oluşacağı için görülen FETÖ davalarının hakimlerinin daha seri karar vermelerinin önü açıldı. Bazı ülkelerden FETÖ'cülerin iadesi istendiğinde "yargının bunun bir örgüt olduğuna ilişkin nihai kararı yok" gerekçesi Türkiye'nin önüne konuluyordu.

DAVA 15 TEMMUZ'DAN ÖNCE...

Yargıtay 16'ncı Ceza Dairesi, 15 Temmuz darbe girişimi öncesinde "paralel yapı" kapsamında açılan dava ile ilgili kritik bir karar verdi. "Kamikaze" hakimler Metin Özçelik ve Mustafa Başer, paralel yapı kapsamında tutuklananların serbest kalmasını sağlayacak şekilde karar verdikleri için görevlerinden ihraç edildi. İki hakim aynı zamanda "silahlı terör örgütü üyeliği, görevi kötüye" kullanma suçlarından 10'ar yıl hapse mahkum edildi.

'BYLOCK' ÖRGÜTE ÖZEL!

Yargıtay'ın kararının gerekçesine göre, ByLock'un Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) için özel olarak oluşturuldu. Örgüt mensupları şifreli sisteme bilerek ve isteyerek kasten girdi. Terör örgütünün elebaşı Fetullah Gülen'den "HE" koduyla bahsediliyordu. Gülen'in talimatları sistem aracılığı ile iletildi. Kararda, "örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacaktır" denildi.

Karar, ByLock kullanımını FETÖ terör örgütü üyesi olmak olarak saydı. Bu karar başkent Ankara'da uzun süredir bekleniyordu. Çünkü hakimlerin içtihat oluşmadığı için FETÖ davalarında karar vermekte zorlandıkları ve sürenin uzadığı belirtiliyordu. Karar, hakimlerin oluşan içtihada göre kolay karar vermesini ve davaların daha da hızlanıp sonuçlandırmasını sağlayacak.

İKİNCİ KARAR BEKLENİYOR

Yargıtay'dan önümüzdeki günlerde FETÖ'nün silahlı terör örgütü sayılması ve örgüt mensuplarına ilişkin ikinci bir karar açıklaması bekleniyor. Ankara kulislerine göre bu kararlar davaların hızla sonuçlandırılmasının yanı sıra FETÖ'cülerin iadesine ilişkin yapılan talepler açısından önemli sonuçlar doğuracak. Bu karar ile FETÖ'cülerin iade etmesi istenen ülkelerin en azından mazeretleri ellerinden alınmış olacak.


Yargıtay 16.Ceza dairesinin kararındaki o önemli tespitler

Karar içeriğine göre : 1- ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanılması amacıyla oluşturulmuş ve münhasıran bu suç örgütünün mensupları tarafından kullanılmakta olan bir ağ olduğunun somut delillere dayanması nedeniyle, bu ağa dahil olan sanıkların ağ içinde başka bir kişi ile görüşme yapmış olması da gerekmez.

ByLock iletişim sistemi, yukarıda açıklanan somut delillerle kanıtlandığı üzere, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaata ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacaktır. Keza yine kararda zikredildiği üzere FETÖ/PDY küresel güçlerin stratejik hedeflerini gerçekleştirmek üzerine kurulan bir maşa olarak; Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türkiye Devletini ve varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini yıkmak ve daha sonra ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini bozmak amacıyla kurulmuş bir terör örgütüdür. ... ...., 3713 sayılı Kanunun 1.maddesinde tanımlanan, amaca ulaşmak için silah başta olmak üzere her türlü cebir ve şiddeti araç olarak kullanan 5237 sayılı TCK'nın 314/1-2 maddesi kapsamında silahlı bir terör örgütü olduğu anlaşılmıştır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber